eğer elektronik eşya evlada aitse şurda (bkz: #4147289) bahsi geçen çaresizliğin bir benzerini hissettirir evlada. hatta bir benzeri değil, aynısını hissettirir.
bilgisayarı paşa paşa kapatmanız gereken andır. çünkü birazdan evin sigortası atacak ve bütün elektrikler kesilecektir. şayet kesilmezse babanızı biraz esmerleşmiş bir şekilde görebilirsiniz.
içindeki merakı bir aleti kullanılmaz hale getirme eylemidir. olası diyaloglar;
-ulan bu nerden çıktı?? (son vida sıkılır, dışarıda kalmış boynu bükük bir parça görüldüğü an)
-yaa vida düştü, oğlum şu halının üzerine bir bak. (yerlerde minicik siyah renkli bir vida arayıp debelenen bir adet oğul)
-koş, arabadan yankeskiyi getir. (yıllarca evin bir tarafına konamayan bir yankeski ve yankeski getirerek büyüyen bir oğul)
-eskisinden sağlam oldu. (azami ömrü 14 gün olan onarılan bir alet)
hayatı boyunca elini soğuk sudan sıcak havluya uzatmamış babamın sittin sene yapmıyacağı iştir.yıllar yılı çok ezildim, çok üzüldüm yeteneksiz bir babam var diye. zira seneler önce denemişti sadece bir kabloyu uc uca eklemeyi ama olmamıştı, yapamamıştı
anne:yapamadın değilmi ne uğraşıyorsan hala
baba:ben ne anlarım be, ben memur adabu olaydan sonra hayatımda böyle bir gerçekleşmedi.
bu olaydan sonra bir daha böyle bir ana yaşayamadım, yaşayacağımıda sanmıyorum.
usta çağırmaya ne gerek var hanım ben hallederim diyerek işe başlanır. bir müddet sonra kan ter içinde nefes nefese kalınır. o anlarda yanına yaklaşmamak gerekir. ne derse tamam baba denmelidir. başaramadıkça sinirlenirler. sinirlendikçe başaramazlar. kısır bir döngü gibi, çocukların ısrarıyla eve usta çağırılana kadar devam eder bu durum. bu arada ustanın yaptığı iş asla beğenilmez.
özellikle baba mühendisse, tamire babanın başlaması akabinde olayı çaktırmadan sizin üzerinize yıkmasıdır. hanım tut sen şunu, tamam marvellous sen de al tornavidayı, it sen onu hanım olmaz o öyle... bir bakmışsınız baba kanepeden direktif veriyor, siz orda kan ter içinde tamirat yapıyorsunuz.
özgüvenle ben hallederim der.
ilk önce elektronik eşyaysa birkaç kere eliyle vurur.
bir sonuca varamazsa alet edevat çantasını ister.
sonra bana onu getir bunu getir der. tabi ben kızım ne anlarım aletlerden. bulamayınca sinirlenir aha işte gözünün önünde ya diyip gözüme sokar aldığı aleti.
bozuk olan aleti onarmaya çalışır. içini açar. yapamadıkça iyice öfkelenir.
annem al işte ben sana usta getirelim demedim mi der.
ve en sonunda bozuk olan aleti iyice bozar. yenisini eve almak zorunda kalır.