bütün gün gezip tozmuşsunuzdur, arkadaşlarla gırgır şamata ortam süper derken sucuk gibi terlemiş, çimenlerin üstünde inekler misali yayılıp keyif çatarken oranız buranız bilimum çamur, toz, toprak olmuştur. efendim her güzel şeyin bir sonu olduğu gibi bu eğlenceli güne nokta koyularak ve güzel bir duş alma umuduyla eve gidilir. evdekilere duş alacağınızla ilgili informationları verdikten sonra kendinizi banyoya atarsınız. mis gibi sıcacık suyun altına girersiniz... tam zevkin nirvana noktasına ulaşmışken kafanıza adeta balyoz gibi düşen banyo fıskiyesi ile birden kendinizi orjinal küfür deryasının içinde buluverirsiniz. fıskıyenin olmayan ana babasına küfür ederek hıncınızı alır , fıskıyeyi yerine takar, ve kaldığınız yerden devam edersiniz. sonuçta hayat devam ediyor dimi efenim.
-fıskıyenin burada ne işi var? hadi bir şekilde burada, kafaya düşecek yüksekliğe kim koydu .mına koyim?
sorularına şak diye akla getirecek şok tedavisi.
gözler kapalıyken olduğunda "allah'ım sana geliyorum" durumudur. ardından küfürlerin senteziyle yeni küfürler elde edilir. o küfürler böğüre böğüre(!) savrulur.
