babam da sağolsun

entry1 galeri1
    1.
  1. geçtiğimiz cumartesi, sıradan bir gündü...

    envai çeşit insanla uğraşıp, türlü türlü diyaloglarla öğleni zor ettik gene. çalışanlarla ufak bir toplantı yapıp, onlara da kendimize de zulmetmeden dağıldık.

    evde birbirinden sıpa iki kuzenimle buluşup, akşamına da dışarıya çıkmak, galata köprüsü'nde bir kaç arkadaşın da katılımıyla nargile içmek gibi sapkın bir planımız vardı mübarek ramazan günü.

    önceki geceyi uykusuz geçirdiğim için eve gelip de kuzenleri beklerken sızmışım. uyandığımda her iki kuzenim de odamın, belli bir alanını istila etmişlerdi sağolsunlar.

    o sıra bir tanesi yarı açık gözlerime, bilgisayar monitörünü işaret edip asık bir yüz ifadesi ve sikik bir tonlama ile "baksana abi" dedi.

    bir karikatür vardı ama ikimizin de yüzü gülmüyordu. ağzıma sıçtı lan deyim yerindeyse. büyük, kocaman ayaklar vardı karikatürde ve ayakların sahiplerinden de üç tane baloncuk indirilmiş aşağı "vatan sağolsun" yazılı.

    ayakların hemen arasında yitik bir çocuk resmedilmiş ve tepesinden çıkan balonda "babam da sağolsun" yazıyor. akşam oldu, nargilelerimizi içtik boğaza karşı. oradan uzun yollar yürüyüp rutin fast-foodlardan yedik, eve gelip zıbardık, ertesi gün oldu başka başka şeyler yaptık.

    pazartesi akşam oldu nihayetinde ve aklımda sürekli "babam da sağolsun" diyen o hayali şehit çocuğu var. hani şu kimi kevaşe çocukları tarafından "kelle" olarak anılanın çocuğu...

    kısaca özetlemek gerekirse; asıl babalar sağolsun. zira "vatan" dediğinin şerefi, bayrağı yere düşünce sağ olmuş sayılmıyor o toprak parçası, tıpkı "vatan" olma yetisini yitirişi gibi.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük