Yarın bir gün muhafazakar veya bekarete önem veren bir erkeğe vurulursan görürüm bu sapkınca tespitlerini.
Ayrıca bu tarz şeyleri normalmiş gibi TÜRK toplumuna kabul ettirmek isteyen arkadaşlara şunu söyleyeyim namus şeref gibi kavramlar bize arapların kültüründen veya islamiyetten geçmemiştir.Namus biz islamı kabul etmeden de TÜRK toplumunda olan bir şeydi ve TÜRKLER namus konusunda çok şedit bir milletti.Şimdi siz böyle şeyleri bu topluma kabul ettirmeye çalışırken hatta dayatmaya çalışırken umarım yaptığınızın müslaman mahallesinde salyangoz satmak olduğunun farkındasınızdır.
Bir insanın kendine saygısı ve karakteri varsa kendini 1 kişi için saklar zaten. Bu erkek için de kadın için de geçerlidir.
Bunun dışındaki, evliliği sadece cinsellikten ibaret sananlar benden uzak dursun, hiç önemli değil.
Sanarsın mağazada kıyafet seçiyor. Bir insanın uçkurundan çok karakterine bakmadığınız sürece kaybedeceksiniz. Asıl boşanmalar sizin gibi ayran gönüllüler yüzünden oluyor.
Bir insana sadık kalacak kadar karakterli değilseniz evlenip üremeyin lütfen.
Bu bakış açısına göre Şu başlığı giren arkadaşın annesi sanırım her gece farklı bir beyin evine gidiyor Yüzlerce çocuğu var.. kendisi de hangisinin çocuğu belli değil.. çünkü bu kadar aldatmayı meşrulaştıran bir salak daha görmedim.
bakire kız, evleneceği insana saygısından dolayı bakiredir. yani sadakatini önceden göstermiştir. dolayısıyla evlendikten sonra da bu saygı ve sadakat devam edecektir.
Zülfü Livaneli, SAF Gelin... bakire hatun isteyen beyler okuyun mutlaka...
"on beş yaşına kadar dünyanın bütün kötülüklerinden korunarak evde nadide bir çicek gibi saklanarak yetiştirilen bir kızmış.. babasıyla anası diğer çocuklarla oynamasına, dışarı çıkmasına, böylece kızlarla erkekler arasında geçen ayıp şeyleri öğrenmesine izin vermemişler.. saf gelin onbeş yaşında çoban hasan ile evlenmiş.. tabi çoban hasan da durumu biliyor ve kızın dünyalara bedel safiyetini korumak istiyormuş.. evlendikleri gece "sana bir sır vericem saf gelin" demiş karısına..
- ben senin gördüğün diğer insanlara benzemem..
saf gelin merakla bakmış kocasının yüzüne.. hasan:
- bende diğer insanlarda olmayan bir fazlalık var, deyip açmış göstermiş.. saf kız "aa" diye bağırmış..
- bu da ne böyle?
hasan, diğer insanlarda olmayan bu fazlalığın marifetlerini kanıtlamakla geçirmiş geceyi.. bugüne kadar saf saf gezinen gelinin yüzüne kurnaz bir gülümseme gelmiş ertesi sabah.. bir iki yıl böyle geçtikten sonra hasan askere gitmiş.. tabi saf gelini de bir hüzün almış.. birgün yine dalgın dalgın dolanırken hasanın arkadaşı mehmet gelmiş yanına..
- ne bu halin? demiş..
- hasanımı özledim, demiş saf gelin.. hasan kimselere benzemez.. onun önünde kimsede olmayan bir şey var, demiş..
durumu anlayan mehmet:
- ondan bende de var, demiş..
tabi saf gelin inanmamış.. mehmet de ispatlamak için ıssız tarlalara sürükleyivermiş saf gelini.. gel zaman git zaman hasan askerden dönmüş..bir de bakmış ki saf gelinin surat bir karış, hiç yüz vermiyor..
- ne oldu? diye sormuş hasan..
- sen yalancısın, demiş saf gelin.. hani bir tek sende vardı?
hasan içinden "eyvah! elden gitti bizim saf gelin" demiş.. kimde olduğunu sormuş hasan, o acayip şeyin.. saf gelin de anlatmış "mehmet" diye.. hasan ne yapsın çaresizlikten bir yalan daha bulmuş..
- bende iki tane vardı, birini ona verdim giderken, demiş..
bunun üzerine saf gelin feryat figan, yüksek sesle bir ağlama tutturmuş.. hasan "ne oldu saf gelinim" diye sorunca da, saf gelin omzuna bir yumruk atmış hasanın ve:
- niye iyisini ona verdin ah hasanım!! demiş.."
Siz hala bakire hatun isteyin....ilk fırsatta bulduğu ilk çükün tadına bakacaktır...
Umarım babana ve annene de vermişsindir bu öğüdü. Git önce ailene yol göster sonra başka insanlara gösterirsin bu yollarını. Mesela annene başka bir adam ayarla, denesin onu bir süre ve babanın performansını değerlendirsin. Hani bu doğru ve meşru birşey ya önce sizin aileden başlayalım vurdurmaya uygulamaya ne dersin? Eğer bunu hakaret kabul ediyorsan bu senin savunduğun şey.
Feministler her türlü sapkınlığı ve ahlaksızlığı meşrulaştırmak için g..den teori uyduruyorlar ya.
Kendiler yazıyor kendiler çiziyor kendiler inanıyorlar.
Bu söylediğinin kabul edilebilir ve mantıklı hiçbir yanı yoktur.
Tam tersi çok eşli yaşayan kadınların
aynı erkekte dikiş tutmadığı gözler önündeki bir gerçektir.
Kadın neyi deniyor da seçiyor? Elbise mi deniyor?
Madem ki öyle neden sanatçılar, ünlüler hala birini seçemediler
Altmış yaşına kadar farklı farklı kişilerle yatıp kalkıyorlar? Bir türlü mutlu olamıyorlar. Geçici arzuların ve heveslerin peşinde madde bağımlısı olup çıkıyorlar.