Küçükken bi erkek kardeşim yoktu benim, kız kardeşim de benimle futbol oynamazdı evde, hain. Çorapları iç içe sokup oynanıyordu ama sarmıyordu işte bi yerden sonra. Çünkü boş kaleye, yani boş koltuk, şut çekmek sıkıyordu.
Işte bu gibi durumların kurtarıcısıydı balon. Orta seviyede şişirilmiş bir balon ile tek başınıza 11e 11 maç yapabilirdiniz. Balonun havada asılı kalma süresi yeterince uzun olduğundan mütevellit, balon havadayken oyuncu değiştirirdiniz. Rebrov ile orta açıp washington ile kafayı vurur, sonra gidip mondragon ile de topu doksandan çıkarırdınız. Topu 79 kez sektirip rövaşata ile ağları sarsabilirdiniz. Tek sıkıntı balonu yanan sobadan uzak tutmaktı. Ama balonun patlaması bile ayrı bir zevk verirdi.
Şu an 9 yasinda bir erkek kardeşim var, 3 gündür önce tsubasa izliyoruz beraber, sonra da balonla maç yapıyoruz evde. Çok eğlenceli sözlük, annem biraz çıldırıyor falan ama, değiyor. Soba da yok bu kez, balonumuz güvende. Annem eline iğneyi alıp üstümüze yürüyecek bir gün ama bakalim ne zaman.
çok zevkli bir olaydır. topa istediğiniz kadar sert vurun, yine de alacağı mesafe bellidir. rövaşata çekmek, kafayla top sektirme rokuru kırmak mümkündür.