türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi sanatçılarından biridir. şarkılarında her zaman bir öğüt, bir ders ve felsefe vardır. hepimizin barış abisidir o. emin ol seni tanısaydı, şu halinle seni bile kabullenirdi.
Ey keko, Özal iktidara geldiğinde Barış Manço zaten nick the chopper'ları, sarı çizmeli mehmet ağaları. aynalı kemerleri, dağlar dağlarıyla çoktan efsane olmuştu. Atacaksan bari düzgün at (ne demekse).
manço fedailerininin bilmediği gerçektir.
döneminde cemaatlerin ve ozalin destekleri ile trtyi de arkasına alarak bir yerlere geldi.
hem cemaate yakındı hem de tiknaz adamın politikalarına yakındı.
şarkıları da malum, iğrenç bence. "domates biber patlıcan" diye şarkı mi olur. olur ise ajdar anık gibi youtubeda 20 milyon tık almış "çikita muz" adlı süper eseri neden şarkı değil.
klavye başında böyle önüne gelene sallamak ne rahat iş lan. barış mançoya bok atan herif eminim leş gibi kokan topluma en ufak faydası olmayan gereksiz, şişko, gözlüklü, spastik bir varlıktır
barış manço yıllar önce sanki bu başlığın açılacağını düşünmüş ve başlığı açan yazar hakkında şu şarkı sözlerini yazmış ve bestelemiş.
'' halil ibrahim sofrası''
her satırında ayrı bir hayat öğretisinin bulunduğu şarkı. insanı insan yapan erdemlerin şarkı sözü olarak dinlenmesini sağlar
insanoğlu haddini bilir
kem söz söylemez iken
elalemin namusuna
yan gözle bakmaz iken
bir sofra kurulmuş ki
halil ibrahim adına
ortada bir tencere
boş mu dolumu bilen yok
buyurun dostlar buyurun
halil ibrahim sofrasına
daha çatal, bıçak, kaşık
icat edilmemişken
ismail'e inen koç
kurban edilmemişken
bir kavga başlamış ki
nasip kısmet uğruna
kapağı ver, kulbu al
kurbanı hiç soran yok
buyurun dostlar buyurun
halil ibrahim sofrasına
yıllardır sürüp giden bir pay alma çabası
topu topu bir dilim kuru ekmek kavgası
bazan durur bakarım bu ibret tablosuna
kimi tatlı peşinde, kimininse tuzu yok
buyurun dostlar buyurun
halil ibrahim sofrasına
alnı açık gözü toklar
buyursunlar baş köşeye
kula kulluk edenlerse
ömür boyu taş döşeye
nefsine hakim olursan
kurulursun tahtına
çalakaşık saldırırsan
ne çıkarsa bahtına
halat gibi bileğine
yayla gibi yüreğine
çoluk çocuk geçindirip
haram nedir bilmeyenler
buyurun sizde buyurun
buyurun dostlar buyurun
barış der her bir yanı
altın, gümüş, taş olsa
dalkavuklar etrafında
el pençe divan dursa
sapa, kulba, kaba
itibar etme dostum
içi boş tencerenin
bu sofrada yeri yok
para pula ihtişama
aldanıp kanma dostum
içi boş insanların
bu dünyada yeri yok.
O balonu şişirmek için bir nefes gereklidir ve o nefesi üfleyecek ciğer maalesef çoğu insanda noksandır.
Şunu da şuraya not düşelim: Sanatçı sadece güfteyle var olmaz; bütünüyle bir eser meydana getirişi, aynı dili konuşmasa da birçok insana hitap edebilmesi, hayata bakışı, kişiliği, sempatisi, üretkenliği, örnek olası davranışları ve daha nicesi ona bu kimliği kazandırır.
Ben son 20 yılda hala böyle söz yaza bilen birini görmedim. Pir Sultan Abdal, Aşık Veysel vb. gibi yaptıkları müzik dışında her biri birer filozof insanlardan biridir Barış Manço!
