yoğun mesai saatleri, üç kuruşluk fakir kıro yaşlı insanlarla muhattap olma(iş yeri şube ise), gerektiği yerde üstünün yaptığı yanlışları üstüne alma, banka yönetiminin aldığı bir sürü yanlış ve asılsız vkararların son muhattabı olma ve şirket içi dedikodular adam kayırmalarla mücadele etme gibi faktörleri de göz önüne alırsak 21. yy'ın gerçek emekçileridir demekle haksız sayılmayız.
1-herkesin işi zordur ve bu memlekete herkes sömürülmektedir. en azından sıcak bir işyeriniz ve düzenli bir geliriniz vardır.
2-herkesin mesai saatleri yoğundur. en azından cumartesiniz pazarınız vardır. bizde o da yoktur.
3- ve en önemli madde;
üç kuruşluk, fakir kıro yaşlı insanlar müşteridir, velinimettir ve işyerin maaşını bu insanlardan kazandığı paralarla ödemektedir.
bir söz var, çok severim;
çözüm önerisi olmayanın, sorunları dile getirmeye hakkı yoktur.
çünkü kazandıkları para helal değildir. çünkü helal edeni görmedim. kimse bankaya hakkını helal etmiyor. bu sebeble kimse o paradan mutluluk hoşluk sağlık afiyet beklemesin.