bilmemek değil öğrenmemek ayıptır beyler, bayanlar. barış manço nun bıyıkları boşuna hilal şeklinde değil. bunu önceden farketmeyenler olabilir ama sizin barış elçiniz maalesef ülkücüydü. hatta bir kaç konserinde hemen arkasında mhp bayrağı açılıp üç hilalin dalgalandığını bilirim.
öyle japonyalarda, gavur memleketelerinde türk propagandası yaptığını düşünmekteyim. dünyaya ne kadar türk sevici kazandırırsam o kadar iyidir anlayışı olabilir. bu kötü bir şey değil tabi olabilir yan,. neticede ülkücü bir şarkıcının da siyasi görüşü olabilir, çok normaldır. ayrıca bu kadar zararsız bir ülkücüyü de takdir etmek lazım. umarım üç hilal görünce uulamaya başlayan ülkücü gençlik azıcık bu adamdan ders alır.
ama ne dersek diyelim barış manço da bir ülkücü sonuçta. belki iç dünyasında başka turan alemleri yatıyordu. bilemezsin ki. ülkücünün ne yapacağı belli olmaz.
barış manço nun türk milliyetçisi olduğu doğrudur. giyim kuşamından kullandığı aksesuarlara kadar eski dönem türk uygarlığını yansıttığı bir gerçektir. lakin, barış mançoyu mhp li yapmak, ülkü ocaklarındaki çakal sürüsü ile bir tutmak akıl işi değildir.
ülkücüde olsa aslında adam gibi adamdı. oturuşuyla , duruşuyla ,konuşmasıyla kısacası her hareketiyle adam gibi adamdı. keşke herkes barış manço gibi olsa. allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.
Şarkılarından ve tarzından anlaşılıyor ki milliyetçidir bu inkar edilemez.Ama tam milliyetçidir bazı milliyetçi geçinen sahtekarlar gibi arap hayranı değildir.Kendisi öz Türk kültürünün büyük temsilcisidir.
kendimi bildim bileli yollarda tükettim koskoca bir ömrü
bir uctan bir uca gezdim su fani dünyayi
okumusu cahili yoksulu zengini hic farki yok hepsi ayni
sonunda ben de anladim hanyayi konyayi
sanki insanlik pazara cikmis ekmek aslanin agzinda
bir sicak corba icermisin diyen yok
dört duvari ören catisini kapatip icerden kitlemis kapiyi
bir dösekte sana serelim buyur diyen yok
tek bir soru
hemserim memleket nire
bu dünya benim memleket
hayir anlamadin hemserim esas memleket nire
bu dünya benim memleket
tövbe tövbe tövbe
kardeslik ve esitlik üstüne uzun uzun nutuklar cekip
niye senin derin benden daha koyu diyen cok
kasinin altinda gözün var diye silahlanip ölüme kosarken
kalan dul ve yetim ne yer ne icer soran yok
baris garibim bulamadi cözümü oturdu etti bunca sözü
gelin hep beraber anlasalim diyen yok
zaten paramparca bölünmüs ve yasanmaz olmus dünyamiz
daha fazla kesip bölmeye hic gerek yok...
bu sözleri yazan adamı ırkcı olarak nitelendirmek barış manço'nun dünya vatandaşı olduğundan bihaber olmaktır.
her milliyetçi olana ülkücü damgası, faşist damgası vurulduğunun bir başka göstergesidir. ne yazık ki bahsedilen üstad hayatta da değildir. önce bir kategorize etmeyi birak allasen sonra da (bkz: bsg).
diğer bir deyişle barış manço hakkında bir bilgisizliğin daha olmasıdır. başlık açıldı ki bilgilendik. keşke her ülkücü ya da her komünist ya da her türk onun gibi arkasında eserler bıraksa; yabancı memleketlerde türkiye'yi tanıtsa, onların ülkemize gelip turizme katkı vermesine önayak olsa ve daha bilimum şey...
ayrıca barış manço konser verip sanat icra ederken günümüzdekiler konser basıp sanat icra ettirmeme derdindeler kanısındayım... *
milliyetçilikle ** kafatasçılığını karıştırmamak gerekir.
