eğer gerçek bir babaysa onu ilk tanıdığınız anda hissedersiniz. lakin ne sizi ne de annenizi düşünmeyen ve tek misyonu size acı çektirmek olduğunu düşündüğünüz bir babanız varsa bu an hiç gelmez.
sizin hic babaniz öldü mü.. benim babam bir kere öldü..
bir cemal sureyya siiri.. benim babama yazmis sanki.. benim babam da öldü.. 1 kere ama tam öldü.. ben kör oldum.
--spoiler--
sizin hiç babanız öldü mü?
benim bir kere öldü kör oldum
yıkadılar aldılar götürdüler
babamdan ummazdım bunu kör oldum
siz hiç hamama gittiniz mi?
ben gittim lambanın biri söndü
gözümün biri söndü kör oldum
tepede bir gökyüzü vardı yuvarlak
söylelemesine maviydi kör oldum
taşlara gelince hamam taşlarına
taşlar pırıl pırıldı ayna gibiydi
taşlarda yüzümün yarısını gördüm
bir şey gibiydi bir şey gibi kötü
yüzümden ummazdım bunu kör oldum
siz hiç sabunluyken ağladınız mı?
--spoiler--
son nasihat babamdan kalan gibi babam...
Ey! Dedemin oglu, oglumun dedes Herkesin bir babasi vardir.
Herkesin dedesinin oglu, oglunun dedesi.
Sizden önce geldigi dünyadan
Muhtemelen sizden önce gider.
Siz kiyisinda durursunuz o nehrin, o gider
Bir gün nehir kuruyunca fark edersiniz?
Akip giden suyun altindaki inisleri,
cicikslari sevincleri, kederleri,
Nehir kuruyunca, saat durunca
Ben nehrin sulari cekilince gördüm babami.
Kurumus nehir yatagindaki
Özlemlerini, kederlerini, ve acilrini
Ömrün saati durunca gördüm.
Hayatin orta yerinde devraldiklarini,
birakma kavgasinda iken.
Nelerden vazgectigini, neleri terk ettigini
nelere veda ettigini.
Baba sevgisi hep vadesi uzun borclara birakilir.
Ama Vadenin son ödeme tarihini bilen varmi ki?
Bir gün nehrin sulari ansizin cekiliverir.
Ömrün saatined yorulur akreple yelkovan
Kendinizi birden,
uzun selvinin önünde bulursunuz...
Onun icin hayatin orta yerinde
Size metanet, cesaret ve fazilet emanetlerini,
Tasiyan emanetciye tesekküt edin.
Vadesi gecmecmeden...
Ben kestirememistim vadeyi,
Ondandir ödenmemis borcun
Yükünü tasiyarak geciyor ömrüm... **
daha ilkokula giderken babanızın işi yüzündan bir ay başka yerde olması ve bu yüzden babanızın yapması gereken işleri evin büyüğü olarak sizin yapmanızın gerektiği anlar.
küçük bir ihmali belkide hayatınız boyu sizi etkileyecektir. bilirsiniz tüm saflığını, isteyerek de olmadığını.
kapıdan henüz girmişsiniz ve tüm yorgunluğu da omuzlarınızdadır günün. öğrenince dünya başınıza yıkılır ya öyle işte. tek kelime edemezsiniz. yüzüne bile bakmak istemezsiniz. kalbiniz kırılmıştır çünkü.
çekilirsiniz odanıza, ağlarsınız. hemde öyle böyle değil. çok ağlarsınız. gözleriniz isyan eder... saatler geçer ve herşey onun yüzündendir. azıcık bir yumuşama olmaz onca gözyaşına rağmen. 6 saatinizi boş duvarlara bakarak geçirirsiniz ve hala herşey onun yüzündendir.
Karınınız ağrır, en son yenilen yemeğin üzerinden 15 saat geçmiştir.
saat gecenin üçü...
aynaya ilişir gözünüz. şişmiş yüzünüzü, gözlerinizi gördüğünüzde yine süzülür yaşlar yanaklardan. herşey onun yüzündendir.
tükenmişken göz pınarları ve ağlamanın etkisi henüz geçmişken kapınız çalar. saat gecenin dördü... ilk defa odur çocuk olan. özür dileyen, şevkat bekleyen bir çocuk gibi belirir kapıda. oysa onun dizleri değil kalbidir yaralı olan.
"Beni de uyku tutmadı kızım" diyebilmiştir son cesaretiyle yalnızca.
beni de uyku tutmadı kızım... ne zor çıkmış bir cümle onun için. "kızım"... hala herşey onun yüzündendir.
soğuk bir sesle verilir tüm cevaplar. tıpkı herşey senin yüzünden der gibi. beklediği şevkati bulamayan ve yaralı dizleri daha da acıyan bir çocuk gibi kalkar ayağa.
giderken arkasından masumiyetine bakarsınız. sizi üzdüğünü bildiği için uyku tutmayan bir babanın kıymetini işte o boynu bükük giderken arkasından baktığınız 3 saniyede anlarsınız.
bu sefer süzülen yaşlar, yenilemeyen o beş para etmez gururadır.
her çaresiz kalındığında bilirsiniz ki ne olursa olsun şefketli kollarıyla saracaktır ve babanın değerinin anlaşıldığı en güzel an o koların arasındadır.
ansızın gittiğinde döner umuduyla saatleri sayıp, bir an için dışarıdan babam evdeyse korkusuyla dönüp bir daha hiç dönmeyeceğinin anlaşıldığı insanın aklını alıp kalbini deştiği anmış.. keşke bir yolu olsa da dönsen babacım arkadan bas bas bağırsan ışıkları kapatın bilgisayarla televizyon aynı anda çalışmaz cami gibi ışıl ışıl ev desen, sebepsiz sinirlenip hepimizi ayağa diksen sabahın köründe, klozetin kapağını kaldırmasan, yemeğin ortasında defalarca su için kaldırsan.