barış manço milliyetçidir. hemde bayağı sağlamdır. ancak her milliyetçi ülkücü değildir. barış manço'nun türkçü yanını görmemek körlüktür. alparslan türkeş ile komik bir diyalogları olduğu bilinir. bu diyalog esnasında mhp'ye sıcak baktığını vurgulamıştır.
söz konusu hikaye şu şekildedir:
" Darbe dönemlerinde bütün sanatçılar saflarını birer birer yavaşça doldururken, Barış Manço; Türkçü, Milliyetçi olduğunu ve sonunda kadar öyle kalacağını söyler.
Başbuğ Alparslan Türkeş, Barış Manço'nun bu konuşmasından etkilenir ve Barış Manço'ya bir haber gönderir: "Gel yanımıza beyaz bozkurt sende bizdensin, ama saçını kestir de gel..."
Barış Manço'nun, Başbuğ Alparslan Türkeş'e cevabı gecikmez. -"BAŞBUĞUM, HER ZAMAN YANINIZDAYIM AMA ŞUNU UNUTMAYALIM BOZKURT HiÇ YELESiZ OLURMU?" alıntıdır.
doğru olup olmadığını şahsen merak etmekteyim. bu olaydan sonra milliyetçi insanlar barış manço'ya yeleli bozkurt demişlerdir. hala da demektedirler.
Barış Manço her zaman merkez sağcı olmuştur. asla ülkücü veya solcu olmamıştır. Kadıköy Belediyesine DYP'den başkan adayı bile olmuştur zamanında ama angut kadıköy halkı, CHP'den başka partiye oy vermediği için (belki de ilk defa doğru iş yapışlar) onu seçmedi. Bunlar çok yakın tarih, nasıl unutuluyor hayret. ülkücülükle alakası yoktur. hatta arabası yakılmıştı ülkücüler tarafından zamanında.
doğrusunu öğrendikten sonra gelen edit: aday olmuş ama hastalığını bahane ederek adaylıktan kendi rızası ile çekilmiş. Kadıköy halkından özür dilerim. Ama yine de CHP'den başkasına oy vermezler o da ayrı mesele hehe.
imajıyla, çocuklarına verdiği isimlerle, bıyığının tarzıyla ve önemlisi adamlığıyla barış manço adeta 500 metre öteden ben ülkücüyüm diye bağıran bir insandı. kesinlikle türkçü, turancı bir kimliğe sahipti kendisi. sağlam bir cumhuriyetçi, milliyetçiydi.
barış manço emeğini savunanları sıkıştırıp üstüne ateş açmamıştır, barış manço ülkeyi amerikan gemilerine teslim etmemiştir, barış manço milletten haraç kesip mafyalık yapmamıştır, barış manço devlet bağlantılarını kullanarak tenhada adam katletmemiştir. ne yapmıştır? türk kültürünü seviyordur, o tip bıyık seviyordur. o bayrak açanlar da senin gibi mançoyu yanlış anlayanlardır, ne yapsın adam mhp bayrağı açanı konserden mı kovalasın? adamlar açmışlar ne yapabilir ki?
dolayısıyla mançonun ülkücülükle falan alakası yoktur.
edit: bozkurt işareti yapıyor dedikleri rock işaretidir*. kurt sesi dedikleri de şarkının vokal bölümüdür*.
lan barış Manço solcuda olsa benim ona olan sevgim saygım hayranlığım hiç bitmeyecek tıpkı cem Karacaya olduğu gibi ama onun ülkücü olmadığını iddia eden salaklara Japonya konserinde bozkurt işareti yapıp bozkurt sesi çıkardığı videoyu izlemelerini tavsiye ediyorum. hayalleriniz yıkılacak ama yapacak birşey yok gençler. o büyük bir türk milliyetçisi, inançlı bir ülkücüydü. siyasi kimliği zorunuza gitmesin.keyifle dinleyin.
Barış manço türk milliyetçisiydi. Bir ara bıyığından dolayı ve alparslan türkeşle yakın ilişkilerinden dolayı ülkücü diye tabir edilmiştir oda doğru olabilir. giydiği kıyafetler de türk kültüründen izler taşımaktaydı.
Barış manço ayrılık şarkısında aslında bunu çok belli etti. Türkiye için ayrılık'ı söyledi, Azerbaycan için söyledi, Doğu türkistan için söyledi ve Türk sesinin en son yankılanacağı yere kadar ' ayrılık ' şarkısını bir daha söyledi. Ben de konserindeydim.
Ama ülkücülüğü ve milliyetçiliği biraz ayırmak lazım.
