bir tepsi baklavaya ve kadın memesine vatanı satabilecek tıynette insandır. tabiki ve tabiki halı saha maçlarında karşılaşırız bu durumla.
tarihteki ilk baklavasına maç'ı düşünüyorum. sürekli bunu düşünüyorum son zamanlarda. derinlikli düşünceler bunlar. marksı ve lenin'i aştım. o piç var ya, o piç... işte o piç, baklavasına maça amatör kümeden elemanlar yığan, işte o adam aşamadı. ne marksı aştı ne cenini. hala cenin zeksıynan hareket etmede.
babalarda kondisyon müthiştir zati. hepsi en az üç halı saha maçı çıkaracak kapasitededir. bende ve bizim takımda sigara alışkanlığı var. içkimiz kumarımız yok bu maçı saymazsak. senin osuruğun düğümlenir onuncu dakka bu heriflerde tık yoktur. ulan hadi bi mal sizi baklavasına maça çağırdı, hiç mi onur, gurur yok siz de! ne demeye gelirsin çoluk çocuğununan oynamağa? aleni yavşaklıktır bu efendiler!
aslen başka şeyler de var kafama taktığım. bu maçlar neden hep baklavasına yapılır? baklavanın hikmetleri nelerdir? ben tulumbayı daha çok seviyorum belki. öbürü kazandii seviyor, beriki pabuçlarını yemeye bayılıyor, uzun boylu salak kaleci dayak yemekten hoşlanıyor ne biliyon? illa baklava olcak. ona da zaten bu ibne izbandut gibi dalyarakları çağırıp haftada bir yapılan maçı sikip atıyor. ayıp denen bir şey var ya!
tamam yenilmiş olabiliriz ama sor bi bakalım kendine ey ibne: bu maçı gerçekten hak ettik mi? bu tıksıra tıksıra yediğimiz baklavalar gerçekten anamızın ak sütü gibi helal mi?