ekşi sözlük, troller ve arzach üzerine etraflı bir sohbet yaptığımız* ve tanıştığıma memnun olduğum sözlük yazarı. hoş düşünceleri için teşekkür ediyorum kendisine.
-Geçen gün kerem'i gördüm ben ahmet
-Nasıl yani
-Aynı vakit çıkıyoruz biz onla
-Konuşsaydın keşke
-Çok zeki biri gibi yürüyordu korktum
-eh be doğacan. ehe.
ders kitaplarımın arasında pederden gizli okudugum cocukluk dönemi kahramanlarımdandır. diğerleri mandrake ve abdullah texas abi yüzbaşı tommiks vs vs. liste uzar.
sözlükteki "taraftar"lardan bir tanesi, hem de dünden bugüne, bugünden geleceğe uzanan bütünü anlatan "camia duruşu"nu salt kendi takımı tarafından değil genel bir ahlaki duruş haline getirebilmiş, futbol ahlakına fazlasıyla sahip olduğunu düşündüğüm yazar.
Arabalarla yarışan çılgın atlı mahiyetini sevdim ben senin. elindeki 99 boncuklu uzun ve büyük tesbihini sevdim. Hac'tan getirdiğin yoyoyu sevdim. Az karakterlerle çok şeyler anlatmanı sevdim. Lafı ortaya bırakıp hiçbir şeye karışmadığın o mini mahiyetini sevdim. Enfes efsaneleri anlatırken alttan kısık gülücüklerini sevdim. insan zoruyla bir yere adım atan ağırlığını sevdim. Senin hantal gibi görünüp tavşan gibi koşmanı sevdim. Yerlere göklere sığmayan kısık bakışlarını sevdim. Esprileri patlatıp bıyık altından gülmeni sevdim. Suskunluğu sevdim lan ben senin. Her rock dinleyen genç gibi klasik gitara uzanan ellerini sevdim, sonra başaramayıp vazgeçişini sevdim.
Tiyatral havanı sevdim senin, aynı zamanda mahalle kültürüne hakimiyetini. Senin o naif gözlüklerini sevdim. dünyaya 7 numaradan bakan gözlerini sevdim. Sevdim ulan seni.