her şehirde eğitim yuvasından çok cami vardır ve bunun yanında ek olarak mescid falan fistan bunlar sayılmıyor. onu geçtim bu zihniyet her okulun, her işhanı her bokun püsürün altına sanki camiler doldu taştı namaz kılacak yerleri kalmıyormuş gibi, mescid isterler. mescide harcadıkları parayı eğitime-sosyal yardıma harcasalardı (deniz feneri var deme onun nasıl sömürüldüğünü almanlar ortaya çıkarttı) kalkınmamış batının özenmediği tek bir müslüman ülkesi kalmazdı. onun için bırakın bu ülkenin aydınlık geleceği gençler 3-5 kuruş harcanmış bahar şenliklerinde eğlensinler.
sadece istanbul'da eğitim yuvasından çok cami olması yazarın mantık olarak sıçtığını gösterir.
edit:
--veri--
Lise ilköğretim üniversite olmak üzere istanbul'daki toplam okul sayısı 2736 Cami sayısı ise 3028.
--veri--
araştırın bakalım google da daha neler çıkacak. peehhh
hatta evlenenler düğünde yapmasın, o kadar eksikleri varken neden düğün yapıp o kadar masraf ediyorlar ki. tüm sanatçıları afaroz edelim, tv kanallarını, radyoları kapatalım ki toplumun ahlakı bozulmasın. kaldıralım içinde eylence olan her şeyi. hayat sadece ibadet etmek ve çalışmaktan ibaret olsun. böyle bir düşünce tarzını anlamakta o kadar zorluk çekiyorum ki. hele birde beğenilmeyen her şeyin ucunu fuhuş yapılıyor müslümanlar diyerek din sömürüsüne bağlanmasına. bunun adı resmen faşizm'dir. ben beğenmiyorsam olmamalı fikri bir toplum için çok tehlikelidir. her şeyi yasaklıyarak çözebileceğini sanıp, aynı yasakçı zihniyetin kendi hasasiyetlerine dokunduğunda ise özgürlüklerimiz kısıtlanıyor diye bağırmaları ise tam bir iki yüzlülüktür. kimse müslüman mahallesinde salyangoz satmıyor merak etmeyin. koskoca alanda bir kaç kişinin yapmış olduğu edepsizliği de koca bir topluma mal etmek tamamen işgüzarlıktır. ayrıca burası türkiye cumhuriyeti, iran değil. her kez inancını istediği gibi yaşamakta özgür. bunu eleştirmek de yargılamakta ne hukuki olarak nede islamiyet de bizlerin görevi değildir. insanlar farklıdır, farklı düşünür farklı yaşarlar. lütfen bir birimize ve farklılıklarımıza biraz daha saygı.
not: bahar konserlerine gitmedim, sorun da zaten bu değil. sorun ben sevmiyorsam yasaklansın zihniyetidir.
bahar şenliklerini kaldırıp böylesine sokacan ki aklı başına gelsin, üniversite gençlerinin eğlenmeye hakları da vardır. isteyen katılır istemeyen katılmaz sosyal aktivitelere, harcanan paranın ise benim vergilerimden kesilen kısmı bu şenliklere helal olsun, hep sınav hep sınav nereye kadar.
ceplerini dolduracaklarına öğrencilerin eğlenmesi için harcasınlar paraları daha iyi bir iş yapmış olurlar. zaten yavastan kaldırılmaya başlandı çoğu üniversitede kimsenin de gıkı çıkmıyor.
işte bu zihniyet, devletin bir sürü ihtiyacı varken devlet tiyatrolarına para akıtılmasına ne hacet demektedir. ne devlet 1500kişinin maaşıyla çöker ne de üniversiteler abuk subuk bir sürü prosedüre parası yeterken organize ettiği 3-5 eğlenceli+kültürel etkinlikle iflas eder. elbet her eğlencenin de bir sınırı vardır ki üniversiteler bütçelerini aşacak ekşınlara girişmezler.
sıkıntı etmeyelim, herkes kendi nefsinden sorumludur, sen konsere gitme de, edebiyat fakültesinin, tarih bölümünün, edebiyatçıların, mühendislerin şenlik başlığında getirttiği profesörlerin konferanslarına, panellerine katıl, zevkine göre herkes eğlensin. yaşadığımız şehirlerde konferans, 3-5 yazar tanıyabiliyorsak çoğu şenlik bahanesiyle gelmiştir.
ayrıca günümüzde üniversiteler bahar şenliklerinde para harcamayı bırak daha ek gelir elde ediyorlar. zaten düzenlenen konserlerin masrafları sponsorlar aracılığı ile karşılanıyor.
üstelik bahar şenliklerini sadece konser olarak ta bakmamak gerek üniversitelerde ki buluşlar ve üniversitenin faaliyetlerinin sergilendiği bir fuardır aynı zamanda.
insanların hep ciddi olmasını, eğitim kariyer düşünmesini isteyen ; senede bir kez olsun eğlenmesini çok gören ölü beyanatı. insanların eğlenmesi için para harcanması çok mu abes? biz sonsuza dek çalışan çalışan ve çalışan köleler olmak için doğmadık. şahsen bundan haberim olsaydı doğmazdım zaten.
insanoğlunun binlerce yıllık tarihinde bahar, doğanın yeniden doğuşu dönemidir ve neredeyse tüm dünya halklarının kültürlerinde yer alır. içi kurumamış her insan baharın gelmesine sevinir ve bundan haz alır.
dünyada bunun başka bir örneği yok. böyle bir rezillik ne görülmüş ne duyulmuş.
sözde kafa dağıtmak adına yapılan bu edepsizliğe bir an önce son verilmeli. üniversiteler bir milletin geleceğidir. ama bu kafayla gidersek ancak felaketimiz olacaktır.
fakültelerde bir çok eğitim araç gereci eksikken, hoca sıkıntısından dert yanarken sözde sanatçılara oluk dolusu para akıtmak mantık dışıdır. ve abasle iştigaldir.
heleki yapılan rezilliği, fuhşiyata kapı açmasını dillendirmek dahi istemiyorum.
müslüman toprağında daha fazla salyangoz satılmasına müsade edilmemeli. devlet kendi eliyle bu rezil eğlence ortamına son vermelidir.