Anneyle alışveriş yapmaktan iyidir. Yok şunu bi giy, ay şunu bi dene demez. iki saat vitrin gezmez. Sana pantolon bakmaya geldiğinde kendine çanta bakmaz. Tatavasız, al çık.
sen beğendiysen alalım diyip fikrini belirtmediği için sıkıcı, onu mu alayım bunu mu alayım dediğimde ikisini de al hadi gidelim dediği için karlı. bilemedim.
en sevdiğimlerden biridir. ne beğensem kabulüdür hiç beğenmemezlik yapmaz ve fiyata da pek önem vermez. hadi al al al çıkalım dükkana geç kaldık amk.
(bkz: allah başımızfan eksik etmesin)
Hayatim boyunca cok az yaptigim ama yaptigimda hep keyif aldigim eylem. Nedendir bilmiyorum ama kac yasima gelirsem geleyim sanki babam hep en dogrusuna karar verecekmis gibi geliyor.
zevklerimiz uymasa da arada yaparız bunu. Kazık kadar adam oldum ama iyi gelir babamla bir şeyler yapmak. Bir de alışveriş sonunda beraber bir çay & kahve içmek isteğim var, ama bunu daha yapamadık. Yapıcaz, yapıcaz. onca seneden sonra beraber maça bile gidicez.
Ne aldığımıza göre değişebilecek durum. Ayakkabı da istediğimi almıyor onun dışında sıkıntı yok hatta annemle almaktan eğlenceli. En sevdiğim yeri de alışverişin sonu mutlaka bi dondurma tatlı faslı kahramanım benim.
Market alışverişi ise değişir. Kıyafet alışverişi ise değişir.
Market alışverişinde, listedekileri duraklamadan alırsın. Babanın gözü birşeye çarpmışsa gider, bir sağa çevirir bakar, bir sola çevirir bakar. Gözündeki lazerden onay alırsa alır. istediğin şeyleri al at poşete, gıkını çıkarmaz.
Kıyafet alışverişinde ise, şöyle olur. Baba kartı verir, 'Ben şurda bekliyorum kızım. Çıkınca ara' der ya kızkardeşlerden biri ile yada tek gider alır çıkarsın. Kıyafet alışverişini babamla bakarak yapmam mümkün değil. Hayal bile edemiyorum. Babamın kıyafetlerini bile biz alıyoruz. Olmazsa gidip değiştiriyoriz. Kaç yıllık hayatımda babamın bir kere mağazaya girdiğini görmedim sözlük.
bugün şöyle bir olayla tövbe ettirmiştir, birebir anlatıyorum.
girdik bi mağazaya, epey kalabalık, gömlek bakıyoruz o ara telefonu çaldı babamın, küçük yeğen arıyor daha 3 4 yaşında anca var, açtı babam telefonu, diyalog aynen şöyle;
yeğen: aloooo.
babam: erkeğiiiim nasılsın?
y: iyiyiiiiim sen nasılsıın?
b: iyiyim erkeğim keman alayım mı sana?
y: aaaalllll!
b: bi kere dedecim dersen alıcam.
y: al dedecim.
b: deden daşşşaaanı yesin senin daşşaanı.
evet, bütün mağazanın içinde deden daşşanı yesin diye bağırdı. o kadar heyecanlandı ki adamcağız dedecim lafını duyunca, milli takım gol atsa öyle bağırmazdı yemin ediyorum. bütün herkes bize baktı ağlıyordum utançtan.
süper olandır. son alışverişin diyaloğunu olduğu gibi aktarıyorum.
iş çıkışını rast getirip eve beraber dönmeden önce tek bir kazak için girdiğimiz avm'de geçen diyaloglar
+tamam baba bu kazağı aldım ben eve geçelim mi?
-oğlum bak bu gömlek güzelmiş.
+tamam baba alalım.
-oğlum şu keten altına iyi gider.
+tamam baba onu da alalım.
-keten pantolon 2 tane olsun 1'i laci diğeri kahve.
-oğlum bi ceket dene istersen kombin eksik olmasın.
+yeterince ceketim var baba gerek yok.
-olsun oğlum bunlar yeni sezon modayı takip et biraz.
+tamam baba ceket te alalım.
-oğlum var mı başka eksiğin gediğin?
+yok baba allah razı olsun sağol.
-ayakkabı almadık daha ne eksiğim yok diyorsun. yürü alt katta ayakkabıcılar gidelim kendime de bişeyler bakim.
küçükkenden beri yaptığım şeydir kardeşlerim hep annemle gider bende babamla giderdim.babam her yere götürürdü beni beraber birsürü şey yaptık zamanında.şimdi meslektaş olmamız beki bundandır.babacığım elinden öpüyorum.:D
K-aa baba bak ne güzel bir porselen takımı. Ne kadar zarif değil mi?
B-ne yapalım eşşekoğlueşşek, koca yok ki evlendirelim de çeyizine alalım. Hahahahaha
k-görürsün sen. anneeeeee, anneeeeee.
Birbirinizin zevkine hitap etmiyorsanız yapılmaması gerekendir.
Zira sizin bedeninize uyar diye 15 beden büyük olarak aldırdığı şeyleri annenize buyukannenize falan hediye etmek zorunda kalabilirsiniz.