kolay olmayacak elbet uzulecegim
mutlaka bir iz birakacak
belkide cocuk gibi sana kusecegim
seneler sonra utanarak
dokunup birer birer sevdigin esyalara
hatta belki aglayacagim
aci cektigim dogru ama sen bana bakma
ne olursa olsun seni unutacagim
seni sevdigimi unut
sevismelerimiz yalan
unut beni de her yalan gibi unut
o sevgiler ki yoktular
onlar umitlerimizdi
ne umitler yaslandi gel zaman git zaman
ayrildigimizi unut
yalnizliklar zaten yalan
unut beni de her yalan gibi unut
ankara da yaşamamıza rağmen istanbul da görüşebildiğimiz yazar. en yakın zamanda ankara da da görüşelim diyerek, kendisine o kavanozda şeyden istediğimi belirtmek isterim. tam anlamıyla kriz yöneticisi. kral adam vesselam...
istanbul'a kadar a gelmiş saolsun görüşülmüş ve sanki 40 yıldır tanısılıyormus gibi muamele yapılmıs insandır. ben de sasirdim , adamı gorunce samimiyet duygularım kabardı. ** zirve içinde ankara havasını iyi tutturanlardı , izledim kacmaz diyorum. nice zirvelere bekliyor ve alnı kabagından öpüyorum sevgiler,saygılar.
şiirsellik ve ağırbaşlılığın buluştuğu duygu adamı olan yazar. yayınlarını zevkle dinliyordum, tanışınca farkettim ki yüzü de gülüyor. gülmeye devam etsin yüzü, hiç solmasın.
şiirle nasıl bütünleşebilir bir insan bu kadar diye hayret ettiğimdir.
dedim madem seviyor, öyleyse bir şiirle süsle sen de sayfasını.
ben yapamadım, olmadı...
şiiri severim ama yazamadım.
yazabilsem dükkan senin.
herkes en iyi bildiği işi yapmalı zaten deyip vazgeçtim.
yazılarından biliyorum ki benim kadar kasıntı biri değil.
her halinden belli tolerans göstereceği.
o yüzden tüm samimiyetimle yazmaya karar verdim.
onu daha fazla tanımayı, tanıdıkça hakkında daha çok yazmayı diliyorum.
anladığım kadarıyla süper bir insan. her ne kadar daha, zamane sozluk'ten düzenlediği zirvelere katılmak istesem de; olmadı, olamadı.. gönül ister ki, yüz yüze konuşlsun, tanışılsın.. bünye, böyle değerli insanları 'dost hanesi'ne yazsın..
on numara sözlük yazarı.. hele de bi sürü giden olunca gerekli gereksiz, daha bir anlaşılıyor kıymeti.. buradayken hakkını vermek lazım, sonra arkasından hönkürmek yerine..