bir babanın kendisini en mutlu hissettiği anların başında gelen durumdur. nefes alış verişini sadece gözlemlemez aynı zamanda hissedersiniz. bir de arada içini çeker, yavrum seni hayatta neler bekliyor hisleri ile izlersiniz el kadar yavrunuzu.
yıllar sonra bunun değerini bilip bilmeyeceği tartışılır, ama işte burada başlar aslında babalık duygusu. o elleri minicik bebeciği kuş olur gider bazen yaban ellere. ne yapıyorsun yavrum dediğinde bile o bebeği aklına gelir, ne çabuk büyüdü? nasıl böyle olabildi diye sorular vardır aklında. ancak baba-anne olunca anlaşılacak olaydır.
masum bebeğin farkında olmadan babacığını annesinin gözünde seksi pozisyona soktuğu durumdur.
yani o sırada bebek oldukça masum baba oldukça seksidir efendim.
alçıdaki ayağını yere sarkıttığın sırada uykuya dalar. taburenin üstüne kaldırınca ağrısının azalacağını bilsen de, göğsünde uyuyan kendine has, mis kokulu * o dünyanın en sevimli * yaratığı, sırf uyanmasın diye 45 dakika kıpırdanamazsın. parmakların morarır ama kıpırdanamazsın yine de. kalbini mi yumuşattı ne, benim gibi kara kalpli adamın bile bu velet ya. böyle bir şeydir işte o bebek. kim istiyorsa, ona da versin yüce yaratıcı.