Barış Manço'nun siyasi kimliğinden haberdar olanlar ne yapmalı o zaman gibi absürd bir soruyu akıllara getiren önermedir. Sanatçıları siyasi görüşlerine göre sevip sevmeme durumudur. Barış Manço herşeyden önce insandır,sanatçıdır. Candır...
ister solcu ister sağcı isterse orta yolcu olsundur.
Üniversitede ki ilk yılımızda inkılap Tarihi hocamın dediği gibi "Bu ülke için Taş üstüne taş koyanın (Kürt, Ermeni, Rum, Laz, Çerkez... fark etmez!) başımızın üstünde yeri vardır."
Kaldı ki kendisi gibi bir sanatçı gibi gibi şarkısında "40 yılda bir gelir Barış gibisi" demektedir. Fakat değil 40 yılda bir daha kendisi gibi bir değerin gelmeme ihtimali kuvvetle muhtemeldir...
1985 yılında darbe dönemlerinde bütün sanatçılar saflarını birer birer yavaşça doldururken,
Barış Manço; Türkçü, Milliyetçi olduğunu ve sonunda kadar öyle kalacağını söyler
Başbuğ Türkeş, Barış Manço'nun bu konuşmasından etkilenir ve Barış Manço'ya bir haber gönderir, "gel yanımıza beyaz bozkurt sende bizdensin, ama saçını kestir de gel..."
Barış Manço'nun, Alparslan Türkeş'e cevabı gecikmez.
-"BAŞBUĞUM, HER ZAMAN YANINIZDAYIM AMA ŞUNU UNUTMAYALIM BOZKURT HiÇ YELESiZ OLURMU" ??
şu da unutulmamalıdır.barış manço saçlarını uzatınca maocu,bıyıklarını uzatınca faşist dediler.türk kültüründeki bi parça olan osmanlı marşlarını söyledi,bazı kesimler osmanlıya özlem manası çıkardı.yani ülkücü kesim barış mançoyu sahiplendi.madem sol cem karacayı tuttu,sen de bizim idoümüz ol dediler ama o hiçbir kesimden olmadı.barış manço neşet ertaş'tan aşık veysel'e,pir sultan abdal'a kadar birçok değerimizin eserlerini seslendirerek doğudan batıya,kuzeyden güneye kültürümüzü nakış nakış işlemiştir.
Bıyık,bayrak gibi öğelerle ülkücüdür demek bihaberliğin ta kendisidir.Ben de bunları söyleyenlere 1976'da Kadıköy-Suadiye Atlantik Sineması'da verdiği konserde sol yumruğunu havaya kaldırıp "Vur Ha Vur"u söylemesini,aynı konserde "Acıh da Bana Ver"i Demirel taklidi yaparak söylemesini ve 8 Ağustos 1977'de Hey dergisi'nin 39. Sayısında yer alan röportajında CHP'li olduğunu açıklamasını hatırlatırım.Barış Manço 1967'de Hollanda'da büyük bir kaza geçirir.O kazadan kafatasında ve çene bölgesinde çene altına kadar uzanan bir iz kalır.Barış Manço da bu izleri kaptmak için bıyığını ve saçını uzatmıştır.Peki Barış Manço hangi görüşe sahipti?Barış Manço özseverdi,kültürüne bağlıydı ancak bu ne Türk milliyetçiliğidir,ne de ülkücülüktür.Günümüz tanımına göre ulusalcılık denebilir.Milliyetçiliği ise Atatürk milliyetçiliğiydi.Ancak ulusalcı-sol veya sağ diyemeyiz çünkü solun ileriye dönüklüğünü,çağdaşlığını ve yenilikçiliğini alırken;sağın ise gelenekçiliğini ve sadece korunması gereken değerlerde muhafazakarlığını almıştır.Yani ortadan giden bir ulusalcıydı.O dönem ki grup arkadaşlarından Fehiman Uğurdemir de ortadan giden bir şahsiyet olduğunu ifade ediyor.
Velevki ülkücü olsun öle ülkücüye herşey helal olsun mükemmel insan modeli kim ne derse desin saygıdeğer kişilik bilinçli şahsiyet Ruhun Şad Olsun Barış Abi.
hadi ülkücü olsa bile kime ne zararı görülmüştür adamın? siz ana karnında vitaminken japonlara türkiye'yi sevdirmiştir kendisi. siz ıslık çalmayı bilmiyorken deli deli eserler yazmıştır. her ülkücü onun gibi olacaksa yaşasın ülkücüler diyorum ben.
barış mançonun bıyığı ülkücülükten değil eskiden yurtdışında geçirdiği trafik kazası yüzündendir. yarayı kapatmak için bıyık bırakmıştır. bunu bilmeyen cahiller çamur atmasın ölünün arkasından konuşmasın.
