--spoiler--
Bu değerlendirmeler hiç şık değil, çok çirkin, çok alçakça. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı, bir şeyler vermek karşılığı böyle bir işbirliğine girecek kadar şerefsiz değildir.
--spoiler--
ne demiş hazret? "bir şeyler vermek karşılığı böyle bir işbirliğine girecek kadar şerefsiz değildir"
peki ne kadar şerefsizdir? o kadar şerefsiz değilse, ne kadar şerefsiz? -bakın ben şerefsiz demiyorum, kendisi "girecek kadar şerefsiz değil" demiş, ben de soruyorum onun cümlesine müteakip, "ne kadar şerefsiz?"
ayrıca, dubai'de "1 milyar dolar hibe mi, 8 milyar dolar kredi mi?" pazarlığı yapanlar, yani; "bir şeyler vermek karşılığında, işbirliğine girecek kadar şerefsizleşenler" kimlerdi acaba? acaba?
ne büyük utançtır ki türkiye cumhuriyeti kendisinin şerefsiz olmadığını söylemek zorunda kalan bir başbakan tarafından yönetilmektedir. aynı kişi partisinin, pkk ile işbirliği içerisinde olmadığınıda söylemişti. böyle şeyleri yalanlamak zorunda kalan bir hükümet tarafından yönetiliyoruz. sağcı veya solcu olun farketmez. gelmiş geçmiş hangi hükümet için bu tür laflar ortaya atılmıştır?
Medemki mevzu "bir şey alıp-vermek ve şeref" mevzusudur o zaman size 1 Mart Tezkeresi öncesinde ABD ile yapılan asker gönderme, Irak sınırını açma ve milyar dolar pazarlığını hatırlatırım! "Ahlaken hayır ama siyaseten evet diyoruz" he mi?
düzenleme: eksi veren din kardeşim yalansa bildir de silelim şu gereksiz girdiyi. düzenleme2: bütün eksiler size helal kardeşlerim. ama müslüman böyle mi olmalı? yani köşe bucak adamı hı?