hemşehrisine yapılan hain saldırının failine kin tutup, bunun hesabını sormayı kendine sorumluluk addeden, 'susma, sustukça sıra sana gelecek' sloganının bilincinde, mazlumun dostu zalimin düşmanı, duyarlı fakat kantarının topuzu biraz kaçık insan.
yaşadığı üzücü olaydan sonra tuhaflaşan ve insanlardan uzaklaşan bahtsız bedevi, sık sık hayvanat bahçesine gidip, gizlice girdiği mağaralarda ayılara sırnaşıyordu. bunu görünce kahrolan duyarlı hemşehri, bahtsızın bu hale düşmesine neden olan kutup ayısından intikam almak için yemin ederek amansız takibe başlamış, günler sonra kıstırdığı hayvana 'dişe diş, kana kan' hesabıyla saldırmıştı. aldığı mazlumun ahı aheste aheste çıkarılarak, intikam acısı tattırılan kutup ayısının 'aman' dileyen haykırışları, çölde yankılanan mission impossible melodisi yüzünden duyulmamıştı bile.
bütün bunlar bana; az süt verdi diye inekten, ısırdı diye köpekten hatta yumurtlamadı diye tavuktan intikam alanları hatırlattı. acaba tüm bu olaylarda 'intikam bahane hayvan şahane miydi' diye kendime safça sordum. 'şuyuu vukuundan beterdir' sözünü hatırlayıp hemen sustum.