bir cinayeti kinayanlara "orospu cocugu" sifatini layik gormus arkadas. ayni zamanda bir insanin hayatinda iki cinayeti kinayamayacagina inanmis birisi.
kıymetli yazıları olan yazar. böyle denk gelmiyorum, gelmiyorum sonra bir cıkıyor karsıma "aboww" dedirtiyor. aslında ben bu duruma abow demezdim ama bir dönem kütahya'da yasasınca öyle demeye basladım. küçük kuzenden bahsetmişmiydim? ****
punkçulara ve konverslerine garezi olan yazardır. rivayet odur ki, yakaladığı yerde punkçuların topuklarına sıkmakta, onları adam etmeye çalışmaktadır. *
silsin gitsin üyeliğini işte, otursun ders çalışsın. ember tember takılmasın, oturduğu yerden nasihat vermesin. hıh yazarı işte. üçe kadar sayıcam ve gözlerimi açıcam, burda görmiyim seni kişisi. *
önündeki maçlara bakması gereken yazardır. en azından tecrübe etmiştir. her kötü şeyde iyi şey varmış ama ben karıştırırım onları yoksa bulurdum hemen şıp diye "şu yandan bak"ı.
fikirleri açıklandığından dolayı eleştirilmemesi gereken yazar. böyle bir zihniyetle eleştirmek yazarın bilgi fukarası düşüncelerini haklı gibi gösterebilir. eleşitirilmesi gereken yanı bilgi eksikliği ve önyargıları. tabi bunları aşmak zor ama gerçekleşebilir.
tarihi değiştirerek yanlış bilgiler girmek açıkçası etik değildir. tarihi kendi düşüncesi biçiminde yanıltmak, insanları bilgilendirirken yanıltmak suçtur. bunları söylemek ise her aklı başında insanın görevidir. bırakalım siyasi düşünce karşıtlığını, doğruları ortaya çıkarmak için, insanlığı ilerletmek için tarih değiştiricilikten vazgeçilmelidir.
sürekli olarak aynı şeyleri tekrarlamak, kaynak göstermeden çevreyi bilgi kirliliğine uğratmak ancak faydacı düşüncenin esiri olmuş insanlara nasip olsa gerek. bu kişileri için gerçek yalnızca kendisi için faydalı olan. dolayısıyla objektiflik, gerçeklik bu kişilerin zeka kıvrımlarında yok oluyor. çünkü verebildikleri tüm cevaplar aynı kalıptatır, yanlılıklarının farkında değillerdir.
yazarı kendi tanımıyla baş başa bırakıyorum. faydacı geçinen gençlik bu mudur? bak işte nasıl söylesem gene acı acı güldüm, içime türlü eğilimler yerleşti. ah benim düşünen kafam...