yılan soyuttur insanın içinde. yılan sana dokunmaz sen yılana dokunursun, insan durduk yerde yılanı deliğinden çıkarır, sonra ağzından zehrini kusar. yılana dokunmadan konuştuklarımızı düşünsene ?
herkes lanetler ama herkes de bunu gerçekleştirir hep.
gözünün önünde kavga olsa şahit yazmasınlar diye kaçar herkes, sonra gelir bu sözü eleştirir.
lafım toplumsal yani, bireysel değil.
cesaretsizlik, çabasızlık, çekingenlik, soğuk duruş.... bu tarz insanlar kimi zaman çok şey bilirler ama dokunulmamayı tercih ettikleri için bildiklerini kimseyle paylaşamazlar.
Almanya' da Adolf Hitler iktidara gelip, toplumsal katliamlara giriştiğinde papazın biri şöyle demiş...
- "Önce Yahudileri, Çingeneleri yaktılar, kestiler. Yahudidir, Çingenedir dedik, bizi ne ilgilendirir?"
- "Daha sonra komunistleri, ateistleri yaktılar, kestiler. Komunisttir, ateisttir, bize ne dedik."
- "Kilisenin kapısına geldiklerinde artık çok geçti!"
doğrusu "bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın" olan ve başlıkta kullanılan haliyle tarafsızlığın değil, yılandan taraf olunduğunun bir göstergesi olan söz.