baklava, 'bağlamak' anlamındaki oğuz türkçesi 'bayla' sözcüğü ile yufka anlamındaki 'lavaş' sözcüğünün birleşimi 'bayla-lavaş' olarak orta asya'da doğmuş, çin yuan hanedanlığı dönemindeki yazılı kayıtlara da bir tören yiyeceği olarak 'baylavaş' şeklinde geçmiştir. sonraları, 'baylava'* ve son olarak da baklava adını almıştır.
ilk zamanlardaki haliyle, baklavadan çok bugünkü güllaç formuna sahip olduğunu ise dünya mutfakları konusunda ün sahibi araştırmacı Charles Perry'nin ''The Taste for Layered Bread among the Nomadic Turks and the Central Asian Origins of Baklava-1994'' adlı kitabından anlayabiliyoruz.
- her yörenin kendine has yapım özellikleri bulunan baklavayı, tat ve çeşit zenginliği açısından bu günlere taşıyan ise hiç kuşku yok ki osmanlı saray mutfağıdır.
baklava fransız tatlısıdır. bayramlarda yenir sonrada kahve içilir ya, aslında türk kahvesinin de fransız kahvesi olmasından ötürü yapılır bu. hatta güzel olup türklere ait olan bişey yok, bi türk kızları türklerin. gerisi fransızların.
doğru önerme. lokum da italyan tatlısı zaten. döner de alman hatta, ö harfi var baksanıza. hatta ayranı da amerikalılar kızılderililerin soyunu kırmak üzere vadilerde pusudayken sıcaktan bunalmamak için buldular, bufalo sütüyle tabii.
fransızların türk özentisi olduğunun ispatıdır. türklerin olan herşeyin kendilerinde de olmasını istemeleri sonucu herşeyi sahiplenme eğilimidir. bir sonraki başlık için: (bkz: ay yıldızlı kırmızı bayrak fransız bayrağıdır)
evet; ben de baklavayı ilk kez Fransa'nın Bordeaux kentinde, şarabımın yanında yiyecek tatlı ararken yakışıklı bir fransız erkeğinin önerisiyle yemiştim. Maldanadam burada çok önemli bir tespitte bulunmuş. yine takdir etmekten başka yapacak bir şey, diyecek bir söz bulamadım azizim. bravo maldanadam! Félicitations Monsieur!!!