anlatmak istediğim babayı dövmek, osbir çekmek manasına gelen değil. he oldu olacak, osbirin bütün inceliklerini, püf noktalarını ve bilmediğimiz bütün yönlerini anlatayım da adım sapığa çıksın sözlükte. zaten "aşk'ı memnu geliştirme raporu" yüzünden nick altıma dadandılar. neyse. bildiğin gerçek anlamda dövmekten bahsediyorum.
ben babamı dövmem, dövemem. hem anaya babaya el kalkmaz bizde, hem de gücüm yetmez. çünkü babamın bayramda, o tıfıl boyuna rağmen kurbanlık danayı kündeye getirmesini bu gözler gördü. bu gözler gördü, dananın üstüne çıkan babamın manyakça ışıldayan gözlerini. bu gözler gördü, tek hamlede çekiçle çiviyi dibine kadar soktuğunu, dübelsiz... funda arar'a şarkı sözü olsun bu satırlarda. ayrıca babam da hepsi olmasa bile çoğu isteğimi yerine getirmiş biridir, niye döveyim lan ben adamı?
neyse, ama bizim ilkokulda ali ihsan vardı. alihsan veya alihsandır, ne dersen de, hafiften salak, ama buna rağmen de şımarıktı. okulun hemen dibindeki apartmanda otururlardı. daha okuldan çıkmasıyla dayak yemesi bir olurdu herifin. biz de tabi eve dönüş yolunda şahit oluyorduk. hala dünyanın "ortada hiç bir şey yokken en çabuk dayak yeme rekorunu" elinde bulunduruyor: 0.78 sn.
geçenlerde sokakta babasını dövüyordu. sopayla. hayat dedim, ne garip.
babama gittim sarıldım: "iyi ki seni dövmüyorum baba, yoksa vicdanım çok sızlardı" dedim.
sizi evden kovan babaya evi terketmeden önce yapılacak aktivite.
yemin ederim iki gün önce öyle bir durumdaydım ki babamı dövebilirdim. bana ağzını yüzünü patlatırım senin dedi ama ben eğer karşılık verirsem öyle sıradan bir kavga olmayacağını biliyordum. büyük ihtimal o benim suratımı, ben de onun her yerini morartırdım.
gerçekten bu başlıkları açan kişilerin halen liseden kalma sivilceli ergenler olduğunu düşünüyorum. konuyu ne yanından alırsanız alın hoş değil. amaç komiklikse komik değil, trollük yapmaksa trollükte bu değil.
kişinin babasına el kaldırmasının toplumsal ahlaki hukuki orfi vs durumlarını bir tarafa bırakıyorum ve bunun bir ergen tarafından istenen bir hayal olmadıgını varsayıyorum ve diyorum ki harbiden o kadar tırt mıdır babalarınız?
(bkz: benim babam boksör)
Seni bebeklikten bu yaşa getiren, karnın açken eve rızık getirip doymanı sağlayan, kıyafetin yokken sana kıyafet alan, birşey istesen karşı çıkmayıp hemen alan, baban arkanda koca bir çınar gibi dururken dünyadan korkmazken, çocukluğunun en büyük kahramanını sen bugün geleceksin dövmeye kalkacaksın. Kusura bakmada sen insan değil hayvandan daha aşağıdasın.
zamanında ergenliğe girdiğim ve gürbüzleşip hırbanileştiğim dönemde baba efendi hazretleri durduk yere bana sataşmakta ve güreşmek istemekteydi. litre litre salgıladığım testestoronun etkisiyle bir çırpıda yere serdiğim babakok bir süre nefes alamaz. takibi günlerde babakok hastaneye gider ve kaburgasının kırıldığını öğrenir. üç ay öksürür iken evladını söver.
Freud'un babalar ve erkek çocuklarıyla ilgili psikanalizini doğrularcasına, o tam yumruk atacakken bir yere sereceksin var ya, freud bile alkış tutacak mezarında.