Zahmetli iştir, temizletip de eve getirmek en mantıklısıdır.
Anneannemin mahallesinde bir kadın vardı; kocası seyyar ekmek arası balık köfte sattığı için sürekli soğuk sularda balık yıkar, temizlerdi. Elleri içler acısı durumdaydı yazık.
Severek yaptığım iştir, hatun da salata yapar dogacak cocugumuzu kutlariz. Raki kulanmiyoruz ama mutluluğumuz rakiya bin çeker. Balığı yedikten sonra akvaryumdaki jopan baliklarina da yem vermeyi ihmal etmiyorum.
nasıl yapacağınızı dinlerken freddy'deki ip atlayan kızın tekerlemesini dinliyormuşçasına gerilmenize sebebiyet verebilir.
"önce kafasının altındaki yumuşak yerden bastıracaksın. deri ayrıldığında vücuduna doğru inip ikiye yaracaksın ki iç organlarını dökebil. sonra parmağını iyice aşağıya kaydır ki bağırsak neyin kalmasın"
Algılama meselesi kimi hızdan bahsediyor kimi su sarfiyatından
Kimse kaliteden söz etmiyor bu şekilde hazırlanan bir balığı yemenin keyfinden bahseden yok yalnız kafasının atılmasını beğenmedim iri bir balığın en lezzetli kısmı kellesi beyni ve gözleridir kesinlikle telef etmem.
-önce balıklara bir güzel su tutarız
-sonra bulaşık süngerine detarjan döküp balıkları bir güzel köpürtürüz
-hemen ardırdan gözlerine köpük kaçmasın diye durularız
-sonra banyodan aldığımız traş köpüğünü balığa bir güzel sıkarız
-sonra paketinden yeni açtığımız traş bıçağıyla balığı bir güzel traş ederiz
-ardından balıkların yüzüne bir güzel su çırparız
-hemen sonra elimize aldığımız diş fırçasıyla balıkların dişlerinde plak filan ne varsa temizleriz
-pişmeye hazır olan balıklarımızı pişirmeden önce oynasınlar diye içi su dolu küvete atar onlarla oynarız.
-oyunu bitirdikden sonra artık balıklarımız pişmeye hazırdır.