Türk Sanat tarihinin Her türlü yönüyle en disiplinli, en takdir edilesi adamını ki bu barış mançodur doğrudan doğruya türk milliyeçtisidir. velhasıl onu bir siyasi topluluğa mal etmek doğru değildir. bunun yanında Ülkücülüğü onun üzerinden aşağılamaksa bir başka garip konudur ki Barış manço'nun toplumsal ve sanatsal yönü Ülkücülükle hiçbir çelişki içermemektedir tam tersine desteklemektedir. Toplumculuğu, Hak tanırlığı, Vatan sevgisini, büyük sevgisini, ata sevgisini, aile kavramının kutsaliyeti, çocuklara doğru yolu gösterme bakımından O Bu ülke sanatının gördüğü en büyük Milliyetçisi ve kelime manasıyla da terim manasıyla da en büyük ülkücüsüdür. Ülkücü diye dolaşanlar ona benzemiyorsa bu onların ülkücü olmasından değil Adam olmamasından kaynaklanmaktadır.
Ha bir de Türk Milliyetçisi olmayanlar Barış abinin Milliyetçi kişiliğinden dolayı onu sevmiş sevmemiş çok da umurumda değildir şahsen. Onu Türkiye'nin Barış abisi, Barış manço'su yapan Milliyetçi Kişiliğini sanata aktarması, programlarına aktarmasıdır.
rahmetli barış mançonun yaşadığı zamandaki amacı sanatıyla bir yerlere gelmek ve daha güzel şeylere önayak olmak olduğu için zerre önemli olmayan olaydır.
yazar notu: eminim kendisi böyle şeylere hepimizden güzel bir cevap verebilirdi.
insanları kategorize eden insan söylemidir, bir insan düşüncesinden çok yaptığı işle değerlendirilmelidir. Ayrıca keşke her ülkücü onun kadar bilgili, görgülü olsa.
haberdar olanların garip haller geçirdiği durumdur.
milliyetçiydi rahmetli kafatasçı değildi denilmiş ki, ülkücüler kafatasçıdır yargısı müthiş. buna artık denilecek laf kalmadı.
milliyetçi ama ülkü ocaklarındaki çakallarla karıştırmamak lazım denilmiş ki o da ayrı bir mesele.
şunu hâlâ anlayamadık. dünya nasıl bombalı anarşistlere bakarak bütün müslümanları terörist olarak algılıyorsa, birçok kimse ülkücülere aynı muameleyi yapıyor.
ülkücü müslümandır ve bizim yüce dinimiz ırkçılığı yasaklar. sizin ırkçı demeniz de bu gerçeği değiştirmez.
kütüphanelerinde zaman geçiren binlerce ülkücüyü görmeyenler, tıpkı batının kendilerine terörist yaftası vurduğu gibi bütün ülkücülere çakal yaftası vuruyor.
şunu açık gönüllülükle söylemek mümkün; çakal ülkücü çok, içki içeni de bilmem ne halt yapanı da...
ama bu terbiyeyi alıp, dosdoğru bir hayat yaşayan binlerce insanı bu şekilde harcamak;
1.kasıt
2.cahillik
3.şuursuzluk
belirtisidir.
gelelim barış manço meselesine.
rahmetli bir türk milliyetçisi idi. mhp ve ülkü ocakları ile bir organik bağı yoktu. sanatında, giyiminde kuşamında, her türlü hâlinde örnek bir türk milliyetçisi yansıttı. güzel bir hayat yaşayıp güzel hatıralar bıraktı. ülkücüydü ama diye burun kıvırmak nasıl bir kompleks hâlidir?
o zaman nazım'ı nasıl okuyacağız biz? ahmet arif'i?
ya da bir ümmetçi olan mehmet akif'i nasıl seveceğiz?
yüreğiniz daralmış sizin gençler. faşist diye tükürdüğünüz adamların gönlü emin olun sizden daha geniş. siz bırakın mehmet akif'i, barış manço'yu bile ağız tadıyla sevememişsiniz.
dünyada yalnızca kendi fikriyatına saygı duyan ve ancak ona hayat hakkı tanıyanlar, isterse hümanistin önde gideniyim desin, yegane hakiki faşist kendisidir.
aynaya bakın, hakikat o soğuk camın arkasının da arkasında. yoklayın biraz ruhlarınızı...
ahmet kaya ve cinslerini insanlık, barışçıllık adına savunanları da böyle saçma başlıklar altında görmek isteriz ama; herkes kimin ne mal olduğunu biliyor nasılsa.