Gerek ekonomik gerek sosyo-kültürel yönden yetersizlikler içinde büyümüş, ne yaparsa yapsın hiçbir zaman şehirli, çağdaş ve üst sınıf bir birey olamayacak, muhtemelen hayatının sonuna kadar köylülükten ve o proleter ruhtan sıyrılamayacaktır.
Belki kendi ünv okur ve sonra çocuğu ve sonra onun da çocuğu ünv okursa belki o zaman gerçek anlamda aristokrat sınıfa yükselebilecek ve her bakımdan daha doygun, tatminkar, güzel bir hayat sürebilecektir.
Tabi burada, üniversite okumanın anlamını doldurmak gerekiyor. Malum, o kadar fazla ünv açıldı ve o kadar çok kişi dadandı ki buralara, dolayısıyla bu kavramın içi fazlasıyla boşaltıldı ve işlevsiz bir hale geldi.
Bahsettiğimiz ünv gerçek anlamda kişiyi yükselten, hayatın ve evrenin kanunlarını öğrenmeye yardımcı olan, ufkunu genişleten, hakikat ve sevgiye dayalı büyüyen bir yaşam sevgisini aşılatan, sanatçı ve akılcı ruhlar yetiştiren ünv eğitimidir.
Bu eğitimden üç kuşak boyunca geçmemiş insan, yani babası ve dedesi de ünv okumamış bir insan maalesef ezik ve kötürüm olmaya mahkumdur...
Yahu adam gibi bir anti-tez üretme olayı yok; yalnızca varsa yoksa geyik, karsindakine çamur atma.. Biri de çıkıp 'amma ve lakin öyle degildir' der be..
üniversiteli olmak çok büyük bir şey değil önemli olan kendini geliştirmektir. ben bugün ilkokul mezunu babamla oturup gündemi güzel bir şekilde yorumlayabiliyorum, konuşabiliyorum. ülkemizdeki üniversite okuyan yüzlerce sığırla gündemi konuşmaya başlasan adam ya tayyip aşığı ya da tayyip nefretinden pkklı olmuş oluyo. bu da tek bakış açısından gözlerin kör, kafaların sabit olmasına neden oluyor. o yüzden çok takmayın üniversiteye.