türkiye de yaşayan, ekmeğini burda kazanan herkes türktür. ve barış manço gibi aydın bir sanatçı da bunun kesinlikle farkındaydı diye düşünüyorum. başarılı şekilde bok atmak için daha yaratıcı olmak lazım.
ahmet kaya ve cinslerini insanlık, barışçıllık adına savunanları da böyle saçma başlıklar altında görmek isteriz ama; herkes kimin ne mal olduğunu biliyor nasılsa.
haberdar olanların garip haller geçirdiği durumdur.
milliyetçiydi rahmetli kafatasçı değildi denilmiş ki, ülkücüler kafatasçıdır yargısı müthiş. buna artık denilecek laf kalmadı.
milliyetçi ama ülkü ocaklarındaki çakallarla karıştırmamak lazım denilmiş ki o da ayrı bir mesele.
şunu hâlâ anlayamadık. dünya nasıl bombalı anarşistlere bakarak bütün müslümanları terörist olarak algılıyorsa, birçok kimse ülkücülere aynı muameleyi yapıyor.
ülkücü müslümandır ve bizim yüce dinimiz ırkçılığı yasaklar. sizin ırkçı demeniz de bu gerçeği değiştirmez.
kütüphanelerinde zaman geçiren binlerce ülkücüyü görmeyenler, tıpkı batının kendilerine terörist yaftası vurduğu gibi bütün ülkücülere çakal yaftası vuruyor.
şunu açık gönüllülükle söylemek mümkün; çakal ülkücü çok, içki içeni de bilmem ne halt yapanı da...
ama bu terbiyeyi alıp, dosdoğru bir hayat yaşayan binlerce insanı bu şekilde harcamak;
1.kasıt
2.cahillik
3.şuursuzluk
belirtisidir.
gelelim barış manço meselesine.
rahmetli bir türk milliyetçisi idi. mhp ve ülkü ocakları ile bir organik bağı yoktu. sanatında, giyiminde kuşamında, her türlü hâlinde örnek bir türk milliyetçisi yansıttı. güzel bir hayat yaşayıp güzel hatıralar bıraktı. ülkücüydü ama diye burun kıvırmak nasıl bir kompleks hâlidir?
o zaman nazım'ı nasıl okuyacağız biz? ahmet arif'i?
ya da bir ümmetçi olan mehmet akif'i nasıl seveceğiz?
yüreğiniz daralmış sizin gençler. faşist diye tükürdüğünüz adamların gönlü emin olun sizden daha geniş. siz bırakın mehmet akif'i, barış manço'yu bile ağız tadıyla sevememişsiniz.
dünyada yalnızca kendi fikriyatına saygı duyan ve ancak ona hayat hakkı tanıyanlar, isterse hümanistin önde gideniyim desin, yegane hakiki faşist kendisidir.
aynaya bakın, hakikat o soğuk camın arkasının da arkasında. yoklayın biraz ruhlarınızı...
insanları kategorize eden insan söylemidir, bir insan düşüncesinden çok yaptığı işle değerlendirilmelidir. Ayrıca keşke her ülkücü onun kadar bilgili, görgülü olsa.
rahmetli barış mançonun yaşadığı zamandaki amacı sanatıyla bir yerlere gelmek ve daha güzel şeylere önayak olmak olduğu için zerre önemli olmayan olaydır.
yazar notu: eminim kendisi böyle şeylere hepimizden güzel bir cevap verebilirdi.
Türk Sanat tarihinin Her türlü yönüyle en disiplinli, en takdir edilesi adamını ki bu barış mançodur doğrudan doğruya türk milliyeçtisidir. velhasıl onu bir siyasi topluluğa mal etmek doğru değildir. bunun yanında Ülkücülüğü onun üzerinden aşağılamaksa bir başka garip konudur ki Barış manço'nun toplumsal ve sanatsal yönü Ülkücülükle hiçbir çelişki içermemektedir tam tersine desteklemektedir. Toplumculuğu, Hak tanırlığı, Vatan sevgisini, büyük sevgisini, ata sevgisini, aile kavramının kutsaliyeti, çocuklara doğru yolu gösterme bakımından O Bu ülke sanatının gördüğü en büyük Milliyetçisi ve kelime manasıyla da terim manasıyla da en büyük ülkücüsüdür. Ülkücü diye dolaşanlar ona benzemiyorsa bu onların ülkücü olmasından değil Adam olmamasından kaynaklanmaktadır.