Aşağıdaki sözler gibi kim yazabilir veya her bir şarkıda böyle roman yazar hini hikaye anlatırken bir yandan da kafiye, müziğin bozulmadan sözlere oturması vb. bir iş çıkarabilen olursa Barış Manço yerine onu şişirelim AMK!
Barış'ı şişirmeyelim de Mahmut Tuncer, Ferhat Göçer, Murat Boz, Sinan Akçıl, Sıla vb. soytarıları mı şişire AMK!
insanoğlu haddin bilir kem söz söylemez iken
Elalemin namusuna yan gözle bakmaz iken
Bir sofra kurulmuş ki Halil ibrahim adına
Ortada bir tencere boş mu dolu mu bilen yok
Bir sofra kurulmuş ki Halil ibrahim adına
Ortada bir tencere boş mu dolu mu bilen yok
Buyurun dostlar buyurun Halil ibrahim sofrasına
Buyurun dostlar buyurun Halil ibrahim sofrasına
Buyurun dostlar buyurun Halil ibrahim sofrasına
Daha çatal bıçak kaşık icat edilmemişken
ismail'e inen koç kurban edilmemişken
Bir kavga başlamış ki nasip kısmet uğruna
Kapağı ver kulbu al kurbanı ne hiç soran yok
Bir kavga başlamış ki nasip kısmet uğruna
Kapağı ver kulbu al kurbanı ne hiç soran yok
Buyurun dostlar buyurun Halil ibrahim sofrasına
Buyurun dostlar buyurun Halil ibrahim sofrasına
Buyurun dostlar buyurun Halil ibrahim sofrasına
Yıllardır sürüp giden bir pay alma çabası
Topu topu bir dilim kuru ekmek kavgası
Bazen durur bakarım bu ibret tablosuna
Kimi tatlı peşinde kimininse tuzu yok
Bazen durur bakarım bu ibret tablosuna
Kimi tatlı peşinde kimininse tuzu yok
Buyurun dostlar buyurun Halil ibrahim sofrasına
Buyurun dostlar buyurun Halil ibrahim sofrasına
Ağzı açık gözü toklar buyursunlar baş köşeye
Kula kulluk edenlerse ömür boyu taş döşeye
Nefsine hakim olursan kurulursun tahtına
Çalakaşık saldırırsan ne çıkarsa bahtına
Halat gibi bileğiyle yayla gibi yüreğiyle
Çoluk çocuk geçindirip haram nedir bilmeyenler
Buyurun sizde buyurun
Buyurun dostlar buyurun
Barış der her bir yanın altın gümüş taş olsa
Dalkavuklar etrafında el pençe divan dursa
Sapa kulba kapağa itibar etme dostum
içi boş tencerenin bu sofrada yeri yok
Sapa kulba kapağa itibar etme dostum
içi boş tencerenin bu sofrada yeri yok
Para pula ihtişama aldanıp kanma dostum
içi boş insanların bu dünyada yeri yok
Para pula ihtişama aldanıp kanma dostum
içi boş insanların bu dünyada yeri yok
...................................
Ali yazar Veli bozar
Ali yazar Veli bozar
Kup suyunu çeker azar azar
of...of...
Gözumde yas görseler
Erkek aglar mI derler
Gökler agliyor dostlar
Ben aglamisim çok mu
Ali yazar veli bozar
Kup suyunu çeker azar azar
Üzülmüsüm neye yarar
Keskin sirke kupune zarar
of...of...
Bir gün dönsem sözümden
Düserim dost gözünden
Dünya dönüyor dostlar
Bir sözden dönmüsüm çok mu
Devran dönuyor dostlar
Ben dönmüsüm çok mu
of...of...
Baris yolun sonunda
Yuru demek bosuna
Hayat duruyor dostlar
Ben durmusum çok mu
Yasam bitiyor dostlar
Ben bitmisim çok mu.
