üniversitelerin bahar şenlikleri genelde birbirlerine benzer. geçen yıl süperdi, odtü'nün bu sene iyi değilmiş, bilkent'in daha iyi falan gibi muhabbetler hep döner. alayı yalandır bunlardır. yani bazen çok sağlam bir konser olur bazen olmaz o ayrı bir mevzu. ama bunun haricinde öğrencilerin çoğunluğu konser dışı aktivitelere katılmaz. çimde oturup dururlar. 6. şenliğim olacak bu yıl artık tecrübe konuşuyor. şenlikler başlamadan evvel, çok heyecanlıyım, süper olacak falan diye konuşanlar oluyor. allah allah diyorum, bunlar ben arkamı dönünce bir şey mi yapıyor, bir yere gidip çılgınca eğleniyor mu? yok anam, bakıyorum çimde oturuyorlar paso. burada bence olay şu;
aileler, üniversite öğrencisinden ders çalışmasını bekler, öğrencinin aklı eğlencededir, normal zamanda bunu yaptığında, aslında yapmasa, evde ders çalışsa daha iyi olacağını içten içe bildiği için %100 huzurlu olamaz. bahar şenliği ise tabiri caizse "legal"'dir. ayrıca normalde sıkıcı ve bunaltıcı olan okulda olması, içten içe bir isyanı tetikler. hani ulan okuldayım ama boş boş takılıyorum hesabı.
haa özellikle tekler için fırsatlar daha geniş tabii, bol bol yeni insanlarla tanışılır. normalde görüşülemeyen insanlara denk gelinip mutlu olunur falan.
bunun haricinde bir defa bilkent'e lunapark aletleri gelmişti, o farklı ve güzeldi bak. bir daha da olmadı.
bunun dışında hep aynı şeylerdir. (ama her halükarda çime gidilecek, dürüm yenilecektir o ayrı, sanki normalde yemiyormuşuz gibi,neyse.)
sırf 'gitmek' için gitmediğim, evimde oturup 2 biramı alıp, hazır ev halkıda gitmişken don gömlek evin içinde ruh halime göre takıldığım zamanlardır.. çimlerin üstünde sevgi yumağı olmayı seven ev arkadaşlarım an itibariyle kampüse damlamışlardır.
zira çok boş insanın olmasından dolayı canımın sıkılacağını düşünüp 'bana her gün şenlik' moduna girip, 'az daha sabret finaller bitsin zaten ortalık şenlenecek' diye düşünürüm.. hakikaten lan, bir kez daha farkettim; böyle çok daha iyiyim..
nerde eski bahar şenlikleri, ticaret kurbanı olmuş gibiler, konsere dönüşmüş artık üniversite şenliği olayından çok uzak...
biletix'te bileti satılan şenliği neyleyim!
derslerin yapılmadığı, hoca takımının şenlik haftasından evvel "evet haftaya ders yok ama imza alınacak, herkes beni görecek, imzasını atacak yoksa yok yazarım, ondan sonra eğlenceye gidebilirsiniz" dediği, ancak imza olayını çoğu öğrencinin iplemediği, "yok yazarım" tehdidinin havada kaldığı, dersleri doğru dürüst takip etmeyen devamsızlıktan kalması hemen hemen kesin olan öğrenciler bile sırf gırgır olsun, şamata olsun, karı-kız ortamı olsun gibi sebeplerden okula geldiği, çok komik olayların yaşandığı, zaman zaman kavgaların çıktığı, zaman zaman rezilliklerin tavan yaptığı ama güzelliklerin de olduğu etkinliklerdir. *
Finaller öncesi, sırf siz eğlenin, coşun, stres atın diye üniversitenin ön ayak olduğu, genellikle okulun kampüslerinden en bağlık bahçelik olanında yapılan ve Şebnem Ferahın konser verdiği kalabalık eğlentilere bahar şenliği denir. Bahar şenlikleri, öyle ya da böyle bir şekilde eğlendiğiniz ama prensip gereği hakkında asla olumlu konuşmayacağınız etkinliklerdir ve okuldan okula çok da fazla değişmeyen bir takım standart ritüeller barındırırlar.
Bu sene daha çok anladım ki öğrenci şenlikleri öğrencilerden çok esnafın ve kapitalin şenliği haline dönüşmüş durumda. En bariz örnek Turkcll sahnesinin yanına bakkal tentesi gibi kalan uludağ üniversitesi sahnesinden bırakın görüntüyü izlemeyi sesi bile duyamamızdı. Ayrıca ekmek arası patatesde bile malzemeden çalmaya çalışan, suyu bile 2-3 kat daha pahalıya satan son derece vicdansız ve fırsatçı satıcılara peşkeş çekilmesi üzücüydü. Daha önceki yıllarda eğlenceli yarışmalar, ödüller, büyük sanatçılar, kaliteli sahneler, çılgınca eğlence vardı. Öğrenciye etinden, sütünden, yumurtasından yararlanılacak kerizler olarak bakılmazdı.
Sözün özü öğrenci şenlikleri her geçen gün artan niceliğinin yanında gitgide niteliksiz hale gelmektedir. Herkes eğlenme hevesiyle gidip kendi eğlencesini kendisi yaratmaktadır.
