nejat işlerin oyunculuğuyla favorilerim arasına giren film. tamam filmde anlatılanlar güzel şeyler değil ama filmin en sonunda gösterilen sahnede nejat işler ayranı içerken saat kaç diye sorup taşak geçercesine yola devam etmeleri, insana insan gibi davranmazsan, insanlıktan çıktığı için başka yollarla alır hakkını dedirtti bana. hak olmasada bu. istenilen doğru, yöntem yanlış sadece.
-katılacaksın tura, hem gemiye bineceksin hem bunlara, gezeceksin koy koy dediği anda hala gülerim.
-tgg ne lan muhabbeti çevirdikleri sırada hayatın tarifesi dediği andada nejat işler, filmi özetlemiştir.
dehşet verici bir filmdi , filmde geçen küfürler hala günlük hayatın vazgeçilmez küfürleridirler . selim : bunlarda çük ne gezer ? bunlarda bamya var bam yaaaa.
yaşanmış bir olaydan esinlenerek gerçekleştiren bir filmdir . olay ankarada bir barda geçmektedir. yaşanan olaylar çok iğrenç ama yinede güzel filmdir.
iğrenç bir film. daha doğrusu film güzelde gösterilen şeyler iğrenç. oyunculuklar on numara. psikopat rolü nejat işlere nasıl bu kadar yakışıyor anlamıyorum. adamı yolda görsem saklanacak delik ararım o derece.
gerçek bir yaşam öyküsünün senaryolanmış hali. ama serdar akar burda saf ve somut bir şekilde gerçekten o insanların yaşadıkları biçimde beyaz perdeye yansıtmalıydı diye düşünüyorum.
bırak barı, sokağı adamların kendi evlerinde bile, hane tecavüzünden çok insanlara işkence edecek derecede ezikleştiğini, bilinç altı yaptığını, olaya şahit olanların kuyruklarını nasıl götüne kıstırıp polise haber vermeyişini anlatacaktı. herkes şunu diyecekti o zaman; 'lan harbiden biz bu adamları içimizde barıdırıyoruz. biz bu adamları hor görüyoruz, aşağılıyoruz. biz şikayetten kaçıyoruz. bu adamlar, evlerimize girecek cesareti bulabiliyor ve yine bu adamlar, kıytırı boktan bir af ile sokağa bırakılıyor'
işte o zaman film; günümüzün gerçeklerini çarpıcı halde dile getirecekti. işte asıl o zaman filmin vuruculuğu artacaktı. sadece kadınların tecavüze uğramadığını görecekti erkeklerimiz. işte vurucu nokta tam da o nokta olacaktı. pisliklerin bir değil bin olduğunun bir kez daha altını çizecekti. evet psikolojik etkisi kat kat fazla olacaktı ama en azından şunu dediğimiz zaman 'cuk' oturacaktı bu filme. 'yaşanmış bir olay biliyor musun?'
--spoiler--
neyse filme geçiyorum; orda kötülerin arasında bir iyi var. evet evet hatırladığınız kısa boylu. hani kaçmalarına yardım eden. işte kimileri ona hayır o ölmemeliydi, o suçsuz, o yardımcı oldu diyenler var. aslında en büyük suçlu o gerizekalı, pigme. hem aklı başında, alkol almadı, hap atmadı, millete yardım etti. bir de yumurta almaya gönderdiler. bu andaval orda nejat işler'i engelleyeceğine en azından elindeki şansı kullanabilirdi. diyeceksiniz ki; ulan mal! adam zaten vicdan azabından astı kendini, o zaman filmin hiçbir esprisi kalmazdı. olabilir. gerçekçi bakıyorum olaylara.
hakan boyav neydi öyle yahu. tiksindim resmen. üstad diye bu adama denir işte. zaten tiyatro ile ilgilenenler anlayacaktır ne demek istediğimi, adamın gerçekten çok zengin bir suratı var. yetenekle birleşince böyle psikopatın en psikopatı çıkıyor ortaya.
