normaldir, ne bekliyoruz ki? başta kendisi o şekilde düşünmese bile etrafındakilerinin fiili uygulamaları ile padişaha dönüşen bir yönetici olunca, onun adamları da "kadı"laşıyor, "şehremini"leşiyor. Ya ne olacağıdı demekten kendimi alamıyorum.
iş bizlerde bitiyor, sen "takla at" diyen bakanın önünde şebekleşirsen, hakkını korumazsan, sesini yükseltmezsen, bir cemaat mensubu değil uygar bir toplumun bireyi olduğunu hissettirmezsen senin kazanılmış haklarını çatır çatır elinden alırlar, ne oldum dersin sonra. hakkını savunacaksın aga, birey olduğunu kafalarına vura vura hissettireceksin. vatandaşsın sen, boru değil. aksi halde nen var nen yok alırlar elinden, mal gibi dımdızlak kalırsın ortada.
sonrasında, "aynı hakareti müşterilerin gözü önünde yapınca, oruç tutmanın da etkisiyle tokat attım. ben millet tarafından seçilerek gelmiş bir kişiyim. milletin seçtiği kişiye böyle halkın içinde hakaret olmaz." gibi bir ifade kullanan belediye başkanıdır. birilerinin beyfendinin kuş beynine, bulunduğu makamda olmasının sebebinin tokatladığı vatandaş olduğunu sokması lazım.
not: "oruçlu"luğuna vurgu yapmamın sebebi bizzat belediye başkanının kendi beyanlarıdır:
"Aynı hakareti müşterilerin gözü önünde yapınca, oruç tutmanın da etkisiyle tokat attım. Ben millet tarafından seçilerek gelmiş bir kişiyim. Milletin seçtiği kişiye böyle halkın içinde hakaret olmaz."
daha hakaretin ne demek olduğunu bilmeyen adamları vekil seçersen olucağı bu. ülkemize müstahaktır. yakında daha güzel hareketler bekliyoruz. yüzüne tükürmek , kafa göz dalmak vs. (bkz: durmak yok dayağa devam)
oruçlu olmasını vurgulayarak daha da sinir bocuzu olan adam. oruç tutmak aç kalmak demek değildir. eline, beline, diline sahip olmaktır aynı zamanda. boşboşuna aç kalıyorsun anlaşılan.
iyi yapan başkan. müstehak. taklacı bakanın takla at dediği adam sonradan açıklama yapmıştı yine gelsin yine takla atarım diye. bu esnaf da şöyle bir açıklama yapabilir;