osmanlı sarayının bir dönem mimarbaşı olan aile.
bu ailenin eserlerini görmek isteyenler için gezi rotası:
Geziye Yıldız Camii'nden başlayabilir, sırasıyla Beylerbeyi ve Çırağan sarayları, Yıldız Hamidiye Camii, Beşiktaş Abbasağada Meryem Ana Kilisesi, Akaretler'deki saray lojmanları, Teşvikiye Camii ve Karakolu'nu gezebilirsiniz. Teşvikiye Camii önündeki Sebil'de bir şeyler atıştırmak mümkün. Ardından Dolmabahçe Sarayı ve Camii, Tophane Nusretiye Camii, Beyazıd Kulesi, Aksaray Valide Camii, Şehzadebaşı üzerinden Fatih, Hırkai Şerif Camii ziyaret edilebilir. Fatih Fevzipaşa Caddesi'ndeki Kömür Restoran'da ya da Tophane'deki ispir Kurufasulyesicisi'nde yemek yiyebilirsiniz.
kaynak: hürriyet gazetesi internet sitesi
işi bina tasarımı yapmak olan, planını binayı yaptıran kişiye - bu da saray ve padişah oluyor - hem estetik hem de maliyet yönünden beğendirmek durumunda olan mimarın sırf hazineyi çarçur etmek için devasa ve gösterişli binalar yaptırabileceği gibi absürd bir iddiayı öğrendiğimiz mimar sülalesiymiş. maksat ermenileri kötülemek olunca iftiranın bini bir para elbette.
tam 4 kuşak süresince osmanlı mimarisi'ne yeni bir tat yeni bir doku getirmişlerdir. bugün imza attıkları tüm eserler istanbul'u istanbul yapanlar arasında sayılır. bir nevi istanbul'un gaudi'sidirler. yenilikçi tutumları her zaman muhafazakar kesimlerce - kendi dönemlerinde de - eleştirilmiştir ama bugüne eleştirenler değil eserler ve bu ailenin adı kalmıştır tabii; tarih gerçeği aklamıştır.
abdülmecid ve abdülaziz döneminin kolin-limak-cengiz'idir.
"bu milletin amına koyacağız" lafı ilk bunlardan çıkmıştır.
yaptıklarını şuradan okuyabilirsiniz;
(bkz: nilhan osmanoğlu nun dedelerinin mirası/#35613379)