Sıvıtüketmeyeyarayangiller takımında bir familyadır bardak, onlarca cinse ayrılır, yere düşerse bin parçaya ayrılır, canlı gibidir o da yaşlanır, parlaklığını kaybeder bir süre sonra; lakin bir insan kalbi kadar hassas olmasının yani sıra pek bir vurdumduymazdır, vurmak ve duymak diye iki ayrıldığı da olur; örneğin içlerine farklı ölçülerde sıvı koyduğumuz bardaklara vurduğumuzda farklı sesler duyarız hem vurur hem duyarız..
edatsıdır.
tek başına pek de anlamlı değildir. düz saydam camdan yapılır.
çay bardağı dediğimizde kesin bir anlam kazanır örneğin. ya da su bardağı aklımızda paşabahçenin o dümdüz on iki santim yüksekliğinde ağzı iki üç-dört santim çapında olan klasik bardağını çağrıştırır. ama kupa öyle mi zamandan mekandan içerikten bağımsızdır şekillidir, resimlidir, kalitelidir, ya da hediyedir belki ve bu yüzden manalıdır, belirgindir.
sinir çıkartmak için çok uygun bir nesnedir. misal;
bir sevdiginiz var diyelim ama o sizi hem seviyor gibi hem de sevmiyor gibi ama illa bir hoşlantısı var gibi olsun. evlilik tekliflerine hayır desin. mevzu bu olsun evet. sonracıgıma herhangi bir canlı yayına çıkalım, dilimizin ucu alt dişlerimize denk gelecek şekilde büküp, sehpa üzerindeki bardagı kafaya vuralım. "ohh dünya varmış be"
hiç süprizlerle dolu degildir. ama kupa öyle mi!? sapı kopar mesela, ne varsa içinde dökülür etrafa, üste başa. leke falan olur.
süprizsiz obje mi olurmuş yaaw.
cam olanları vardır, kırılır. plastik olanları vardır, kırılır.
kırılgan bir nesnedir yani. kırıldıgına degil içinde bulunan sıvının tükendigine yanar insan. kırılmasınlar.
(bkz: sperm bankasını hortumlamak)
yarısına kadar su doldurulduğunda insanların dolu yada boş kısımlarını görmelerine binayen dünyaya olumlu mu olumsuz mu baktıklarının ölçülmesine yarayan nesne.
(bkz: bardağın dolu tarafını görmek)
(bkz: bardağın boş tarafını görmek)