insan babası ölünce büyüyor çünkü. yalnız başına kalıyorsunuz o zaman artık.
oysa ne zaman ki babanızı kaybediyorsunuz, işte o zaman gerçekten büyüyorsunuz. çünkü çınarın gölgesi yok artık üzerinizde. sizi fark etmediğiniz halde yağmurdan, güneşten koruyormuş meğer o gölge.
Zordur. Rabbim hiçbir yavruya yaşatmasın bu durumu. Ana baba sevgisinin yeri açığı hiçbir sevgiyle kişiyle dolmuyor o çocuğun bir yanı hep eksik kalacaltır istesede istemesede. Çocuk ne ile büyür sevgiyle. Ona bu koşulsuz sevgiyi verebilen kimdir ana babası. Gerisi yalan.
babamı 7 aylıkken kaybettim,
hiç baba sevgisi görmedim hayatımda hiç tatmadım birisinin korumasını nerdeyse hiç hissetmedim...
benim babam senin babanı döver muhabbetine girmedim...
Can yakıyor be sözlük....
Bunun birde babası olupta babasiz buyumek versiyonu vardir.Sizi kucuk bir bebekken keyfi terk edip gitmis sefalete ve kotu insanlara karsi savunmasiz birakmistir.Anneniz yaninizda gepegenc durur ve siz onu cocuk psikolojisiyle kiskanir koruma icguduysle hareket edersiniz buyuyuncede benim gibi suc makinasi psikopat olur cikarsiniz. Zordur kisacasi adami erken olgunlastirir.Alacagin olsun be herif ben intikamimi kimsede birakmam.
"Insan oturduğu odanın duvarlarından biri yok oluvermiş gibi bir noksanlık,bir çıplaklık duyuyor,bir gün evveline kadar kolumuz,bacağımız gibi pek tabii surette mevcut olan bir şeyin birdenbire hiç olmasına inanmak istemiyor."
gece gece bu yazıyı yazmak nerden aklıma geldi bilmiyorum. belkide böyle şeyleri pek arkadaşlarımla konuşamamla alakalı. bir babanın olmasının ne demek olduğunu bilmemek çok eksik hissettiriyor insana.
mesela sakalını nasıl keseceğini kendin öğrenmek zorundasın veya erkek olmayı.
insan büyüyünce alıştığı için pek umursamıyor. ama çocuk olurken umursuyor yazar dostlar. hemde çok. arkadaşların babaları hakkında konuşurken sana sorulmasın diye dua etmek nedir yaşadım. babalar gününde babana ne hediye aldın diye bana sormasınlar diye dışarı çıkmazdım. daha bunun gibi bir çok hüzünlü örnek verebilirim.
acıdır. bir de baban yanında olmasına rağmen babasız büyümek vardır o daha acı vericidir. çok istersin sarılıp babam diyebilmeyi ama olmaz işte. bazı şeyler böyle.
O öldüğünde 13 yaşıma girmeme bir hafta kalmıştı. Hic birşey yokken gitti. Gelmesini bekledim ama gelmedi. Aradan 4 sene gecti. Arada özlüyorum ama artık unuttum. Kokusunu özlediğim icin sıgara ictiğimi hatırlarım. Ama artık ictiğim sıgaranında tadı yok cünkü artık onu hatırlatmiyor. Yolda görsem tanırmıyım bilmiyorum. Inan ki sözlük bunu ağliyarak yazıyorum. Insan babasını unuturmu. Onu unutmuş olabilirim ama söyledikleri hala aklımda. Babam hep ağladığımda yanıma gelir sorardı. Morelim bozuk olduğunda hemen anlardı. Babam dan sonra hangi erkek benim derdimi sorduysa güvendim. Bi erkeğe aşık oldum. Tipsizin teki. Ama babamdan sonra güvendiğim yanında kendimi güvende hissettiğim bana sürekli derdimi soran tek erkekti. Ama onu kaybettim neden. Cünkü sarılmasını bilmiyorum. Bir erkeğe nasıl cilve yapılır bilmiyorum . Cünkü hic öğrenmedim. Işte bunu anlamadı.
Kader bu. Hayata 5:0 geride başlar bazı insanlar.
Kim demis her derdin dermani vardir diye. Yok lan inanmayin.
Daha erken olgunlastiriyor. hele birde kiz cocuguysaniz. Zor olsada alisiyor insan. O yuzden erkeklere tavsiyemdir; bir kizi terkettiginizde iki kez dusunun. Onu terkeden ilk erkek babasidir. Kale yıkıldığında, geriye kalan pek bir sey olmaz.
Önceden olgunlaştırır. içinde ne fırtınalar kopar da diyemezsin. Gitmesin diye ağlarsın bi gün ama o gider. Saçlarını okşasın istersin okşamaz....
Sonra bi gün bi erkek arkadaşın olur . O şefkati onda ararsın bazen o senın saçlarını okşarken gözlerinden süzülür yaşlar hiç farkettirmeden silersin,onun seni anlamasını beklersin . Onu öyle bi yere koyarsın ki o canını yakınca iki kere üzülürsün ağlarsın.
