zeytinbunu bakırköy ve eyüp adliyesinin bazı mahkemelerinin birleştiği yer. dışarıdan görünüşü hakkında pek birşey demeye zaten gerek yoktur. ama içerdeki düzeni gerçekten insana kafayı yedirtir.
siviller için 1, avukatlar ve çalışanlar için de birer tane olmak üzere toplam 3 giriş mevcuttur. kapalı otoparktan giriş sayılmaz ise.
her girişin hemen karşısında kat planı bulunmaktadır ama eyüpten gelen bir çok mahkeme kat planında henüz yer alamamıştır. o dev gibi binada sadece 3 yerde kat planı olduğundan ya akıllılık edip ilk girişte bütün gideceğiniz yerlerin katlarını not edersiniz ya da en az 5 dakika beklemek zorunda kaldığınız asansörlerden sürekli iner bakarsınız.
ayrıca yerleşim düzeni ise bulmaca gibidir. asliye hukuk mahkemelerinin bir kısmı 7 kattadır bir kısmı 6. sulh cezaların bir kısmı 2 kattadır bir kısmı 3 kat 7 bloktadır. aile mahkemelerinin bir kısmı 7 katta diğer kısmı ise mechuldür ne kat planında yazar ne ararsanız bulabilirsiniz. bulduğunuzda zaten kaybolmuşsunuz demektir o yüzden tekrar gittiğinize bi daha kaybolmadan bulamazsınız. ayrıca kat planında savcıların yerleri belli değildir her kata ve her bloğa öylesine serpiştirilmiş dururlar. tevzi bürosu ve vezne arasında bile 7 oda mevcuttur.
yapının tam ortasında inmek ve çıkmak için kullanılan yürüyen merdivenler vardır ama her katta savcıların odasına denk geldiğinden yürümeleri savcılıkça yasaklanmıştır.*
son olarak her katta en az bir tane edo kafe vardır. çayı 750 kuruştan itelerler. ben dışarda sigarayla içecem derseniz de; 1 lira alırlar ve saçma köpük bardağı itelerler. *
en basit bir iş için geldiğinizde bile aradığınız mahkeme ile işinizi göreceğiniz vezne arasında 7 kat ve 4 blok olabılır, saatlerce yürüyebilir, kaybolabilir hatta bilfiil işgal edilmiş olabilirsiniz. asap bozucu yer. hesapta derli toplu görünüyor dısardan. amma alakası bile yok. şimdi yeni bir adliye sarayı da çağlayana yapılıyor, o da avrupa'nın en büyüğü olacakmış. biz de araplar gibi büyüklükle gösteriş yapar olduk. o kadar büyük ama bakalım ne kadar işlevsel ??
tuvaleti paralı olan adliye şeysi. birara tuvalete gitmek istememle otobüs yolculuğundaymış gibi hissettim kendimi. ücreti ise 1 tl. evet 1 tl, o bahsettiğim yolculuklarda bile en fazla 750 kuruştu. günde 100 kişi kullansa 100 tl eder. ayda 3 bin lira yılda 36 bin eder.
vay be yani insanları işeterek falan çıkarcaklar 10-15 yılda sarayın parasını. aferin devlet.
yeni bakırköy adliyesi ya da osmaniye adliyesi olarak bilinir. o kadar büyük bir bina olmasına rağmen içine zeytinburnu, bacılar ve bakırköy adliyelerini alabilmiş olması bakımından da aslında kullanışsızdır.
baro odasından temin edilebilecek bir adet kat planı ile kimselere "pardon, 3. asliye ceza neredeydi?" formatlı cümleleri sıralamadan ve yedinci blok senin birinci blok mübaşirin demeden tavafınıza gerek kalmadan işlerinizi kolayca halledebileceğiniz adliyedir. bilhassa günde 78 (abartıyorum tabii ki) kaleme girip çıkmak zorunda olan stajyer avukatlar için o kat planı candır, kandır. işleri kat bazında değil blok bazında programladığınızda fonda let the sunshine bile çalabilir. tabii fotokopi, baro pulu, vekalet harcı vs. lazımsa yapacak hiçbir şey yok. gerçi baro pulunu, meslektaşlarından isteye isteye bularak baroya yürümekten kaytaran avukatlar da yok değil. bu da kendince bir alternatif.
Adalet sadece tabelasında yazıyor. 8 kat ve 5 blokta toplam 30 tuvalet olsa o da en azı, bunların hepsi halka kapalı sadece çalışanlara özel kendi anahtarları ile kullanabiliyorlar. Halka da açık ama parmakla sayılacak kadar az var. Açık olan tuvaletlerin kapısını 1 türk lirası ile açıyorsunuz.