uçuk fikirli insanlar sayesinde yaşanan gelişmelerin babasının sözünü dinlemediği gerçeğidir. ki edisonun babası yeter oğlum artık sende gir bir işe çalış uğraşıp durma abuk sabuk şeylerle demiş olması ihtimal dahilindedir.
En doğrusudur. Baba herşeydir. Hayal zaten adı üstünde hayaldir. Ama baba gerçektir! O zaman zaten var olmayan birşeyden vazgeçmek babaya karşı gelinmesinden daha iyidir.
-Babaya karşı mı geliyorsun sen?
sözünü duymak incitici olabilir.
dominant ve sucluluk duygulari ile kavrulan baba figürünün ister istemez saplandiği bir bataklıktır anlamadan dinlemeden evlad-ül ayallerin hayallerini viz edip bir kalıba dökmek.
evlatlarinin sahsiyetini sifirlayip birer bağımlı aciz haline getirmek. 'ben senin babanım ben ne dersem o olurculuk yapmak'
seleflerin halefleri her daim kıskandiklarini bilmekteyiz. misal olarak fenerbahce teknik direktoru perreria fenerbahceyi sampiyonluga ulaştirdiktan sonra kendisinden sonra gelecek teknik direktoru belirlenmesi istemişti ali şen. o da tuttu lazaroni'yi takımın başına getirdi. olanlari bitenleri bilen biliyor. daha sezon bitmeden bileti kesildi lazaroni'nin. birkaç takım çalıştırdı ondan sonra ise en son trabzon macerasi hasil oldu.
elbette ucuk kacik hayallerinizin peşine gitmenizi istemez hiç kimse ama yaşama alaninizin günden kısıtlandiği cebren tarruzlarin oldugu kendi yaptiği hatalari yapmaniza tetikleyen ve ortamı hazirlayan dominantlar vardir.
burda yine dara hesabi yaparak külleri silip öz bakalim. hollanda yapimi karakter filmini izleminizi tavsiye edelim, edelim ki tez-antitez sentez calismasina katkımız olsun.
fakat bütün bunlara ragmen yaslıgın gencliği, cirkinin güzeli, kelin sirma sacliyi kıskanmasi gibi bir olguyuda pas geçmiyelim.
hadi bakalım entrymizi bir şiir ile baglıyalim;
Babam Benden Hiçbir Şey Anlamıyor
Sırıtarak başka yol yok diyorlar
Çözmek için nice nice düğümü
Yapışacak birazcık izin versem
Avucuma iskender'in kılıcı
Biraz uyusam bir parça aklım yatsa
En azından sinirlerim düzelir
Siperimde mışıl mışıl uyurken
Kördüğümler soykırımla çözülür
Biliyorum iskender'in kılıcı
Bileylendi binlerce fabrikada
Kabzası tam ellerimize göre
Havada mis gibi kan kokusu
Yumuşasam azıcık inat etmesem
Şiddeti hep dağıtmasam gövdeme
iskender'in kördüğüm anısını
Yaşatmayı istemez miyim ben de
Kurşun marş ve bayraklar arasında
Biliyorum insan nasıl bilenir
Kördüğüme vurunca keskin çelik
Mızmız dünya çizgisinden boşanır
Ama sular yükseliyor boğuyor
içimdeki kahramanı usulca
iki büklüm gülüyorum verirken
Anlamını bu karanlık sevince
Babam benden hiçbir şey anlamıyor
Yürüyoruz şeytanımla elele
Pişmanlığın yakıcı özlemini
Taşıyarak kalbimizde dörtnala...
--spoiler--
çocuğun en büyük hayali oyuncu olmaktır fakat babası izin vermez, ondan izinsiz tiyatroda oynadığı için askeri okula yazdırmaya karar verir; sonunda çocuk oyunculuğuna özgü bir ritüelle intihar eder...
--spoiler--
-amcanın kızıyla evleneceksin
-tamam baba
-hukuku bırakıp tıp okuyacaksın
-tamam babacım siz nasıl uygun görürseniz
-bundan sonra kırmızı corapta giymeyeceksin
-peki baba.
babaya karşı gelmemek için hayallerinden vazgeçmene gerek yok. Gerek düşüncelerin olsun, gerekse yapmak istediklerin olsun, bunları babana anlatıp babanada bu anlattıklarını uygulamasını istersin babana "baba benim büyük hayallerim var ve sen istesende istemesende ben bu hayallerimi gerçeğe dönüştürücem." gibi cümleler kurabilirsin. Ama şunuda bilmen gerekir ki bu tip konuşmalar otoriter bir babaya söyleniyorsa eğer.........
filmlerde gördüğümüz durumdur. fabrikanın başına geçmeyip idealist doktor, öğretmen falan olan çocuk. sermaye bölünmesin diye akrabayla veya iş ortağının oğlu/kızıyla evlendirilmek istenen ama başkasını seven çocuk vb.