bakara 189

entry1 galeri0
    1.
  1. (bkz: Copy paste alimleri).

    Müşrik Araplar ihrama girmeyi, bir takım lüzumsuz ilavelerle zorlaştırmışlardı. ihrama girdikleri zaman gölgede oturmazlardı. Eve yahut çadıra girmeleri gerektiğinde, evin arka duvarını delmek yahut evin üstünden atlamak suretiyle girerlerdi. Bu manasız hareketi iyilik sayarlardı. (Yazır, Hak Dini, istanbul 1979, 1/685)

    Nitekim Bera (r.a)'ın bildirdiğine göre, Medineliler hac yaptıktan sonra, dönüşlerinde evlerine kapılarından girmezler, evlerinin arkalarından girerlerdi. Ensar'dan bir kimse, hacdan dönünce, evine kapısından girmiş ve şiddetle ayıplanmıştı. (Buhari, Umre, 18)

    Cahiliye devrinde, Hums'tan olmayan Araplar bu şekilde hareket ederken, Kureyş tam aksine bir tutum içindeydi. Cabir (r.a)'ın naklettiğine göre, Kureyş ve Harem halkı ihramlı iken evlerine kapılarından girip çıkarlardı. Fakat Ensar ile Ehl-i Meder ve Ehl-i Veber (köylüler ve çadırda yaşayanlar) ihramlı iken evlerine ve çadırlarına kapıdan girmezlerdi. Bunlar, evlerinin arkalarına açtıkları bir delikten girerler veya kurdukları bir merdivenden inip çıkarlardı.

    Çadır halkı ise, çadırlarının arkasından girip çıkarlardı. (Aynî, Umdedü’l-Kari, 10/136; Miras, Kamil, Tecrid-i Sarih, Ankara 1976, 6/191)

    Sonuç olarak, Cahiliye devrinde halktan bir kısmının ihramlı iken evlere kapılarından girdiğini söyleyebiliriz.

    Halbuki bu anlamsız bir meşakkatten, şekilcilikten başka bir şey değildir. Ayrıca evdekileri rahatsız edeceği için edebe de aykırıdır. Asıl iyi ve erdemli olan davranış, anlamsız geleneklerin tekrarı değil, insanın her işini takvaya göre yapması yani tutum ve davranışlarını Allah’a saygı, O’nun buyruklarını yerine getirip yasaklarından sakınma bilinci içinde yerine getirmesidir.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük