kendini dostların arasında güneşin sofrasında hissettiren, manu chao etkilerinin görüldüğü, güzel sözler hakeden grup. avusturya işçi marşına getirdikleri yeni yorum, insanın kanını kaynatır cinsten.
dinleyin, dinlettirin grubu.
gerçekten çok başarılılar, sözleriyle, müziğiyle saatlerce dinlenebiliyorlar. bol bol konser versinler, şarkı üretsinler lütfen...
a las barricadas, ay carmela, ines, avusturya işçi marşı gibi devrimci ezgilerini ve marşlarını üzerine söz yazarak ska-rock tadında coverlamış, hafiften boikot'a benzemiş, fevkalade güzel olmuş grup. de te fabula narratur isimli albümlerini armağan etmişler bizlere. pek şahaneler kendileri.
yarın istanbul üniversitesi öğrenci kültür merkezinde* konserleri olcaktır, duyurulur. yarından kastım artık bugün olmuş, 27 mayıs çarşamba günüden bahsediyorum.*
Bandista bir aralık, bu darlık bu basmakalıp, bu ayık kafayla esrik taklitleri, bu aramızda yaşayan katilleri teşhir etmek gerek dedi evde uyuklarken. Uyanmak gerek dedi önce kendi kendine, evde bir gitar çaldı manuş, klarnet aktı meyanlı, kaydırmalı, akordeon zaten doldurmuştu köşe bucak, vurmalılar hazırdı "marş"a, başladı ev'in hikâyesi, varyetesi söküp söküp yapmanın.
Bandista evi şenlik kıyamet bir eylem bandosu şimdi ses vermekte ska, balkan, vertov, reggae, eşitlik, özgürlük, cango, votka, adalet, kökler sularından... Bandista evinde geceler gündüz gündüzler denktir geceye, bu evde güneş batsa da dinlenir ev hece heceye. Bu evin odaları geniş uzun dar hayal; bu evde mebzul miktar kapılar kilitsiz gıcırdar. Bu evde koridorlar, sokaklar ve meydanlar, sahneler salonlar dansla sesle hınçla çığlıklar... Bu ev bir dağ başında bir gettoda ya da down-town'da, bu ev dev bir karavan bu evi bulur arayan. Bu evin sakinleri kara kızıl mor renkleri, yeşil sarı turunç ve nar, bu ev binbir bedenle var. Bu ev döker alınteri, bu ev rahim yangın yeri; söndürür kandilleri nice esrik sever evi. Bu evde geçmiş hüzünle değil hüsnü kabulle, bu evde gelecek yokla değil beklenir telaşla. Bu ev tenha bu ev dar-maduman kanma yalan, gözyaşları ağıtlar destanlar epik tasalar, bu evde yasalar değil ses verir yoldaş maison'lar!
genç kuşakta eksikliği hissedilen ve kimsenin kolay kolay cesaret etmeyeceği bir yola baş koymuş, çok güzel işler yapabileceğini düşündüğüm, zevkle dinleyip takip edilesi bir grup.
"sabah oluyor sabah oluyor.
güneş, güneş yine doğuyor!"
sol framede gördüm de aklıma geldi bak, yazcaktım unuttum ama şimdi açılın yazıyorum;
son derece samimiyetsiz, "muhalifiz biz" derken kör göze parmak sokan, yapmacık şarkı sözleri yazan rezil gruptur. sahneleri de bir o kadar kötüdür. güzel klasikleri çok kötü yorumlamışlar, üstüne söz yazmışlar ki hoş karşılamam böyle şeyleri.
bir şarkılarında duyduğum; burjuvazi eğlencelerini eleştiriyorlarken, nasıl oluyor da studio live'da çıkabiliyorlar. yapmayın gözünüzü seveyim... insanların duygularını sömürmeden para kazanın bari!
edit: başka bir entryden de bahsi geçen şarkıyı öğrendik. maya'ymış. o değil de ne bandistaymış arkadaş!
solun paylasimciligini fazlasıyla gosteren, sahnede de bir hayli eglenceli, coskulu olan, statukocu sol anlayisinin cok otesindeki yoldas muzik grubu. 1 mayista barikatin onunde ecis bucus ilerlemeye, taksime ulasmaya calisan makul olmayan kitleyi, hatta ordaki polisleri bile sarkilariyla bir parca rahatlatan, motive eden seker insanlar. sabah-atv calisanlarinin grevinde yine ordaydilar.
Dünya Genç işçiler Buluşması'nda kötü bir performans gösteren, bunun kabahatinide büyük bir ses sistemi kurmak için sıcağın alnında çalışan ses sistemi elemanlarına çıkaran müzik grubu. Aynı ses sistemi ile inti illimani'nin ise seslerinin mükemmel dengeli ve ayarlı olması işin sırrının ses sistemindekilerde değil onlarda olduğunuda göstermiştir.
şarkılarında hem kıçımızı başımızı oynatıp, hem sosyalist mesajlar vererek bizi en garip hislerin müdavimi yapmış grup.
bize bunca sene devrimci şarkıları ağır olur, özgün olur, yavaş olur dediler. biz böyle gördük. hatta özgün müzik denen hede, duruma göre bu tanımla özdeşleşti.
misket havasında 'yan babilon' demek ya da zıp zıp zıplarken 'hrant kalkıyor, hesap soruyor' diye bağırmak garip olsa gerek.
ayrıca 12 eylül için hazırladıkları sıcacık parçaları fırından çıkmıştır.
ne seattle, ne genova, ne latin amerika'da
ne hindistan'da bir arayışta
özgürlük içinde özgürlük kafanda özgürlük
özgürlük sen nerdeysen orada
özgürlük içinde özgürlük kafanda özgürlük
özgürlük sen nerdeysen orada
ne sokakta, ne meydanda, ne kampüste, ne yolda
ne mahpusta, ne torna tezgahında
özgürlük içinde özgürlük kafanda özgürlük
özgürlük sen nerdeysen orada
özgürlük içinde özgürlük kafanda özgürlük
özgürlük sen nerdeysen orada
yersen
hem seattle, hem genova, hem latin amerika'da
hem hindistan'da bir arayışta
özgürlük elinde özgürlük seninle özgürlük
özgürlük sen ordaysan orada
özgürlük elinde özgürlük seninle özgürlük
özgürlük sen ordaysan orada
hem sokakta, hem meydanda, hem kampüste, hem yolda
hem mahpusta, hem torna tezgahında
özgürlük elinde özgürlük seninle özgürlük
özgürlük sen ordaysan orada
özgürlük elinde özgürlük seninle özgürlük
özgürlük sen ordaysan orada
özgürlük elinde özgürlük seninle özgürlük
özgürlük sen ordaysan orada
özgürlük elinde özgürlük seninle özgürlük
özgürlük sen ordaysan orada