öncelikle böyle birşey diyebilmek için,barış manço'nun şarkılarını tepeden tırnağa tanımak lazım.60lı 70li yıllarda avrupa dahil ortalığın tozunu attırıyordu manço.80'den sonra 60'lı 70'li yıllardaki kadar iyi müzik yapamamıştır bence.fakat 80den sonrası da çok iyidir.60lı 70liler efsanedir efsane.mesela vakti zamanında manço belçikada iken yaptığı bir şarkı vardır.trip fairground şarkının adı.döneminde avrupada listelerde top 5 in banko elemanıydı bu şarkı.yani diyeceğim o ki,balon balon yorumlar yapmayın.manço bizi dünya platformunda da çok iyi temsil etmiştir,hatta türk müziğinde en iyi temsil eden adamdır.
ahan da trip fairground : https://www.youtube.com/watch?v=zZEMi4TZ_gU
bazı parçaları çok güzel olmakla beraber bazı şarkıları dinlemem. zaten ülkemizdeki popülaritesi japonyadaki konserinden sona arttı. ki hazırlamış olduğu programlarla yerini sağlamlaştırdı. vefatıyla ise tamamen efsane haline geldi.
abartıldığını düşünmüyorum. ama akıllı söylemleri olan, şarkıcılığından ziyede bilge bir adam olarak görürüm kendisini.
ajdarı sanatçı kabul edecek kişinin önermesi ya da halil ibrahim sofrası,dıral dedenin düdüğü,sarı çizmeli mehmet ağa,hemşerim memleket nire,dört kapı gibi şarkıları dinlemeyip;barış manço kültürünü üç beş şarkıyla sınırlayan kişinin önermesi ya da çocukları adam yerine koymakla çocuk şarkıcısı olmak arasındaki farkı kavrayamamış kişinin söylemi.
benden öte benden ziyade, halil ıbrahim sofrası, kol düğmeleri, Allahim güç ver bana, hayır gibi tüm sarkilari dinlememiş yazar sızıntısı. dinle önce bunları. ya da anla. her cümlesi bir anlam içeriyor. neyse abartmayalim.
domates biber patlıcan şarkısı dinlediğim en hüzünlü şarkılarındandır Barış Manço'nun. Arkadaşım Eşek de öyledir. anlamlarıyla dinlemek gerekir. Çikita muzla kıyaslamak da Ajdar'ı bu seviyeye çıkarmaktır ki, beyin yetersizliğinin son haddidir.
Gençliğinde Little Darling ve nicelerinin içinde bulunduğu Belçikada yaptığı yabancı dildeki ( fransızca , ingilizce vs) plaklarını dinlemeyen kişilerin yaptıkları tanımlardır.
Her bir parçasında bir anlam bulabilir ; hatta dikkatli dinlersen mesajı alıp düşünceni bile değiştirebilirsin.5 dili anadili gibi konuşup
hemen hemen her dilde derdini anlatabilmeyi başaran bir sanatçı ; çelebidir.Bu da sanatçılığını kanıtlamaktadır bence.
Niceleri için ;
Benden öte benden ziyade
Para
Dıral dedenin düdüğü
Ali yazar veli bozar
Günaydın çocuklar
gibi gibi.
Bu ülke Türkan'ın öptürüp öptürmediğini müzik olarak dinlerken ; Barış Manço Türkiye'nin ilk kliplerini çekiyordu.