Kısacası babasız büyümek çocukluğu değil geleceği de etkiler...
sorumsuz, evli oldugunun farkina varamamis bir babayla buyumenin de sayilabilecegi durum.
hicbir zaman babamla aramda "babaciiim-kiziiiiim" diyalogu gecmedi. zaten adami evde de görmedim. benim icin baba hep arada bir eve ugrayan, evde oldugu zamanlarda da insanin huzurunu kaciran bir tipleme olmustur. benimki kötu diye tum babalari da öyle sandim cok uzun bir sure.
kiz cocuk, erkek cocuk olmakla kiyaslama yapamam. öyle ya da böyle baba figuru eksik buyuyen bir insan var ortada. ben kiz cocuk acisindan konusabilirim sadece. bir kere bile yuzune gulumsemeyen, nasil oldugunu sormayan, her gördugunde midenin bulandigi bir insanla yasamak daha dogrusu öyle bir insani evde misafir etmek hic guzel bir sey degil. daha da acigi, eve sadece baska kadin bulamadigi zaman evli oldugu kadinla seks yapmak icin gelen bir erkek... bu da ebeveynlerimin evlilik anlayisi, yine laf söylemek bana dusmez. bir tur serbest iliski.
öyle bir sey ki babasizlik, özellikle de yasarken onsuz buyumek, insan cocuklugundan itibaren kendini yarim hissediyor. hayatta sahip oldugun tek insan annen. baba ise, yok ya. var ama yok, o kisi baba olamaz. özellikle de arkadaslarin babalarini görunce o adam baba olamaz, baba olmayi hak etmiyor.
hadi bunlari gecelim, bir sekilde buyuduk. tek faydasi insan erken olgunlasiyor, daha guclu oluyor. amina koyayim, tek faydasi bu. onun disindaki her sey sorunlu.
erkek arkadasin oluyor, ne yapacagini bilmiyorsun. bir erkekle nasil iletisim kurulur bilemiyorsun. zaten karsindaki adami da sevgili olarak degil baba gibi görmeye calisiyorsun. ona baba rolu yuklemeye calisiyorsun. erkek de senin ona nasil baktigini anlayinca terk ediyor. aynen öyle "göt" olup kaliyorsun. ama ikinizin de sucu yok. sen sadece baba boslugunu doldurmak istiyorsun. zaten dolduramiyorsun. hani yapiyorsun, bari ise yarasin degil mi? belki "tek derdin bu olsun" diyorsunuz ama öyle degil. aynaya bakiyorum, eli yuzu duzgun bir kizim ama hicbir iliskim 1 yil bile surmuyor. en uzunu 7 ay. 7 ne lan 7 ne?
biraz serkeş büyümek demektir, kızsa 'erkekleşmek' demektir. bütün sorumluluğu üstüne almak demektir. evlenirse sorun üstüne sorun yaşayacak demektir. zordur babasızlık. *
Kadın olmaktır. şimdi ister istemez soracaksınız ne alaka diye, ama erkeksen de daha çocukken koca bir adam olmaktır. Çünkü babası olanların 'gölgesi yeter' dediği tabir dışarıdaki hayata karşı koca bir zırhtır. Güneş tepenize vurur. Vurdukça sertleşir, gelen darbelere alışırsın. Herşey de size mi vuruyor arkadaş diyen çıkacaktır elbet. Ama bilmelisinki hayat acımasız. Aslında insanlar onu acımasız kılan. O büyük acıyı küçükken yaşadıysan çocuk olma şansın kalmıyor. Başkaları 'baba şunu istiyorum' cümlesini kurabiliyorken, sen: 'annecim paramız yetmeyecekse bunu almayalım benim geçen seneden var' diye ihtiyaçlarını erteletirsin. Baba bir korkuluktur, kimi zaman vahşi kuşlar tepene konar çökmeni bekler, babasız büyüyorsan kendi kendinin korkuluğusundur.
uzaktan bakınca bile çok acıttığı hissedilendir. her ne kadar kişinin yanında baba ile ilgili muhabbet açmamaya çalışsanız da olmaz, açılır. belki alışkanlık yaptı artık dersiniz ama sonra gözünüze takılır bir iletisi. sen lisede tırnaklarınla sıfırdan kazın, sonra okula birinci gir, birinci bitir ama yanında hiç baban olmasın ha öyle mi? yaşayanlara sabır dilediğimdir.
belki de hayatınız boyunca bir yaniniz olmadan büyümektir babasizlik. onun verdiği boşluğu kimse dolduramaz hayatınız da. onu bir kez olsun görmek istersiniz annenizin sizin için sakladığı bir resmi vardir elinizde ona bakip oper belkide hissedermiscesine sarilirsiniz o resme.. bazen ona o kadar kizarsiniz ki neden yok diye ama gelse bir an görseniz içiniz gider sarilmak istersiniz... babasiz büyümek zor be. allah kimseyi anasiz/babasiz birakmasin...
Zor zanaattir. Allah güç kuvvet nasip etsin babasız büyüyenlere. Ama bir de babası olmasına rağmen varlığını hissetmeden büyüyen çocuklar var. Büyüdü o çocuk. Ama yalnız büyüdü. Anasınıfında öğretmeni ona ve arkadaşlarına bir şey demişti. "babanız size sevgisini belli etmez ama siz uyuyunca gelir başınızı okşar."
O çocuk bazı geceler hiç uyumadı. Babası gelir de belki başını okşar, çocuk da buna şahit olur. sabaha kadar uyumadı o çocuk ve babasının hiç gelmediğini fark etti. Henüz 6 yaşındaydı. O an bir şey daha fark etti. Çocuk hiç babasının sırtına da binmemişti. onunla beraber hiç top oynamadı, filme gitmedi, bir yerde oturup yemek yemedi. 16 yaşına geldiğinde evden ayrıldı o çocuk. liseyi kendi kazandığı paralar ile bitirdi. Hiç babasından para istemedi. Hem çalıştı hem okudu. Üniversiteye gitti, başka bir şehire. Babası ile arası hala kötü. O çocuk babası gibi olmayacak.