.......................................
Sarl Çizmeli Mehmet Aga
Yaz dostum, guzel sevmeyene adam denir mi?
Yaz dostum, selam almayana yigit denir mi?
Yaz dostum, alti ustu bes metrelik bez icin,
Yaz dostum, bosa gecmis omre yasam denir mi?
Yaz tahtaya bir daha, tut defteri kitabi
Sari cizmeli Mehmet Aga, bir gun oder hesabi.
Yaz dostum, yoksul gorsen besle kaymak bal ile,
Yaz dostum, garipleri giydir ipek sal ile,
Yaz dostum, oksuz gorsen sal kanadini kolunu,
Yaz dostum, kimse gocmez bu duntadan mal ile,
Yaz tahtaya bir daha, tut defteri kitabi,
Sari cizmeli Mehmet Aga, birgun oder hesabi.
Yaz dostum, Baris soyler, kendi bir ders alirm mi?
Yaz dostum, su ustune yazi yazsam kalir mi?
Yaz dostum, bir dunyaki hakli haksiz karismis,
Yaz dostum, bosa koysa dolmaz, dolsu alir
Yaz tahtaya bir daha, tut defteri kitabi
sari cizmeli, Mehmet Aga bir gun oder hesabi
...................................................................
Usta terzi dar kumaştan bol gömlek diker
Doğru tartan esnaf rahat huzurlu gezer
Eğrinin ve doğrunun hesabı mahşerde
Dünyada biraz huzur her şeye bedel
Sağlığın nasıl gülüm sen ondan haber ver
ilaç neye yarar vade gelmişse eğer
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi
Han senin hamam senin konaklar senin
Tarla senin çiftlik senin bağ bostan senin
Diyelim ki dünya malı tümünden senin
Ağız tadıyla yersen bir şeye benzer
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi
Barış der biraz tuzum ekmeğim olsa
Buz gibi pınar suyundan bir testim olsa
Bir de şöyle püfür püfür bir çınar gölgesi
Kaç kula nasip olur ki keyfin böylesi
Bir lokma ye, bir yudum iç, bir oh çekiver
ilaç neye yarar vade gelmişse eğer
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi
Hatırlarım bugün gibi sessiz geçen son geceyi
Başın öne eğik bir suçlu gibi bana verdiğin hediyeyi
iki küçük kol düğmesi bütün bir aşk hikayesi
iki düğme iki ayrı kolda bizim gibi ayrı yolda
Akşam olunca sustururum herkesi her her şeyi
Gelir kol düğmelerimin birleşme saati
Usul usul çıkarır koyarım kutuya yan yana
Bitsin bu işkence kalsınlar bir arada
Heyhat sabah gün ışıldar yalnız gece buluşanlar
Yaşlı gözlerle ayrılırlar düğmeler gibi
Bizim gibi bizim gibi ayrılırlar bizim gibi ayrılırlar
Bu başlığı açanın zekası çift haneli bile değil. Sadece bu adamın verdiği ayarlar bile burdan köye yol olur. Barış manço zekasının sadakası bu başlığı açana verseydi bu bile ihya olurdu.
Bol bol eksi alacagimi biliyorum ama yinede soyleyeyim dedim.
Kendisini tanimadim yani kisiligi hakkinda bi sey soyleyemem.ama besteleri cok alt seviyede (dönence hariç).
Edit: Enstruman calmayan, muzikten anlamayan yorum yapmasin pls. Zaten anlayan insan sarkiyi bi kere dinledikten sonra ne kadar basit ve vasatın altında oldugunu anlayacaktir. Editten oncede soyledigim gibi dönence haric. Turk muziginde bassin oyle kullanildigi hic bir parca yokturd onenceden once.
Muzikal anlamda basarisiz bulsamda ulkemize kulturel anlamda kazandirdiklari onemlidir. Saygi duyari.
