rağmen ve ama kullanmamaktır. zamirlerle meşgul olmamaktır. simidi vapurda, ciğeri sokakta, şekeri parkta tüketmektir. gülden ibrahim, telden veysel, mandalinadan nasrettin yapmaktır. birlik ve beraberlik nedir? bölüşmenin fırında, paylaşmanın elmada olduğuna inanmaktır. susmayarak da metin olunabileceğini, atlamayarak da engel aşılabileceğini fark etmektir. birlik ve beraberlik nedir? suistimal edilmekten korkmanın insanların acılarına karşı kayıtsızlığa götürdüğünü görmektir. sevmenin inanmaktan, inanmanın bilmekten, bilmenin sanmaktan önemli olduğunu kavramaktır. birlik ve beraberlik nedir? birlikte yaşamak değil bir ile yaşamak tır.
birlik ve beraberlik nedir? gerçeği değil hakikati anlamaya çalışmaktır.
--spoiler--
Sevgilimle aynı evde yaşamaya başlamamızın dördüncü ayıydı. Bunu eski buzdolabının kapağındaki pideci mıknatıslarına sıkıştırdığımız dört elektrik faturasından hatırlıyorum. O mıknatısların arasında bir sabah şu notu buldum:
''Onunla gidiyorum. Sana hayatta başarılar dilerim.''
Hiç abartmıyorum, hemen orada, fayansların üzerine uzanıverdim. Birkaç saniye ''o''dediğinin kim olduğunu anlayamadım. Sonra hayatta başarıyı çok önemseyen, kestirme yolları gözleyip arkadan dolaşan ve sevdiği arkadaşlarına mobilya kataloğu getirecek kadar düşünceli insanların neslinin hızla tükendiğini fark ettim.
Başarılar diliyordu kaçan sevgilim bana. Mutluluklar yerine başarılar diliyordu. Başarıyla mutluluğun bir arada bulunmasının imkânsız olduğunu bilecek kadar bilge kişininkine benzer bir tercih değildi, benim mutlu olmamı istemediği için de değil; sevgilimin çapsız kalbi aldatıp kaçarken mutluluklar dilemenin abesle iştigal olduğunu hissedebilmişti. Allah razı olsun dedim içimden.
"kitap yazsa, ne okurum!" dediğim adamdır. şöyle de bir laf etmiştir: "Bir şeyi uzun süre bekledikten sonra umutsuzluğa kapılıp hiç içine sinmeyen başka bir şeye razı olduğun anda, o beklediğin şey çıkageliyorsa ve onu mecburen hiç hak etmediği bir yere koymak zorunda kalıyorsan tetris oynuyorsun demektir."
kendisini kelimelere sığdıramayacağım kadar çok güzel bir adam. bu yüzden karşısında mütemadiyen saçmalayacağım sanırım. incelikli mizahın ete kemiğe bürünmüş yansıması. iyi de bir şair.
--spoiler--
Babaannem dedi ki: Cenabül Rabbil Âlemin insana kıyametin vaktini söylemez, çünkü bileydik en son düğünde kimse bişey takmazdı.
--spoiler--
"Hakkinda Entry girmeyelim ücra kalsin" diye entry girerek paradoksun dibine vurmama sebebiyet veren zat-i muhterem.
Bir okuyup cikmak mumkun degildir kendisinin cumlelerinden. Birkac kez okur kafani bi havaya kaldirir hazmedip diğerine gecersin.
Bazi paragraflari bize "eyvah yurdum kezbanlari bunu gormesin" gerginligini yasatsa da zaman zaman, kronik takipcisiyiz.
Bir gundem mottosu olarak; sen ve diger filintalar, olmasaydiniz şoolurduk.
beni benden alan sözleri ile
tebessüm yaratan filinta,
pek bi neşeli,
pek bi garip,
pek bi afilli.
'' Raket, top ve rakip olmadan hayali bir tenis maçı oynarsam
delirdiğimi düşünürsünüz.
Akli dengemin yerinde olduğuna inanmanız için
bir raket, top ve rakip yetiyor öyle mi? ''