insanların kalplerinde hep yaşayacak olan türkiyenin en büyük sanat değerlerinden biri. hangimiz çocukluğumuzda onun programını izlemedik ki yada söylediği şarkılara eşlik etmedik, o hep bizim hayal dünyamızdaki iyilik meleği barış babamız olacak mekanı cennet olsun.
alparslan türkeş zamanında mhp'den milletvekili adayı olmak istemiş ama alparslan türkeş, o*'nun sanatı ile ilgilenmesini isteyerek, karşı çıkmıştır bu isteğine.
ölüm yıldönümü gelecek yine, o gün hatırlayacağız, haber bültenlerinde vefasızlık örneği olarak sunulacak haber. eşi borş batağındaki anne, evlatlar ne alemde bilen yok.
lan öss falan hikaye böyle üstadların doğumgünlerinde, ölüm yıldönümlerinde mezarlarının başında olcam ya. sırf şöyle haber bültenlerine inat. sözlükte bir de kampanya patlatırız. off süper.
ünlüler arasında "x yaşasaydı" denildiği zaman o x'i en güzel dolduracak beşer-ül âlidir kendileri. o yaşasaydı eminim daha bir mutlu, daha bir güzel olacaktı bu alem.
öldüğünde bazı haber kanallarının kapanış müziği olarak kendi müziğini kullandığı üstat. arkasından ağlayan şimdilerde kendisini hatırlamaz olan binlerce insan. ölümünün ardından evine bir ay sonra gelen ve çok sevdiği piyanosunu alan hacizciler ve ölümünün hemen ardından başka bir adamla görünen bir eş!
bir yanda; bir ömür adanmış "değerlerin ayıpları", diğer tarafta unutulmayı hak etmemiş "değerin kaybı"!
ve tüm bunların muhatabı hak etmediği halde mehmet barış manço!
ülke televizyonlarına adam olacak çocuk gibi şahane bir program armağan eden, ülkenin yetiştirdiği en büyük müzisyenlerden biriydi. saygı ve özlemle anıyoruz.
7'den 77'ye kavramını türkçemize kazandıran üstadlarımızdan. ancak ne yazıktır ki ölümünden sonra bile yattığı yerde rahat yatamamış, ailesinin miras kavgaları, yok metresi varmış, yok sevgilisi varmış, yok aldatmış gibi gerçekler/yalanlarla ölüsü zan altında bırakılan değerli sanatçımız. insanı düşündürtür ayrıca bu televole mantığı. adamın özel hayatı niye sizi bu kadar ilgilendirirki, siz hiç kol düğmelerini dinlemediğiniz dağlar dağlar'ıyla alkollü yada alkolsüz içki içmedinizmi diye ... sanatı varken size ne kendi saltanatı ...
müziği kaliteliydi, programları faydalıydı da neden trt ve atv programlarını yayından kaldırdı? Burada hayattayken programını önce gece yarısına atan, sonra yayından kaldıran, ölümünden sonra tam bir yıl bültenlerini onun şarkılarıyla bitiren ali kırca ve atv ye nefretlerimi ayrıyeten sunarım.
aşagıda yazmış oldugum olayla fransız spikere feci şekilde ayar verip, g.t etmiş muhteşem şarkı, kişilik, kültür, bilgi sahibi rahmetli sanatcımızdır.saygıyla anıyoruz.
Barış Manço Fransa da bir televizyon kanalının canlı yayınına konuktur...
Küstah bir spiker vardır ve Barış Manço ile dalga geçmektedir...
Sürekli, "işte Türk, yani barbar, vahşi vs..." demektedir...
Barış Manço daha fazla dayanamaz ve spikere " yanınızda kâğıt para var mı?" diye sorar!
Bu soruya spiker şaşırır ve "evet var ama ne olacak" der...
Barış Manço ısrar edince spiker cebindeki kâğıt paraları çıkartır...
Bu olaydan az önce Barış Manço canlı yayında "Anahtar" adlı şarkısını söylemiştir...
Bu şarkının bir bölümü şöyledir:
"Beş Akif- bir Saat Kulesi, iki Kule-bir Fatih, beş Fatih-bir Mevlana, iki Mevlana-bir Sinan"
(Barış Manço / Anahtar şarkısı / Darısı Başınıza Albümü / 1992)
Bu şarkı bir matematik sorusudur ve şarkıda adı geçen kişiler o dönemdeki
Türk parası olan banknotların arkasında fotoğrafı olan kişilerdir...
Barış Manço spikere sorar: "Bu paranızda fotoğrafı olan kişi kim?"
Spiker:
"General......." Barış Manço diğer paralardaki fotoğrafları olan
kişileri de sorar, spikerin verdiği cevaplar hep aynıdır,
"General.......", "Amiral...........", "Komutan............."