hakan boyav dışında tüm kötüler rol yapma açısından iyiydi ama hakan boyav kadar değildi. nejat işler bile bana soğuk geldi. evet o da rolünün üstesinden geldi ama beni etkileyen hakan boyav oldu. oyuncular bizdendi aslında ya. birisi üst komşumdu, diğeri birlikte film izlediğim arkadaşım, diğeri sınıf arkadaşım, birisi çocukluk arkadaşımdı. onları izlerken bir yandan göz yaşı döktüm ben, bir yandan ciğerim sızladı. burak altay'ın öldürülmesine çok üzüldüm, o benim çocukluk aşkım be! asmalı konaktan bu yana hep sevdim ben o çirkinciği* çok konuştum. uzun oldu.
edit; 2007 yılında izledim bu filmi. arkadaşlarımızla birlikte. film sonrası bir beş dakika düşünce halindeydik. kimse kimseyle konuşamadı. sessizliği kimse bozmadan oturdu öyle. film müziği bitti ve kendimize geldik. bir de; o güvenlik var ya o güvenlik. uyuyan hani, hah işte o güvenliğin allah da belasını versin. filmin sonuna öyle bir ayrıntı verilir mi arkadaş? şoka girmiştik. oha bee uyuyormuş hayvan heriiff!
--spoiler--
defalarca izlenebilmiş, nejat işler' in performansının başarılı bulunduğu, hikayesini yaşanmış bir olaydan alan filmdir.
olay ankara' da şapka bardan eve gelindikten sonra yaşansa da filmde olay yeri bardır.
not: film izlenirken yakınlarda babaanne veya anneanne benzeri bir yakın bulundurulmaması tavsiye olunur. filmde edilen küfürleri duyması bile kendisini, sizin müthiş terbiyesizlikle örülmüş bir film izlediğinize inandırmasına yetmektedir.
not 2: filmde geçen tgg ( tekrar gözden geçirmek) olayı, tekrar gözden geçirilesidir. gerçeklik payının yüksek oranda mevcut olduğu düşünülmektedir.
not 3: müzikler de filme yakışmış, farklı bir havaya büründürmüştür kendisini.
barda filmi harika bir filmdi. izledim abi zaten nejat işler hastasıyım adam biliyor işini gerçek hayatında ki kopukluğu8 filmde birebir. tabi o kadar kopuk değil ama adam on numara baba. film de on numara o film ile aklıma kötü şeyler girdi. kötü derken ergen şeyler.
bir kere izlediğim ve o günden sonra adını duyunca bile tüylerimi diken diken eden bir film. ama bunun sebebi filmi çok beğenmemden falan değil, filmin etkisinden 4yıl sonra bile kurtulamamış olmam. gerçek bir olayın beyaz perdeye aktarımıdır barda filmi. oyuncular rollerini gerçekten hakkını vererek yapmışlardır bu filmde. öyle ki nejat işler i bu filmdeki o rolüyle özdeşleştirdim ve ne zaman nejat işler ismini duysam bu filmdeki rolu geliyor aklıma.
kötü roldekilerin çok iyi oynadığı bir filmdir.hani insan isteer istemez iyiler kazansın der ya bunda öyle değil işte.nejat işler de bu filmde son kuşağın en iyi erkek oyuncularından biri olduğunu göstermiştir.en çok güldüğüm sahne sahada maç yaparlarken hakan boyavın gol attıktan sonraki gol sevinciydi.
--spoiler--
jiletçi - şimdi orda bi saha varmış. tam böyle saha gibi degilde yani top mop oynanabiliyor. kalaler malaleler falan filan. ama şey ehm böyle çizgi mizgi yerler saha gibi yani. bizde maç yapalım dedik ondan sonra arkadaşlarla hep beraber sahaya girdik.
--spoiler--