bazı insanlar vardır, gazeteyi ilk okuyanın kendisi olmasını ister. buruşmuş, anası bellenmiş gazeteyi okumaktan zevk almaz. gazeteyi okurken de hassas davranır, bulmak istediği gibi bırakır. (bu peder oluyor)
bazı inssanlar vardır, hayatındaki hiçbir şeye özen göstermez ki gazeteye özen göstersin. gazeteyi aldığında orasından burasından kıvırıp buruşturur. bu adamın elinden çıkan gazete, yeni gelinin elinden çıkmış çift ütü izli pantolon kadar eğreti ve itici durur. manşeti okur, arka sayfadaki spor haberlerini okur, vakti varsa 3. sayfayı okuyup "vay amk memlekete bak neler oluyo hacı ya" deyip fırlatır bi köşeye gazeteyi. (bu da ben oluyorum aga)
işte böyle farklı insanların ilahi takdirin sonucu olarak aynı evde yaşamasıyla bazı sıkıntılar doğar. pazar gününe ağır bir azarla başlamak ya da suratı asık bir pederle haftayı noktalamak gibi. yapılacak en iyi şey pederden önce gazeteyi okumamaktır. hayır madem okuyorsun, bulmacadaki karıya bıyık çizme di mi pezevenk?