bir benzeri bizim evde 'bacakta koala hayatı süren kız evladı' şeklindedir. herhangi bir isteğini yerine getirmeyin, inadı tutsun o zaman bacağınıza bir yapışır, ayırmak ne mümkün. oda oda gezersiniz onunla. sonunda pes ettirir.
dün ak dediğine bugün simsiyah, dün güzel dediğine bugün böööö diyen ekşi sözlükçülerin an itibariyle sattıkları dizi.
saat 22.16 itibariyle bu akşam sadece 1 (yazıyla bir) entry girmişler dizi hakkında.
(bkz: satıcı götoşlar sizi)
aslında benim böyle bir kardeşim hiç olmadı ama o kadar güzel bir entry ve başlık ki bu herkes görüp gülümsesin diye yazdım. adamın derdine bak bilader.
küçük kardeşin abiyi/ablayı sevmesinden kaynaklanan, azıcık can sıkıcı durum. bir de yaygara koparmaya bayılan bir küçük kardeşse bahsedilen, evden çıkana kadar akla karayı seçmeniz, apartmanı inletmeden evden çıkmak için debelenmeniz muhtemeldir. gözlerden akan yaşların ardından, vicdanınızla başbaşa bırakır sizi velet bir de. tut ki bir şekilde onu yapıştığı yerden ayırıp evden çıkmayı başardınız, bir de dönüşü var bunun değil mi ya? surat asık, dudaklar şişirilmiş bir şekilde sizi karşılar ufak kardeşiniz. ama akabinde, aldığınız efendim çikolata, şeker, ne bileyim hatta ufak bir oyuncak sonrasında yine dünyada sizden iyi biri olamaz. çocukların kin tutmadığının, ne kadar küçük şeylerle mutlu olabildiğinin bir kanıtı gibidir.
efendim bunlar aile büyükleri tarafından küçük olması sebebiyle haddinden fazla şımartılmışlardır. evden dışarı adım atmaya yakın yapışır bacağınıza "aabbiii bende gelcemmm" diye tutturur. olum/kızım bir dur yahu, sakin ol. "gelirken sana çikolata, şeker, oyuncak alıcam bak" demekte kesmez bunları. nereye giderseniz gidin gelmeden susmazlar. lakin naparsın kardeştir, candır, kıyamazsın bir türlü.