Barış mançonun sadece yetişkinler değil, çocuklara da şarkı yaptığını bilmeyen trollumsu bir insanın söyleyebileceği bir şey. Yapmayın oğlum böyle gereksiz trollukler.
kimse kimseyi sevmek zorunda değildir. bizim ülkemizde nedense böyle bir şey var; sezen aksu'yu, barış manço'yu ya da ne bileyim neşet ertaş'ı sevmiyorsan sanki adam öldürmüşsün gibi tepki veriliyor.
kişisel olarak bahsettiğim sanatçıları çok severim. sadece sanatları için değil yaşamdaki duruşları için de severim -ki zaten bu duruşları yansıyor sanatlarına. fakat bir başkası bu duruştan, bu duruşun meydana getirdiği sanattan -ya da işten- hoşlanmayabilir.
ayrıca, "barış manço abartılmış bir sanatçıdır." cümlesi barış manço'nun yüzüne söylenseydi, cevabı "olabilir." olurdu. yaradandan ötürü yaradılanı sevmeyi düstur edinmiş insanları böyle şiddetle savunmak yakışık almıyor.
bunlar olsa olsa 10-15 yaşları arasında ota boka atarlanan anarşik bir ergenin düşünceleridir. hepimiz biliyoruz ki yanlıştır. sadece türkiye değil, tüm dünyada kabul gören ve beğenilen büyük bir sanatçıdır rahmetli manço.
evet domates biber patlıcan şarkısı belki de barış manço'nun en basit şarkısı olabilir ama onda bile bir anlam vardır. hislerini bir kıza söylemek için doğru zamanı kollayan manço abimizin tam kıza açılacakken sokaktan geçen bir satıcının domates biber patlıcan diye bağırmasının akabinde bütün konsantrasyonun dağılıp gitmesi, ve kızın elinden avucundan kaçmasını ifade eden bir şarkıdır. hatta şarkıda biraz hüzün bile vardır. kimbilir belki de manço abimiz bu duruma düşen ne ilk ne de son kişidir. siz düşünsenize pazar yerindesiniz ve tam kıza açılacakken biri ikizlere takke, ikizlere takke... diye bağırıyor ve aşkınızın içine ediyor. gelin de efkarlanmayın.
sözleri de herşeyi anlatıyor zaten;
Domates biber patlıcan
Domates biber patlıcan
Bir anda bütün dünyam karardı
Bu sesle sokaklar yankılandı
Domates biber patlıcan
Keşke hislerimi sana açıkca anlatabilseydim
Sana deli gibi aşık olduğumu söyleyebilseydim
Gözgöze geldiğimiz o anda
sanki Dilim tutuldu bir anda
Konuşamadım karşında
Oysa bütün cesaretimi toplayip sana gelmiştim
Senin için çarpan şu kalbi gör istemiştim
Tam elini tutmak üzereyken
Aşkımı itiraf edecekken
Sokaktan gelen o sesle yıkıldı dünyam
Domates biber patlıcan
Domates biber patlıcan
kesinlikle katıldığım önerme. sadece domates biber patlıcan sözlerinin bulunduğu şarkı değil, çoğu kıytırık sözlerden oluşan şarkılar yapmıştır. çocuk şarkıcısı. çocuk şarkıcısı denilebilecek kadar basit bir adamı dinleyen insanların "ergen tespiti" veya "bilmem ne sıçmığı" gibi şeyler yazmaları da tuhaf doğrusu. beğenmek ve sevmek zorunda değiliz. o yılların ve sonraki yılların da insanları tarafından çok sevilmiş olması normal karşılanabilir fakat herkes de onların görüşlerine katılmak zorunda değildir. dinleyenlere mal da demiyoruz, "mal mal şarkılar yapmış, tırt bir sanatçı" da demiyoruz, biz beğenmiyoruz diye yapmadığınız kalmadı. hayır öyle olmuş ki artık, "barış mançoyu sevmiyorum, abartılmış bir sanatçı bence" diyince, bir dayak yemediğimiz kalıyor.
domates biber patlıcan gibi espirili ve aynı zamanda güzel sözlü bir şarkının sadece domates biber patlıcan sözlerinden ibaret olduğunu sanan takozların anlayamadığı sanatçı, adam. şarkıyı kulağınızla ve varsa beyninizi kullanarak dinlerseniz ne demek istediğim anlaşılacaktır.
