kişiden kişiye göre değişir tabi ama türkiyede ekmek gibidir su gibidir bu bakirelik olmazsa olmazdır. çocuklarının annesi olacak kadının bakire olmasını ister her türk erkeği. eşi de kendisinini ilki olacaksa hakkıdır da.
türk toplumunda cinselliğin tanımı tam yapılmamış olduğundan, sağlıklı bilinçlenmemiş bir şekilde insanların yetişmesi sonucu ortaya çıkmış bir olaydır. Halen sözlüklerde konu olabilmesinden önemini kaybetmemiş olduğu görünmektedir.
Ek: Kişiden kişiye değişebilen bir durumdur. Eğer erkek bu konuda kız kadar temiz ise bunu istemesi en doğal hakkıdır.
Türk erkeklerinin büyük sorunsalı, hayvani iç güdüleriyle yaşamalarından mütevellit kadına da bir sahip olunacak obje olarak bakmaktadırlar, bu objenin de bu sistem içerisinde temiz ve el değmemiş olması gereklidir. Ama kendileri toplum içerisinde hali hazırda satın alınacak değerde bir obje olarak görülmediğinden ve cinsel organları yapacakları herhangi bir cinsel birleşmenin izlerini daha sonra taşımayacağından pipilerini tutarak etrafta dolanma hürriyetine sahip olduklarını sanırlar.
bakirelik bir olgu, bekaret ise kavramdır. bundan dolayı olgusal olan bakirelik gelip geçici bir durumdur. önemsizdir. kavram olan bekaret ise kişiden kişiye, toplumdan topluma hatta kadından erkeğe farklılık gösterir.*
kadının ne kadar önemsendiğini kanıtıdır.
bir vajina, bir organ.
kadın namussuz olur, erkek delikanlı olur ama aynı şeyi yaparlar.
kadın hamile kalır, toplum baskısı vardır, kafasına kurşun sıkılır.
kadın küçük yaşta gelin olur, namus önemlidir çünkü; baba, anne, abla, abi dışarıda nasıl gezer kahveye, güne, arkadaşlarına nasıl gider. ölsün daha iyidir.
kadının bütün hayatı bir organdadır.
herkes kendi işine baksın amina koyim ortada sorun falan kalmaz. başkalarından sanane, beraber mi yaşıyorsunuz, beraber mi öleceksiniz, tek bir bedende misiniz?
bakireliğin önemi her türk gencinin çok önem verdiği değerlerden biri.
adeta olmazsa olmazı. yalnız bu tür işlerde iyi niyet çok önemli kız isterse bir günde operasyon yapıp bir anda bakire olabilir.
çok geniş bir kavram çok kaliteli bir kız başka insan tarafından kandırılıp hayalleriyle oynanarak ilişkiye girilmiş olabilir fakat çok kaliteli olan bu kız bekar mı kalsın. bu tip kızı bulmak kolay değildir, fakat bakire olup içi kötülük kaynayan eli işte gözü oynaşta tabir, edilen kız bakire olsa ne olur. bu tip kızlar kocasını her, an aldatabilir. ahlak dürüstlük bu tür ilişkilerde çok önemlidir. bakire olmayan kız çok dürüst lakin bakire olan, tehlikeli genç takımı hangisini tercih eder.
kişiden kişiye göre değişen durumdur. kimi erkek bunu kaldıramaz , kimi erkekler ise aşkın daha önemli olduğunu düşünür. kimi zaman halk arasında, bakire olmayan kızlar için ağır konuşulur.
işin komik olan yanı eğer erkek bakir ise , dalga geçilir.
sevişti bir bakir ile bakire ,
erkeğe milli dediler ,
kadına fahişe....
Bu konu oldukça tartışılır, kaybeden önemsiz der, elinde bulunduran altın sanır gömer. Herkesçe kabullenilmelidir ki kızlık zarı türk toplumunda önemlidir.
Kızlar adet görene kadar, vajine ve rahmi kim tarafından korunuyor sanırsınız? Tabi ki kızlık zarı.
Oldukça fazladır. Konuyu et parçası olarak göstermek kısa yoldan kaçış yoludur. Neden ısrarla bu kaçış yolunu seçerler ben açıklayayım izninizle. Ergenlik döneminde kadınlar da, erkekler de (cinsiyet ayırmıyorum) hormonların aktif olmaya başlaması ile birlikte nefsiyle savaş vermeye başlar. Çok az insan imkanı olupta bu konudan uzak durmaya çalışır ve nefsini yener. Kalanı ise nefsine yenik düşerek genç yaşta cinselliğe adım atar. Bunun sonucunda en namahrem yerlerini evlenene kadar en az bir kaç düzine insan görmüş, en kötüsü de sahip olmuştur. Netice de bu insanlar evlilik çağına geldiğinde, gençliklerinde kaybettikleri nefis savaşının sonucu olarak kişilikleri de etkilenmiş olur. Canının istediğini yapma, kural tanımazlık hatta midesi bile bulanmadan aldatmaya başlayan insanlarda tam da bu insanlardır. Bu yüzden nefsine hakim olmuş, bedenini korumuş insanlarda bu tarz insanlardan uzak durur. "Kızlık zarı et parçasıdır" diye savunan kesimin asıl yediremediği nokta budur.
Diğer ve asıl önemli konuda, bu insanların gelecekte anne ve baba olması ve nefsine bu kadar yenik düşerek oluşturdukları zayıf kişilikleriyle çocuk yetiştirmeleri. işte yetiştirdikleri bu çocuklarda git gide kendi gençliklerinden daha sapık ve fevri hareket etmektedir. Basit bir mantıkla anne ve babası tutucu olduğu halde, üniversite okurken birlikte olmadığı erkek kalmamış, öğrenci evinde doğum yapıp apartmanın ışıklığına bebeği atan bir annenin evladı neler yapabilir? Muhtemelen geçenlerde istanbul'da lgbt eyleminde sokak ortasında soyunup birbirlerinin cinsel organlarına münasip tavırlar sergileyen bayanlarda bu tarz sözde modern ve çağdaş ailelerde yetişmiştir.
Olay et parçası değildir. Olay insanın nefsiyle savaşıdır. Kadın olsun, erkek olsun nefsine yenik düşen birey ne sadık olabilir nede sağlıklı çocuk büyütebilir. Bu kesimde ki insanlara da son olarak söylemek istediğim bir şey var. Nasıl cinselliği yaşarken yargılanmadan özgür bir biçimde hareket etmek istiyorsanız, bizlerinde nefsine yenik düşmemiş insanları hayatımıza alma isteğimize de saygı göstermek mecburiyetindesiniz. Her şey karşılıklı.
Ayrıca unutmamak gereklidir ki, cinsellik dahil her eylem zamanında, yerinde ve doğru kişi ve kişilerle güzeldir. Yoksa su içmekten farksız olur.
Zero.
Söyleyeyim ben.
Çocukların anasıydı falandı filandı geçin bunları.
Senden önce de sevişmiş insan ana olacak kriterlere sahip değil mi yani.bissekter allasen.
Sevişmiş kadin da cocuk doğurabiliyor.Sevişmiş kadının çocukları "aaa anamız babamızdan once sevişmiş hadi kansız birer orospu çocuğu olalım"demiyor.
Sen şuna paşa gönlüm "2.el kadın" istemiyor desene.
Götünüz sizden öncekilerle kıyaslanmayı yemiyor diymi koçum (: