geçenlerde yaşadığım bir olayı anlatmak istiyorum.
geçen hafta bir gün babam yine çok içmiş götü başı dağıtmış bir vaziyette. annem rica etti benden oğlum babanı alır mısın o halde araba kullanmasın diye. gece 3 civarı çıktım evden otobüs veya dolmuş olmadığından dükkanına kadar yürüdüm. gittiğimde baya boktan haldeydi zaten. biraz çaba ile arabaya bindirmeyi başardım. eve gelesiye kadar her zaman ki gibi güzel küfürler savurdu, bana nasihatlar verdi. eve geldik banyoya soktum kustu bi güzel. sonra yatağa götürdüğüm o sırada gel konuşalım seninle dedi. bu zamana kadar bir gün oturup babamla konuşmuş adam değilim ama gel konuşalım dedi. ben yine her zaman ki gibi aynı klişelerden söz edeceğini sanıyorudum ama o şöyle başladı konuşmasına.
-oğlum ben bu yaşıma kadar çalıştım. dile kolay 12 yaşımdan beri çalışıyorum. çocukluğumu yaşayamadım, bak geldim 45 yaşıma kaç sene oldu hala size bakmaya çalışıyorum ama bundan sıkıldığımı zannettme ben size her türlü bakarım. senden tek isteğim var oku oğlum. bu zamana kadar pek iyi bir baba olamadım belki ama en azından kendini kurtar. kendi babam kadar yaşayacam ben 60ında ölücem, en azından senin adam olduğunu göreyim. bak ben çok gidip geldim yürüyerek işten eve evden işe. 10 km yol yürürdüm halanlarda kaldığım sıralar. babam anam erken gitti bakacak kimse yoktu bana ama senin şuan imkanın durumun varken üzme beni be oğlum da oku adam ol dedi.
bu zamana kadar pek ciddiye almadığım babamı o zaman ciddiye aldım. ailem pek ebeveyn olmak nedir bilmeseler de bizim için kötü düşünmediklerini o zaman anladım..
çocuk konusmayı yeni öğrenmeye başladığı zamanlar, babaya bakar, penisini görür. kendisine bakar ve aynısı onda da vardır. ve nihayetinde anneye bakar, annede yoktur. ve babanın, annesinin penisini kestiğini düşünür. yani baba anneyi cezalandırmış. ata erkil düzen gelmiş.
bu şekilde erkek çocuk baba kavramını tanır. babasını farkettiği ilk an bu andır.
Hastanede gözlerinizi açtığınızda gecenin bir vakti hiç ağlarken görmediğiniz adamı başınızda ağlarken görmek.
Çok büyük kavga edip büyük saygısızlık ettikten sonra ayağınız kesildiğinde hemen herşeyi unutup ciddi bir kesik olmamasına rağmen ayağınıza pansuman yapması.
Dünyanın en sert mizaçlı adamı olmasına rağmen kocaman, evlatları için atan bir kalbi vardır. Babaların kıymeti bilinmelidir.
Sobayı yakıp, televizyonun kumandasını aldığı zaman. Ailesinin üşümesini engellediğindeki o gurur yüzünden okunur. "ne büyük adam be." diye iç geçirirsin.
anlardan biri,
ehliyet için direksiyon sınavında yanımda olduğu zamandır.
öncesinde de ders aşamasında bir ay boyunca hep yanımdaydı. o zamanlar babadan başka kim olsa o kadar kıymet etmezdi.
Annem abime üzüm aş erdiğinde ceketi kapıp üzüm arayan, gecenin bi yarısı açık dükkan bulamayınca bir dükkanın camına yakın kısımda üzüm görüp ufak bi delik şeklinde camı kırıp üzümü alan, kırdığı camın parasıyla beraber üzümün parasınıda fazlasıyla camdan içeri dükkana fırlatan babamın ailesine sınır tanımayan düşkünlüğünü ıspatladığı an'dır...
Aferim len kerataya...
+ oğlum..!?
- Öhğm, öğüm, efendim babacım ?
+ az evel bana mı dedin sen o lafı ?
- cekuuuuu *