türkiye'de kesinlikle 2 saatinizin yok olacağı anlamına gelir. neden mi? çünkü türkiye'de insanlar bankada sıra almayı bilmiyorlar. adam geliyor, sıra alacak girişte sıra veren aletin tuşuna basıyor, sonra bankaya ait kartı çıkarıp bir de onunla sıra alıyor. oda yetmiyor gibi değişik ikinci bir kart çıkarıp onunla da sıra alıyor. e durum böyle olunca aynı adam 3 çeşit yerden sıraya girmiş oluyor. teyzelerin eline bakıyorsunuz ellerinde 4 5 adet sıra numarası yazan kağıtlardan var. e artık ne diyelim türkiyeli olmanın kötü yanlarından biri bu olsa gerek. ırkı farketmiyor türkü de aynı kürtü de, lazı da. türkiye'de yaşaması yeterli. allah kimseye bankada sıra bekletmesin diyoruz.*
ülkemizin telefon ve internet bankacılığı sistemine fazla güvenmemek. nedense türk insanı trink diye nakit parayı verecek ya da alacak, hatta karşılığında banka memurundan illaki o makbuzu eline alacak ki içi anca rahat eder anca inanır işlemlerin gerçekleştiğine. halbuki telefon bankacılığı nda kendi bilgilerinin ve parasının güvenliği için annesinin evlenmeden önceki soyadının baştan üçüncü harfini sorunca müşteri temsilcisi kalayı basar. *
hele bir de bankacılık işlemlerinde acemiyseniz çok can sıkıcı bir durumdur. nerden baksanız en azından 30dk sıranın size gelmesini beklersiniz. etrafınıza bakarsınız herkesin suratı asıktır kimse konuşmaz gerçi tanımadığın biriyle ne konuşacaksın ki? babanızın işi vardır, sizden ister bilmemne şubesine havale yapmanızı, birazcıkta merak duygusu vardır hemen kabul edersiniz. sağda solda arkadaşlarınızdan duymuşsunuzdur,
-yarın 11'de sinemaya gidicez gelicen mi lan selami?
+yok hacı ben gelemem o saatte bankada işim var.
ulan düşünürsünüz, bak adama bankaya gidip işlemler yapıyo vay anasına diye, halbuki bu sidikli selami ortaokulda daha doğru dürüst toplama bile yapamazdı. ilk defa milli olmak gibi bişeydir, ilk bankacılık işlemi. etrafınıza bakarsınız o hiç konuşmayan suratı asık insanlar, gişedeki memurla münasebete girdiği zaman sanki ekonomi profesörü kesilir. yok tahvildi, yok portföydü pek birşey anlamaz bön bön bakarsınız. en sonunda sıra size gelir, elinizdeki kağıtta yazan numara ekranda belirir. ürkek adımlarla banka memurunun yanına gidersiniz, havale göndericem dersiniz, size bir form verir al şunu doldur diye. içinizden bi siktir çekersiniz, lan babam hiç böyle bişeyden bahsetmedi diye, hani sadece parayı veriyoduk. sonra yazarsınız gönderen kısmına babanızın adını bide imza çakarsınız biraz da ordaki memurun yardımıyla formu doldurursunuz. size dekontu verir alırsınız ama hala memurun yüzüne bakarsınız. size işlemin bittiğini söyler. kendi kendinize vay be dersiniz, yaptım,*. öyle hemen çıkmazsınız bankadan etrafınızı süzersiniz başardım duygusuyla. sonra bi rahat nefes alır evin yolunu tutmaya başlarsınız. artık selamiye anlatacağınız çok şey vardır.
Kaçınılmazdır. Ama bu sırada yapılabilecek sosyal faaliyetler arasında :
a) Sırayı bozacak biriyle kavga etmek
b) Cep telefonunun şarjı yeterliyse oyun oynamak
c) Para yeterliyse bir arkadaşı arayıp sohbet etmek
d) Yanınızdakilerle sohbet etmek
eğer yüklü miktarda para çekmeye gitmemişseniz dünyanın en boktan işidir.
bazı durumlarda para çekmeye gittiğinizde de işler çığrından çıkabiliyor. bugün hafta başında 1 saatlik yaptığım bir iş için hesabıma geçirilen 10000 dolarlık meblağyı çekmek için adı lazım olmayan bi bankaya girdim. girişe koydukları sıra alma aletinden bi numara aldım. önümde tam 58 kişi var. iyi hoş dedim nede olsa hafta sonu çatır çatır yemem için hesabıma yatırılan 10000 dolar vardı işin ucunda.
gel zaman git zaman sıra bitmek bilmiyor. elimdeki numara 247 göstergede bi 590 yazıyor bi 920 li bişeyler yazıyor. dedim lan bu nasıl iş! meğersem bankaya ait bi kartın varsa adamlar sana daha hızlı ilerleyen bi sıradan numara veriyorlarmış.
ulan gavatlar! o eline kart verdiğiniz götü boklu adamlarla ben birmiyim lan gevşemişler! benim hesabıma bi haftada giren çıkan parayla onların ki birmi. ben senin sikko banka kartını yanımda taşıyan bi adam değilim belki ben. benim sıram 1 ilerliyor, diğeri 4 ilerliyor.sinirlendim.
neyse sesimi çıkarmadan bekliyorum; gişelerden birindeki bankacı kız bankaya girdiğimden beri onun gişesinde işlem yapabilmem için dua edip duruyor kendi kendine. hiç oralı olmama rağmen, bakışlarının üzerimde dolaştığını hissedebiliyorum. sıra 245 e geldi. sıra bana geliyo diye ayağa kalktım, araya siksok 4 tane adamı aldı sıramatik.
sinirim tepeme çıktı. benden sonra gelen bi adamın benden önce işlem yaptığını gördüm ve o an sinirden ne yapacağımı bilemedim. gişede beni kesen hatuna yanaştım. elimdeki numarayı yırtıp;
"senin bankan yerine seni sikeceğim, şu kağıda numaranı yaz hemen" dedim.
sevinçten çılgına döndü. önündeki kağıda hemen numarasını yazdı. aldım arkamı dönüp çıktım bankadan.
şu yazdıklarım bile rahatlatamadı sözlük.. bütün hıncımı bu gece ondan çıkaracağım..
