çok yorgundur. oturduğu yer sıcak ve rahattır. gidip şimdi kim banyo yapacak, zaten soğuk hasta olurum havalar ısınınca yaparım diye düşünen insan kişisidir.
eskiden bırak banyosunda petek olan evler, herhangi bi odasında 2. bi ısıtıcı olan evler bile imkansız ötesiydi. bırakın duş başlığından akan ılık, sıcak suyu odun sobasında ısıtılmış suyu bulmak bile lükstü. küveti zaten anca filmlerde görürdük. ufacık mermer banyoda bir tane iskemle ve çocukken annenin kafana kafana saydırdığı demir tas. banyo keyif değil, eziyetti. iflahın sikilirdi o buz gibi banyoda kaynar suyu üzerine dökecen de bir yandan da kafanı sabunlayacan diye. banyosu ayrı dert, banyoya hazırlığı ayrı dert, banyo sonrası titreyerek üst baş giymek ayrı dert.
e bu çocuk banyodan tiksinmesin de napsın allaşkına?
neyse ki ben banyo fobimi erken yendim lan. allahtan sıcak bi memlekete taşındık da yazları her gün leş gibi terleyip banyo yapmak zorunda kaldım.
hemen pis olduğunu düşünmemek gereken insandır. sadece üşengeçtir biraz. banyoya girince de çıkmak bilmez bu tipler. tek problem o banyoya girmektir işte. girdikten sonra gerisi gelir.
Sobalı evde oturmakla birlikte kış günü soğuk bir şehirde bulunan insandır. Kısacası soğukta gözü yemiyordur.
Tabi birde tembel olanları vardır ki onlar garfield gibi kendini yalayarak temizliyor olabilirler.
2 gün duş almayınca kendini pis hisseden, bu yüzden her gün duş alan, girmeye üşenip bi çare giren, girdikten sonra da çıkamayan insan da olabilir. (bkz: ben)