balikcilar

entry2 galeri0
    1.
  1. tevfik fikret 'in en bilinen şiirlerinden biri.

    - Bugün açız yine evlatlarım, diyordu peder,
    Bugün açız yine; lakin yarın, Ümid ederim,
    Sular biraz daha sakinleşir... Ne çare, kader!

    - Hayır, sular ne kadar coşkun olsa ben giderim
    Diyordu oğlu, yarın sen biraz ninemle otur;
    Zavallıcık yine kaç gündür işte hasta...

    - Olur;
    Biraz da sen çalış oğlum, biraz da sen çabala;
    Ninen baban, iki miskin, biz artık ölmeliyiz...
    Cocuk düşündü şikayetli bir nazarla: - Ya biz,
    Ya ben nasıl yaşarım siz ölürseniz?

    Hala
    Dışarda gürleyerek kükremiş bir ordu gibi
    Döğerdi sahili binlerce dalgalar asabi.

    - Yarın sen ağları gün doğmadan hazırlarsın;
    Sakın yedek biraz ip, mantar almadan gitme...
    Açınca yelkeni hiç bakma, oynasın varsın;
    Kayık çocuk gibidir: Oynuyor mu kaydetme,
    Dokunma keyfine; yalnız tetik bulun, zira
    Deniz kadın gibidir: Hiç inanmak olmaz ha!

    Deniz dışarda uzun sayhalarla bir hırçın
    Kadın gürültüsü neşreyliyordu ortalığa.

    - Yarın küçük gidecek yalnız, öyle mi, balığa?
    - O gitmek istedi; 'Sen evde kal!' diyor...
    - Ya sakın
    O gelmeden ben ölürsem?

    Kadın bu son sözle
    Düşündü kaldı; balıkçıyla oğlu yan gözle
    Soluk dudaklarının ihtizaz-ı hasirine
    Bakıp sükut ediyorlardı, başlarında uçan
    Kazayı anlatıyorlardı böyle birbirine.
    Dışarda fırtına gittikçe pür-gazab, cuşan
    Bir ihtilac ile etrafa ra'şeler vererek
    Uğulduyordu...

    - Yarın yavrucak nasıl gidecek?

    şafak sökerken o, yalnız, bir eski tekneciğin
    Düğümlü, ekli, çürük ipleriyle uğraşarak
    ılerliyordu; deniz aynı şiddetiyle şırak -
    şırak döğüp eziyor köhne teknenin şişkin
    Siyah kaburgasını... Ah açlık, ah ümid!
    Kenarda, bir taşın üstünde bir hayal-i sefid
    Eliyle engini guya işaret eyleyerek
    Diyordu: 'Haydi nasibin o dalgalarda, yürü!'

    Yürür zavallı kırık teknecik, yürür; 'Yürümek,
    Nasibin işte bu! Hala gözün kenarda... Yürü!'
    Yürür, fakat suların böyle kahr-ı hiddetine
    Nasıl tahammül eder eski, hasta bir tekne?

    Deniz ufukta, kadın evde muhtazır... ölüyor:
    Kenarda üç gecelik bar-ı intizariyle,
    Bütün felaketinin darbe-i hasariyle,
    Tehi, kazazede bir tekne karşısında peder
    Uzakta bir yeri yumrukla gösterip gülüyor;
    Yüzünde giryeli, muzlim, boğuk şikayetler...
    2 ...
  2. 2.
  3. bugün açız yine; lakin yarın, ümid ederim,
    sular biraz daha sakinleşir... ne çare, kader..

    dizeleriyle osmanlinin son donemdeki bogulmuslugunu,caresizligini cok iyi bir sekilde yansitir..
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük