hepimizin basından geçmiştir, vardır böyle bir şey kadın cinsinde. yaşadığı evi sürekli değiştirme çabasındaki annenin, ilk el atacağı yerlerden biri de mutfaktır.
evin salonunu türlü türlü ıvır zıvırla dolduran, birbirinden kaliteli ve kırılmaya müsait eşyaları salonun çeşitli noktalarına stratejik olarak yerleştiren, baba ve oğulun, anneden gizli oturduğunda delil niteliği taşısın diye sehpaların üzerine bembeyaz örtüler iliştiren annenin, bir dahaki durağı mutlaka mutfak olacaktır.
her fırsatta "mutfak dar, kullanışsız, 5 kişi aynı anda mutfakta dolaşamıyor!" gibilerinden cümleler akabinde, asıl konuya gelinir nihayet.
- zeki, ben karar verdim mutfağı yıktırıyoruz!*
- hanım o nerden çıktı ya?**
- yok yok! olmuyo ki böyle, hem bir boya badana da yaptırırz bahaneyle. **
balkon yıkılır, mutfağa dahil edilir. ama zeki için macera henüz bitmemiştir... ****
tipik türk göbeği yapmış yurdum yiğitlerinin plajda etrafa kısık gözlerle bakıp kızları süzerken karşıdan gelen güzel bir dişi gördüklerinde , göbeklerini içeri çekip göğüslerini şişirip,nefeslerini tuturak arnold benzeri bir vücut yapısına sahip olduklarını yurdum kızlarına ispatlamak amacıyla yaptıkları eylemin er kişiler arasındaki kod adı..
nefessiz kalıp suratın mosmor olmaması için mesafenin iyi ayarlanması gerekmektedir. kısaca uzmanlık gerektirir..
balkonu tuğla yerine plastik doğrama * ile kapalılması ve balkon diye kullanılan alana kombi, buzdolabı, patates çuvalı, soğan çuvalı gibi erdavatların yığılmasıylada yapılan eylem.
şehrin göbeğinde metrekaresi bilmem kaç bin TL değerinde, hem de yeni bir binadan olsun diye popo kadar bir evi dünyanın parasını vererek zor zahmet almışsanız ve evinizin mutfaktan çıkabildiğiniz tek balkonu varsa düşünmeye dahi kalkamayacağınız eylemdir.
