aslında konuyu "politik tartışmalarda baban kimdi bilemezdin eşiği" gibi bir başlıkta irdeleyecektim ama, hem başlık ve anlatılan korelasyonuna kafa yorarak ekstra enerji tüketmek istemedim, hem de "...eşiği" gibi başlıklara bir yenisini ekleyerek yenilikçi tavrıma leke sürülsün istemedim. zaten olayın da bir eşiği yok; bi bakıyorsun tartışmanın ikinci cümlesinde, bir bakıyorsun sonunda karşımıza çıkıyor bu ifade. buna aşağıda değineceğim, gelin.
bu ifadeyi bir kampa dayatarak, ifade üzerinden kampı dövecek değilim. (demek istediğim; ulusalcı zırvası, kemalist hödösü, mısır unu vs.) direkt kullanıcıyla bir işim var görülecek, o işi görüp gideceğim. gelir misin buraya sevgili babankimdibilemezdinci arkadaş, bir şey konuşacağız!
şimdi sen elinde bir joker gibi tuttuğun, konuya bir açıklık getirmek yerine tartışmayı kısırlaştırarak vatanseverlik yapıyorsun ya; işte ben sana çok güceniyorum. evet gücenmekten bahsediyorum çünkü ben naif bir insanım. yumoş ahenginde bir adamım ben. ayrıca hem kötüyüm, karanlığım, biraz da çirkinim. bundan dolayı işi gücü bırakıp sana laf anlatmaya çalışıyorum. şimdi sana şunu soruyorum: bildin de ne oldu? he? cevap ver bildin de ne oldu kardeşim? sana ne gibi bir ayrıcalık kazandırdı? babanın kim olduğunu biliyorsun ama atatürk'le ilgili söyleyebildiğin tek şey bu. aslında buna söylemek de denmez. bu sadece bir refleks.
sana bakınca babasının kim olduğunu bilen bir angut mu olmak iyi, yoksa makul bir piç olmak mı diye düşünmeden edemiyorum. düşünmeden edemiyorsam, öyleyse varım. varsam, varlığım türk varlığına armağan olsun. haha, böyle de ansızın milliyetçi olabiliyorum.
şimdi bu mantıkla misal Ayastefanos'a kadar gelen balkan ordularını durduran komutan padişah her kim ise, bu kişi olmasaydı, bizi bırak, Atatürk dahi kendi babasının kim olduğunu bilemeyecekti.
Halen ingilizlerin, Fransızların, Almanların, italyanların, Hollandalıların bile tüm tüm dünyada pek çok gizli-açık sömürgesi var. Sen merak ettin mi acep ben de bunlardan biri olabilir miyim diye. istanbul'lun beş sene ingiliz işgalinde kaldığını ve biz tek kurşun atmadan kendilerinin çıktığını, bizim 23 gün sonra cumhuriyet kurduğumuzu biliyor musun?
Şimdi hani Irak'ta da kalıyolar bir süre, hani afganistanda da kalıyolar, Hani Libya'da da kalıcaklar. Beğendikleri birini ya da yönetimi bulunca da kendileri çıkıcaklar, ve çıkıyorlar. Bunlara bir bak bakalım senin tarihinle benziyor mu? Maliki'yi, Talabaniyi mesela Irak'ın Atatürk'ü yapsan Saddam'ı da padişah yapsan yapamaz mısın? Kaddafiyi padişah yapıp tüm ihtiyaçlarını senden karşılayan işine gelen Libya'lıyı oranın Atatürkü yapamaz mısın? Ders kitaplarını buna göre yazarsın, uymayan şehirleri ve elebaşlarını yok edersin, bir elli sene sonra hakkaten babaları kimdi şaşırırlar zavallılar. Biraz büyüyün artık ve Türkiye'yi kendi içinden değil de dışından da görmeye çalışın.
bu şiiri zırt pırt olur olmadık yerlerde yazan insanlardan tiksiniyorum.
keza bu şiir yüzünden insanların zihnindeki var olan atatürk sevgisinide yok ediyorlar.
bazı şakirdo kardeşlerimiz buradaki anlamı anlayamamış anladığım kadarıyla yeni nesildeki kendi dünya görüşünde olmayan kızların durumundan dem vurup saçmalamış.
şöyle bir durum var bu şiirde anlatılmak istenen ulu önder olmasaydı senin o savundugun dunya gorusunun destekçisi vatanı satan arkadaslar sayesinde ingilizi,fransızı,yunanı ne anamızı ne bacımızı bırakıcaktı sende büyük ihtimalle bu aşkın meyvesi olucaktın. yani mevcut dönemde atatürkçü insanlara laf sokmak amacıyla öküz altında buzağı aramanın manası yok.
başbakan erdoğan a 17 mart daki çanakkale gezisi sırasında emekli öğretmen seyfullah kara tarafından söylenmiş cümle. başbakan şaşkınlıktan durumu idrak edemeden emekli öğretmeni yaka paça almışlar minübüse.