Üskudarda dogup buymeme rağmen baliği sevmedim lakin istisnalar var bazen tadına aşık olduğum baliklar var fakat genel itibari ile sevmem babam da tam tersine balik aşıği hatta hastasi bir adam adam bi kerede 100 liralik balikmi alinir mk kafayi yedirecek.
kimisine yoğun bir balık kokusu gelir ondan yemez hadi neyse de. yani yine de garipsenir.
çoğu kılçıktan dem vurmuş efenim büyük balıklarda kılçık yerine kemik vardır o şekilde tüketebilirsiniz.
dipçe: konserveye hayır!
iç Anadolu'da yaşayanlar bilir neden balık sevilmez.
Balık bizim oryaa gelene kadar kokar. Bir Evde balık pişti mi bütün mahalle anlar. O koku öyle bir siner ki bir hafta evde mandalina, limon kabuğu yakılır kokusu gitsin diye. Bir de temizleme işi de kadınlarındır malesef. Daha 9 yaşındayken balığın kaşını gözünü kılçığını temizlemeye başlamışımdır. Bu nedenle yiyemem o balığı içim almaz.
zamanında Kastamonu'da bulunmuştum. Ya o nasıl hamsidir cidden şekerli sanki aşırı güzeldi tadı. Tabi bu bahsettiğim şey 10 sene kadar öncesi.
sonra izmir'e geldik. Balıktan tat almamaya başladım. Ancak işte kendimiz sosuydu limonuydu oydu buydu öyle tatlandırmaya çalıştık. Ama yine de o eski tadını vermedi.
o yüzden ben de balık yemeyenler arasında yerimi almış oluyorum.