ulusa sesleniş tadında, yemeyip de yanında yatılası cümlelerdir.
5 yıllık beraberliğimiz sonucunda kız arkadaşımdan ayrıldım. zor günler yaşıyoruz.
öyle bir içmişki babam, promillerin efendisi gibi bir benzetme yapsam yanlış olmaz.
eve geldim, salona girdim babam bana öyle bir sarıldıki iç organlarım yer değiştirdi. başladı anlatmaya;
+ oğlum! bizim varımız yoğumuz sensin. sen nasıl mutlu olacaksan elimden geleni yapajam ben hıck!
- sağol babacığım bilmem mi.
+ he işte öyle. takma kafana bozma moralini. sen kimle mutlu olucaksan o bizim başımızın tacıdır. ... olmassa ayşe olur fatma olur ahmet olur mehmet olur hıck!
- (baba tercihlere saygılısın anladık ama öz oğluna ibne demek hiç oldu mu) ee evet baba hayırlısı olsun inşallah.. neyse geç oldu ben yatiyim.
Yeni aldığımız ilk kez kullandığı Renault kangoo marka arabayı alkollü bir şekilde park ederken, bilirsiniz Renaultları geri vitesini, viteste bir parça vardır onu yukarı kaldırıp öyle geri vitese takarsın.
Hah işte. Onu çekmeden geri geri gelmeye çalışıp vitesi 1 e atar,
Karşıdaki arabaya vurur. Şok olur tabi. Panikle bi kere daha..
Bi ker daha..
Eve geldi.. Salonda oturuyoruz, kapının eşiğinde durdu suratında kocaman bi gülümseme, sırıtıyor bildiğiniz..
- hayırdır baba yüzünde güller açıyor ?
+ hahahaha giğt bak bizim kangoo'nunda yüzüğnde güller açıyor.
- ( gülümsüyorum) Noldu kazamı yaptın baba ?
+ hahahaha 55 yaşındayım, hiç duran arağbaya 3 kez vurmamıştım, vitesinde bişiy varmığş bunun ben unuttum onu.
"hayatım boyunca ikinci dubleyi içmedim. sen de efendi gibi içmeyi benden öğrendin sanırım." istisnasız her seferinde aynı cümlelerdir. canım babam; ikinciyi hiç içmediğimi sanıp mutlu oluyor. ben de durumu anlatmayarak mutluluğunu bozmuyorum.