Spikerin bu "falanca General, falanca Amiral, falanca Komutan" cevabından sonra,
bu sefer de Barış Manço cebinden Türk paralarını çıkarır... Spikere der ki:
"Bu parada fotoğrafı olan kişi Mehmet Akif Ersoy dur. Şairdir...
Bu fotoğraftaki kişi Mevlana dır. Düşünürdür...
Bu paradaki fotoğrafı olan kişi Fatih Sultan Mehmet dir. Adaletin sembolüdür...
Bu paradaki kişi ise Atatürk tür. "Yurtta barış, dünyada barış" diyen kişidir...
Bizim paralarımız bunlar... Biz Türkler ince ruhlu, kibar, medeni insanlar
olduğumuz için paralarımızın arkasına "şairlerimizin",
"düşünürlerimizin","bilim adamalarımızın" fotoğraflarını bastık...
Siz Fransızlar kendiniz barbar, vahşi olduğunuz için paralarınızın arkasına hep savaş
Adamlarının fotoğraflarını basmışsınız!" der...
Barış Manço nun bu müthiş cevabından sonra televizyon yöneticileri
Canlı yayını keserler ve spikeri oradan kovarlar, başka bir spiker yerine
gelir ve canlı yayın yeniden başlar, yeni spiker Barış Manço dan ve
Türklerden özür diler, programa böylece devam edilir...
mutlaka dinlenmesi gereken eserlerinden biri "cacık"
Sözüm meclisten dışarı dostlar
Bugünlerde kendimi hıyar gibi hissediyorum
Hani dilim dilim doğrasalar beni
Marmara Ege Karadeniz ve hatta Akdeniz cacık olur diyorum
Derdim öylesine büyük ki dostlar
Kırka yarıp yine kırka bölseler
Ve kırk bostana gübre diye serpseler
Kırkbin tane ot biter de kırkbin derde deva olur diyorum
Ne oldu bana böyle durup dururken
Oğlan aldı başını gitti kız zaten lafımı dinlemezdi
Düğmem kopuk paçam sökük oramda buramda çengelli iğneler
Bir de çengelli iğne nazar bozar derler
Hanımın çorabı kaçık başında bigudiler
Karabaş bile, karabaş bile suratıma bakıp bakıp havlıyor
Öğünmek gibi olmasın ama dostlar
Kendimi hıyar gibi hissediyorum
Hani ince kıyım doğrasalar beni Akdeniz cacık olur diyorum
Ve hatta Atlas okyanusu ve hatta Hint okyanusu
Ve hatta hatta Büyük okyanus bile cacık olur diyorum
Böyle cacığa rakı mı dayanır
Çivi çiviyi söker derler soğuktan donanı buzla ovarlar
Ben zaten yanmışım dostlar peki beni fırına mı koysalar
Zeytin suyuna kuru ekmek böyle gelmiş böyle gidecek
ölümüyle bir çok insanı ailesinden birisinin ölmesi kadar derinden üzebilen, milyonlarca insanı ağlatabilen,türkiye'nin gelmiş geçmiş en büyük sanatçılarından biridir.aynı zamanda türkiyen'in barış elçisi olarakda bilinir. hele bir de gesi bağları adlı türküyü öyle bir yorumlamıştır ki insan saatlerce üstüste dinleyebilir.küçükken arabanın ön koltuğuna oturma sevdam onun sayesinde sona ermiştir. dış fırçasını çocuklara o sevimli bir şekilde yansıtmıştır. Japonya'da defalarca konserler vermiştir.siyasi açıdan farklı görüşlere sahip olsalarda yıllarca kurtalan express'le birlikçe çalışarak dostluğun siyasetten daha önce geldiğini çok güzel bir şekilde göstermiştir. Türk müziğindeki eksikliği hala hissedilmektedir.
Adam olacak çocuk programı ile çocuklara arka koltukta oturmayı ve ıspanak yeme alışkanlığını kazandırmıştır. Dünya'yı Acun Firar etmeden önce onunla gezmişizdir. Uzun saçları, bıyığı ve yüzükleri kendisinin ile bütünleşmişti. Şarkıları gönlümüzü fethetmiştir, kendisini rahmetle anıyoruz.
müziğinin en önemli etkenlerinden biri synthesizerlardi. Hem Barış Manço hem Cem Karaca nın çok iyi klavyecileri vardı. Kılıç Danışman, Uğur Dikmen gibi iki önemli multi-keyboard 'ist yıllarca batılı anlamda müzikler yaptılar. Ama Barış Manço'nun söz açısından biraz daha önde olduğunu düşünüyorum, en azından daha özgün bir tarzı var ve genellikle şarkı sözlerini kendisi yazıyordu.
Hollanda da geçirdiği trafik kazası sonucu dudağının üzerinde yara izi kalmis ve onu kapamak için meşhur bıyıklarını bırakmistir. Saçlarını da uzatınca, vatani görevi haricinde, ölümüne dek sürecek klasik Barış Manço imajı ortaya çıkmıştır.