deli günlerimizde yaş 15 felan.
kendisiyle kavga ettik. bastım gittim evden. eniştenin evinde1 ay felan kaldım.
anaaa o sevdiğim enişteye meğer yük olmuşum. halam beni ufaktan kovaladı evden.
doğru pederin evine.
-baba eniştem beni kovdu evden.
-iyi yapmış.
şimdi buraya kadar beklenen şeyler.
lakin üstünden bir ay geçmedi. peder başladı. enişteye telefonda saydırmaya. ne adamlığını koydu ne insanlığını.
sebep söylemiyor ama adam yıllarca konuşmadı. enişteyle, gözüme gözükmesin falan dedi, her fırsatta.
ben daha yeni yeni anlıyorum olayı. beni kovmasına içerlemiş. yani diyor ki ben kavga ederim ama kimse oğluma, adamıma bunu yapamaz.
aslında haklı adam. gak dese su, guk dese ekmek verirdi rahmetli, bu eniştem olaCAK ADAMA.
Nasıl konuşmuşum ya. Bizim aramızdaki samimiyet ile ilgili bu konuşma.
Abiler ablalar ayrıca konudan bağımsız ben bu yaşlılara bizden büyük diye aşırı hürmet edilmesini de doğru bulmuyorum. Kimin önce gideceği belli değil. Herkes herkese eşit şekilde saygı duymalı. Yaşlı her boku yesin ama benden 20 yaş büyük diye ben ona saygı duyayım ha tabi canım tabi.
Birkaç gün önce Banyonun lambasını değiştirmiş ama ışık daha az yeni taktığı lambanın.
Bende dedim bunun ışığı az diğerine göre.
Neyse dün ampul almış gelmiş bana veriyor. Takarsın diye. Zaten regl olacağım benim gerginlik tavan.
Dedim Baba tak işte uğraştırma
Yok sen tak. (Arada böyle saçmalama perileri geliyor adama)
Ok dedim ama sövüyorum içimden (ağlamış bile olabilirim sinirdensjxnsj)
Neyse az önce geldi odama ampul nerde takayım dedi.
Hayır dedim ben takıcam sen takmayacaksın.
Elektrik falan çarpar ver diyor
Dedim baba! Ben takıcam.
Şimdi tak o zaman ben yanında durayım diyor.
Arkadaş bir lambanın başımıza açtığı işlere bak allahım yarabbim.
Dedim yavrum hastayım bir saat sonra banyonun önünde buluşalım.
Yıllar önce eve bir akşam bayağı bi kalabalık misafir gelecekti. onu konuşuyorduk. O sırada kuzen de bizdeydi. babam döndü kuzene dedi ki;
babam: haftaya yemeğe kalabalık misafir gelecek. gitarını getirip çalar mısın o akşam?
kuzen: çalarım tabi dayı.
babam: iyi. çal. çal da erken kaçsınlar.
-küçükken sana masal anlatırdım hatırlıyor musun?
-evet baba iki üç cümle sürerdi.
-özet geçiyordum.
Kırmızı şapkalı kız babaannesine yemek götürüyormuş kurt önce babaanneyi sonra kızı yemiş, özet dediği bu.
+babanın yanında şaka yapılmaz, gülünmez, esprili konuşulmaz, evlilikten bahsedilmez, telefonla muhabbet çok uzatılmaz, şarkı söylenmez. biz babamızın yanında hazır olda beklerdik. sizin dayağınız eksik kalmış.
+neredesin?
-arkadaşlarla oturuyoruz babacım, Starbucks'tayız.
+ne zaman geleceksin?
-Çok geç kalmam, makiyatom bitsin gelirim.
+mekiye mi? O kim arkadaşın mı?
-eheheh babacım evet ben de seni çok seviyorum, görüşürüzzz.
iş muhabbeti ve eş muhabbeti
iş bul ama şöyle olsun böyle olsun.. sanki iş var da..
Eş bul torunum olsun istiyorum diyor. Hiçbir kişiyle görüştürmek istemez, konuşmaya izin vermez. Siz bu konu hakkında cidden çözüm bulabildiniz mi ya!!