her para istendiğinde hayır cevabını verip sizi bi güzel yorup istediğinizden daha fazlasını vermesi ve " bu yeter mi diye sorması" ,daha 5 yaşındayken boyum kadar ayağından bana çorraplarını çıkarttırması , yol ustunde ki büfeye uğramayıp eve gelir gelmez küçük kardeşe " git bana bi sıgara al da gel" demesi ...
çarşıda pazarda her an potansiyel bir çıkışma, serzeniş ve tepki gösterme eğilimi olması...
örneğin bu domates kaç para sorusuna... pazarcının 75 kuruş demesi üzerine (ki normal bir düzey olmasına rağmen)...
sanki adamı dövecek gibi sorgulamak... geçen haftaki domates, patlıcan ve biber fiyatlarını öne sürerek bu hatfaki domates fiyatlarını pahalı bulmak...
hatta hava koşullarının iyi olduğunu söyleyip fiyatların daha düşük seyretmesi gerektiğini pazarcıya anlatmaya çalışmak... anlamıyorsa bağırmak ...
gibi ... gibi...
su, çay veyahut başka bişeyi sözlü olarak istemek yerine beden dilini kullanıp kaşını gözünü oynatmak bunun yanında internetin içini kazsan su çıkacağına inanıp sen istediği birşeyi bulamadığında ordadır ordadır sen göremiyorsun demek...
Arka koltuğa geçmek için iki ya da üç trafik hataları yapması sonucu arka koltuğa atılmıştır.
+ hapşuuu
- çok yaşa
+ sen de gör baba
- ben bişey göremiyorum karanlık burası
diyerek kırıp geçiren replikleri mimikleri saymakla bitmeyecek olan canınayanılası insan.
tam aradığım başlık değil ama olsun sözlük.
herkesin babasında az buçuk vardır anormallik ama çok azı benim babam kadar iddialıdır anormallik konusunda! nev-i şahsına münhasır dedikleri cinstendir benim babam. uzun uzun yazılacak pek çok şeyi var ama sadece bir örnek verip kapatmak istiyorum sözlük.
anne almanya maceralarını anlatmaktadır. 'parkın ortasından da nehir geçiyormuş, ama göremedim ben.'
baba atlar. 'evet! geçiyor.. .mına koduğum almanları balık tutuyorlar şehrin içindeki nehirden! bizde olsa iki günde bok akar yeminle! böyle ş.refsiz bir milletiz! bla bla bıdı da bıdı veluvulu veluvuluuggguggghh' *
kaçta yatarsa yatsın 7 de kalkması(emekli olmasına rağmen).
anahtarlığında 20 yakın anahtar bulunması(bazılarının nereye ait olduğunu kendide bilmiyor).
her seferinde pin kodunu yanlış girip hattını bloke etmesi.
-benden fazla çikolata yemesi,
-gazete, kitap yerine ansiklopedi okuması,
-tv'de istediği her an kovboy filmi bulması,
-çay ve sigarayı asla aynı anda içmemesi,
-ve en kötü, hata en ızdırap dolu olanı ise fıkralarla türkiye'yi izleyip krize girmesi *
15-16 yaşlarında yeni yeni araba sürmeyi öğrenmişim. ilk defa trafiğe çıkmanın heyecanıyla bindim arabaya. babam da tecrübelerini aktarma hevesiyle bana nasihatler veriyor.
-bak oğlum türkiye trafiğinde korna gerekli. kornayı kullanacaksın.
aradan 2 dakika geçti ve ben bir dörtyoldan geçerken nasihati uygulamak amacıyla ilk defa birisine korna çaldığımda;
-herşeye korna çalmasana pezevenk. senle yola çıkanda kabahat.
dilci bir evlat olarak, yeni bir dil öğrenmek istediğinizi söylediğinizde, kursa gitmek veyahut kitap için para istediğinizde "the can but the go to me, euauaua çevir bakiyim ne dedim euheuahu önce ingilizceyi öğren len" demesi.
her akşam tv karşısında uyuyakalan babanın elinden kumandayı almak istediğimizde birden sıçrayıp uyanması, kumandaya sımsıkı yapışması ve kanalı değiştirmeye çalışması.
gidilen her misafirlikte konuyu memleket meselelerine getirip evdeki erkeklere siyaset ve ekonomi dersi vermesi, amerikanın ve doların yükselişini, krizin sebeplerini, akpnin oyunlarını, türkiye üzerine oynanan oyunları anlatması, ve bunu her seferinde aynı kalıplarla aynı şekilde gerçekleştirmesi. ezberledim yahu.
bir de anlatırken birinin onaylarcasına örnek vererek "zaten bu da böyle, şunu da yaptılar" vs. demesi üzerine onun önemli olmdığını belirterek "ya o bir şey değil bunu yaptılar" demesi, HEP kendi bildiğini okuması.