Ha bir de Türk Milliyetçisi olmayanlar Barış abinin Milliyetçi kişiliğinden dolayı onu sevmiş sevmemiş çok da umurumda değildir şahsen. Onu Türkiye'nin Barış abisi, Barış manço'su yapan Milliyetçi Kişiliğini sanata aktarması, programlarına aktarmasıdır.
barış mançonun bıyığı ülkücülükten değil eskiden yurtdışında geçirdiği trafik kazası yüzündendir. yarayı kapatmak için bıyık bırakmıştır. bunu bilmeyen cahiller çamur atmasın ölünün arkasından konuşmasın.
hadi ülkücü olsa bile kime ne zararı görülmüştür adamın? siz ana karnında vitaminken japonlara türkiye'yi sevdirmiştir kendisi. siz ıslık çalmayı bilmiyorken deli deli eserler yazmıştır. her ülkücü onun gibi olacaksa yaşasın ülkücüler diyorum ben.
Velevki ülkücü olsun öle ülkücüye herşey helal olsun mükemmel insan modeli kim ne derse desin saygıdeğer kişilik bilinçli şahsiyet Ruhun Şad Olsun Barış Abi.
Bıyık,bayrak gibi öğelerle ülkücüdür demek bihaberliğin ta kendisidir.Ben de bunları söyleyenlere 1976'da Kadıköy-Suadiye Atlantik Sineması'da verdiği konserde sol yumruğunu havaya kaldırıp "Vur Ha Vur"u söylemesini,aynı konserde "Acıh da Bana Ver"i Demirel taklidi yaparak söylemesini ve 8 Ağustos 1977'de Hey dergisi'nin 39. Sayısında yer alan röportajında CHP'li olduğunu açıklamasını hatırlatırım.Barış Manço 1967'de Hollanda'da büyük bir kaza geçirir.O kazadan kafatasında ve çene bölgesinde çene altına kadar uzanan bir iz kalır.Barış Manço da bu izleri kaptmak için bıyığını ve saçını uzatmıştır.Peki Barış Manço hangi görüşe sahipti?Barış Manço özseverdi,kültürüne bağlıydı ancak bu ne Türk milliyetçiliğidir,ne de ülkücülüktür.Günümüz tanımına göre ulusalcılık denebilir.Milliyetçiliği ise Atatürk milliyetçiliğiydi.Ancak ulusalcı-sol veya sağ diyemeyiz çünkü solun ileriye dönüklüğünü,çağdaşlığını ve yenilikçiliğini alırken;sağın ise gelenekçiliğini ve sadece korunması gereken değerlerde muhafazakarlığını almıştır.Yani ortadan giden bir ulusalcıydı.O dönem ki grup arkadaşlarından Fehiman Uğurdemir de ortadan giden bir şahsiyet olduğunu ifade ediyor.
şu da unutulmamalıdır.barış manço saçlarını uzatınca maocu,bıyıklarını uzatınca faşist dediler.türk kültüründeki bi parça olan osmanlı marşlarını söyledi,bazı kesimler osmanlıya özlem manası çıkardı.yani ülkücü kesim barış mançoyu sahiplendi.madem sol cem karacayı tuttu,sen de bizim idoümüz ol dediler ama o hiçbir kesimden olmadı.barış manço neşet ertaş'tan aşık veysel'e,pir sultan abdal'a kadar birçok değerimizin eserlerini seslendirerek doğudan batıya,kuzeyden güneye kültürümüzü nakış nakış işlemiştir.
1985 yılında darbe dönemlerinde bütün sanatçılar saflarını birer birer yavaşça doldururken,
Barış Manço; Türkçü, Milliyetçi olduğunu ve sonunda kadar öyle kalacağını söyler
Başbuğ Türkeş, Barış Manço'nun bu konuşmasından etkilenir ve Barış Manço'ya bir haber gönderir, "gel yanımıza beyaz bozkurt sende bizdensin, ama saçını kestir de gel..."
Barış Manço'nun, Alparslan Türkeş'e cevabı gecikmez.
-"BAŞBUĞUM, HER ZAMAN YANINIZDAYIM AMA ŞUNU UNUTMAYALIM BOZKURT HiÇ YELESiZ OLURMU" ??